Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu, Esas No: 2020/3379, Karar No: 2021/296
DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2020/3379 E. , 2021/296 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/3379
Karar No : 2021/296
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Mad. San. Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Bursa ili, … ilçesi, … Köyü, … mevkiinde davacı Şirket tarafından ruhsatsız yapı yapıldığından bahisle tutulan … tarih ve … sayılı yapı tespit ve tatil tutanağının, anılan yapının, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 32. maddesi uyarınca yıkılmasına ve yıkım masrafının davacıdan tahsiline yönelik 12/12/2013 tarih ve 788-2 sayılı ve aynı Kanun’un 42. maddesi uyarınca 5.071,48-TL idari para cezası verilmesine yönelik … tarih ve … sayılı … Belediye Encümeni kararlarının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… K:… sayılı kararıyla;
3194 sayılı İmar Kanunu’nun 32 ve 42. maddelerine yer verildikten sonra,
Davacı şirket tarafından, 48,00 m2’lik alanda kantar, 27,00 m2’lik alanda idari bina olarak kullanılmak üzere konteynır ve 300,00 m2’lik alanda çelik profiller üzerine çelik makaslar atılarak iki tarafı ve çatısı saç yardımı ile kapatılmış sundurma yapıldığından bahisle … tarih ve … sayılı yapı tatil tutanağı tanzim edildiği, bu tutanağa istinaden 3194 sayılı Kanun’un 32. maddesi uyarınca ruhsatsız yapıların yıkılmasına ve yıkım masraflarının davacı şirketten tahsiline, aynı Kanun’un 42. maddesi uyarınca 5.071,48-TL idari para cezası verilmesine yönelik dava konusu Belediye Encümeni kararlarının tesis edildiği,
Dava konusu işlemlerin yapı tatil tutanağına ilişkin kısmının incelenmesinden;
İptali istenen … tarih ve … sayılı yapı tespit tutanağı mevzuat hükümlerine uygun olarak tanzim edildiğinden, dava konusu işlemlerin bu kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı,
Dava konusu işlemlerin idari para cezasına ilişkin kısmının incelenmesinden;
Olayda, davacı Şirketin söz konusu taşınmazın kiracısı olduğu, taşınmazı asıl yapı sahibinden 01/06/2011 tarihinde bir yıl için kiraladığı, dava konusu ruhsatsız müştemilatların taşınmazın eski kiracısı olan Şirkete ait yerleşim planı ve servis tutanağı belgelerinden davacının taşınmazı kiraladığı tarih olan 01/06/2011 tarihinden önce de mevcut olduğu ve taşınmaz üzerindeki ruhsata aykırı kısımların taşınmazın davacı Şirket tarafından imal edilmediği anlaşıldığından, cezaların şahsiliği ilkesi gereğince bu cezadan sorumlu tutulması hukuken mümkün olmayan davacı adına dava konusu idari para cezası verilmesine yönelik davalı idare işleminde hukuka uyarlık görülmediği,
Dava konusu işlemlerin yıkıma ve yıkım masraflarına ilişkin kısmının incelenmesinden;
Dava konusu ruhsata aykırı imalatların tespitine ilişkin 05/12/2013 tarihli yapı tatil tutanağında “yapı sahibi” olarak davacı Şirket belirtilerek, bu tutanağa istinaden tesis edilen Belediye Encümeni kararlarıyla; anılan imalatların yıkılmasına, yıkım masraflarının ve idari para cezasının davacı Şirketten tahsiline yönelik işlemler tesis edildiği,
Bu durumda, taşınmaz üzerindeki ruhsatsız yapıları imal etmediği halde yapının davalı İdarece yıkılması durumunda, yıkım masraflarının kiracı olan davacı Şirket üzerinde kalacağı, bunun ise yine cezaların şahsiliği ilkesiyle bağdaşmayacağı, öte yandan yapı tatil tutanağında ve ilgili Encümen kararında yapı sahibi olarak kiracı olan davacı şirketin belirtilmesi durumunda yapının asıl malikinin yapısına ilişkin yıkım kararına karşı savunma hakkının elinden alınacağı, bu nedenle yıkım kararının asıl muhatabının yapının maliki olması gerektiği halde, kiracıya yönelik tesis edilen davalı idare işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılarak,
Dava konusu işlemlerin “imalatların yıkılmasına ve yıkım masraflarının davacı şirketten tahsiline” yönelik kısmı ile “idari para cezası” verilmesine yönelik kısmının iptaline, … tarih ve … sayılı yapı tespit tutanağı yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Ondördüncü Dairesinin 03/05/2017 tarih ve E:2014/10386, K:2017/2966 sayılı kararıyla;
Temyize konu İdare Mahkemesi kararının, idari para cezası verilmesine ve yapı tespit tutanağına ilişkin kısmında 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisinin bulunmadığı,
Kararın, yıkıma ve yıkım masrafının davacıdan tahsiline ilişkin kısmının incelenmesinden;
Dava konusu taşınmazda ruhsatsız inşaat yapıldığının … tarihli yapı tatil tutanağı ile tespit edilmesi üzerine, … tarih ve … sayılı Belediye Encümeni kararı ile 3194 sayılı Kanun’un 32. maddesi uyarınca yapının yıkılmasına ve yıkım masrafının davacıdan tahsiline karar verildiği,
3194 sayılı Kanun’un 32. maddesinde; “ruhsatsız yapı” esas alınarak düzenleme yapıldığı, anılan Kanun maddesine göre verilen yıkım kararının yapıya yönelik olması ve yapıyı esas alması nedeniyle, para cezaları için uygulanmakta olan “cezaların şahsiliği” ilkesinin yıkım ve yıkım masrafının tahsili için de geçerli olduğunun kabulüne imkân bulunmadığı,
Bu durumda, İdare Mahkemesince, yıkım ve yıkım masrafının tahsili yönünden işin esasının incelenmesi suretiyle karar verilmesi gerekirken, “cezaların şahsiliği” ilkesinden hareketle verilen kararın bu kısmında hukuki isabet görülmediği sonucuna varılarak,
… İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının İdari para cezasına ve yapı tespit tutanağına ilişkin kısmının onanmasına, yıkıma ve yıkım masrafının tahsiline ilişkin kısmının ise bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi ısrar kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; uyuşmazlıktaki ruhsata aykırı yapıların, 3194 sayılı Kanun’un 32. maddesi uyarınca ruhsata veya imara uygun hale getirilme imkânı olmadığı, bu nedenle dava konusu işlemlerin anılan yapıların yıkılmasına ilişkin kısmında hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle bu kısım yönünden davanın reddine; davacı hakkında uygulanan yıkım masrafları bakımından ise anılan işlemin iptali yolundaki ilk kararda ısrar edilmesine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, dava konusu ruhsata aykırı yapıların, kira sözleşmesinde belirtilip belirtilmediği hususu Mahkeme tarafından irdelenmeden karar verildiği, Mahkeme tarafından yapı tatil tutanağının usulüne uygun olarak tanzim edildiği belirtildiği halde, anılan tutanağa dayanılarak tesis edilen yıkım masrafları konusundaki işlemin iptaline yönelik ısrar kararında hukuki isabet bulunmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile … İdare Mahkemesinin yıkım masraflarına ilişkin ısrar kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlıkta ısrara ilişkin husus, dava konusu ruhsatsız yapıların bulunduğu alanda kiracı olan davacı Şirketin, kendisi tarafından imal edilmediği halde yıkıma konu olan ruhsatsız yapıların yıkım masraflarından sorumlu tutulmasının cezaların şahsiliği ilkesine aykırı olduğuna ilişkindir.
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan;
“a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen ısrar kararı usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemlerin yıkım masraflarının davacıdan tahsiline yönelik kısmının iptaline ilişkin … İdare Mahkemesinin temyize konu … tarih ve E:…, K:… sayılı ısrar kararının ONANMASINA,
3. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/02/2021 tarihinde, esasta oybirliği, gerekçede oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
X- Dava konusu yapıların bulunduğu alanda kiracı olan davacı Şirket tarafından, 48,00 m2’lik alanda kantar, 27,00 m2’lik alanda konteynır ve 300,00 m2’lik alanda sundurma yapıldığından bahisle … tarih ve … sayılı yapı tatil tutanağı tanzim edilerek, bu tutanağa istinaden 3194 sayılı Kanun’un 32. maddesi uyarınca ruhsatsız yapıların yıkılmasına ve yıkım masraflarının davacı şirketten tahsiline, aynı Kanun’un 42. maddesi uyarınca 5.071,48-TL idari para cezası verilmesine yönelik dava konusu Belediye Encümeni kararı tesis edilmiştir.
Uyuşmazlıkta ısrara ilişkin husus, dava konusu ruhsatsız yapıların bulunduğu alanda kiracı olan davacı Şirketin, kendisi tarafından imal edilmediği halde yıkıma konu olan ruhsatsız yapıların yıkım masraflarından sorumlu tutulmasının cezaların şahsiliği ilkesine aykırı olduğuna ilişkindir.
Dosyada bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacı Şirketin, söz konusu taşınmazı, asıl yapı sahiplerinden (… ve …) 01/06/2011 tarihinde bir yıl için kiraladığı, dava konusu ruhsatsız müştemilatların ise, dosyada bulunan kantar kurulum servis tutanağı ve yangın önlem raporu ile taşınmazın eski kiracısı … İç ve Dış Tic. A.Ş.’ye ait yerleşim planından anlaşıldığı üzere, davacının taşınmazı kiraladığı 01/06/2011 tarihinden önce de mevcut olduğu ve taşınmaz üzerindeki ruhsata aykırı kısımların davacı Şirket tarafından imal edilmediği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, yapı malikinin ya da yapıyı yapanın, yıkım masraflarından sorumlu olması gerektiği halde, taşınmazda kiracı olan ve dava konusu ruhsatsız yapıları imal etmediği anlaşılan davacı Şirketten yıkım masraflarının istenilmesi yönünde tesis edilen dava konusu Belediye Encümeni kararında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle, temyiz edilen ısrar kararının belirtilen gerekçeyle onanması gerektiği oyuyla karar gerekçe yönünden katılmıyoruz.