Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu, Esas No: 2020/1130, Karar No: 2021/504

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2020/1130 E. , 2021/504 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
    Esas No : 2020/1130
    Karar No : 2021/504

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : … Eğitim ve Ticaret A.Ş.
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : Danıştay Sekizinci Dairesinin 22/10/2019 tarih ve E:2014/7036, K:2019/9091 sayılı kararının iptale ilişkin kısmının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Milli Eğitim Bakanlığının 02/04/2014 tarih ve 83203306/10.03/1360302 sayılı “Nakil ve Geçişler” konulu Genelgesi’nin iptali ile ilgili Genelge uyarınca uğranıldığı ileri sürülen 180.000,00 TL maddi zararın tazmini istenilmiştir.
    Daire kararının özeti: Danıştay Sekizinci Dairesinin 22/10/2019 tarih ve E:2014/7036, K:2019/9091 sayılı kararıyla;
    Anayasa’nın 125. maddesi, 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nun 30. maddesi, 07/09/2013 tarih ve 28758 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nin “Nakil ve Geçişler” başlıklı üçüncü bölümünde yer alan 37. ve 38. maddelerine yer verilerek;
    Dava konusu Genelge ile 2013-2014 ders yılı ile sınırlı olmak üzere nakil olunacak okulun taban puan şartını taşımak kaydıyla açık kontenjan şartı aranmaksızın nakil ve geçiş taleplerinin değerlendirilmesi hususunun düzenlendiği;
    Dava konusu Genelge yönünden;
    Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nin yukarıda anılan hükümlerine göre, ortaöğretim kurumları arasında nakil ve geçişler, kontenjan, taban puan şartı gibi sayma suretiyle belirlenmiş olup, bu şartların hangi hallerde aranmayacağının da açıkça belirtildiği; dava konusu Genelge’nin nakil ve geçişlerde 2013-2014 ders yılı ile sınırlı da olsa kontenjan şartı aranmayacağına ilişkin kısmının, bu yönüyle dayanağı üst hukuk normu olan Yönetmeliğe aykırı olduğunun açık olduğu;
    Davalı idarenin, istisnai hallerde Yönetmelik’teki şartların aranmayabileceğini iddia ettiği bununla birlikte, işlemin tesisindeki sebebin Yönetmelikte sınırlı olarak sayılan istisnai hallerden hangisine uygun olduğunun açıkça ortaya konulamadığı;
    Bu durumda, Milli Eğitim Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nin yukarıda anılan hükümlerine göre, ortaöğretim kurumları arasında nakil ve geçişler için, açık kontenjan bulunması ve taban puan şartı gibi kriterlerin sayma suretiyle belirlenmiş olduğu, bu şartların hangi hallerde aranmayacağının da açıkça belirtilmesine karşın, dava konusu Genelge’nin 2013-2014 ders yılı ile sınırlı da olsa, özel okullardan Bakanlığa bağlı resmi okullara nakil ve geçişlerde kontenjan şartı aranmayacağına ilişkin kısmının, dayanağı olan Yönetmeliğe aykırı olduğundan, dava konusu düzenlemede hukuka uyarlık bulunmadığı;
    Dava konusu tazminat istemi yönünden;
    Olayda, davacı tarafından dava konusu Genelge uyarınca on beş öğrencinin okulundan ayrılarak devlet okuluna geçme talebinde bulunduğu ileri sürülerek, 180.000,00 TL maddi tazminat isteminde bulunulduğu, tazminat gerekçesi olarak da yıllık öğrenci kayıt ücretinin 12.000,00 TL olduğu ve hesabın bu şekilde yapıldığı;
    İdare Hukuku ilkelerine göre maddî zararın; idarî işlem veya eylem nedeniyle kişinin malvarlığında meydana gelen azalma nedeniyle uğranılan zarar ile elde edilmesi kesin olan gelirden yoksun kalma sonucu uğranılan zarar olduğu;
    Olayda, davacı tarafından on beş öğrencinin okuldan ayrılması nedeniyle uğranıldığı öne sürülen zararın tazmini istenilmekle birlikte; davacı tarafından 2013-2014 eğitim yılına ilişkin öğrencilerden kayıt esnasında alınan hiç bir makbuzun sunulmadığı, okuldan ayrılma talebinde bulunan öğrencilere ilişkin hiçbir bilgi ve belgenin dosyaya eklenmediği, öğrenci nakil ve geçişlerinin ilgili Yönetmelik’te düzenlendiği ve dava konusu düzenlemenin tek başına öğrenci nakillerine sebep olmayacağı kanaatine varılması ve her hukuka aykırı işlemin idarenin tazminata mahkum edilmesini gerektirmeyeceği sonucuna varılması nedeniyle davacının 180.000,00 TL maddi tazminat isteminin reddi gerektiği gerekçesiyle;
    Dava konusu düzenlemenin iptaline, tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, 13/09/2014 tarihinde yapılan Yönetmelik değişikliği ile taban puan şartının kaldırılarak kontenjan bulunması halinde puan üstünlüğüne göre nakil yapılmasına ilişkin düzenleme yapıldığı, dava konusu düzenlemenin 2012-2013 eğitim yılı ile sınırlı olarak getirildiği, öğrenci ve velilerin özel ve istisnai durum ve taleplerine bağlı olarak Bakanlık tarafından gerekli tedbirlerin alındığı, buna göre Yönetmelik kapsamında gerekli çözümlerin yapıldığı, beklenmedik durumların ortaya çıkması halinde Bakanlık tarafından çözüm yollarının oluşturulduğu, dava konusu düzenleme ile de öğrenci ve velilerin isteklerinin karşılanmasına çalışıldığı, düzenleme ile özel okulların mağduriyetine yol açılmadığı, düzenlemede zorlayıcı bir yaptırım bulunmadığı, zamanı ve sınırının belirli olduğu, özel okuldan devlet okuluna geçiş yapan öğrencilerin tekrar özel okula nakillerinde de herhangi bir engel bulunmadığı, düzenleme ile özel okul işletmeciliği yapan kurum ve kuruluşların hedef alınmadığı, istisnai olarak ortaya çıkan bir sorunun çözüme kavuşturulduğu, Yönetmelik’te bazı nakillerle ilgili istisnai hükümlerin düzenlendiği, dava konusu düzenlemenin bu kapsamda olduğu, aniden ortaya çıkan durumlarda vatandaşın sorunlarına çözüm üretmenin idarenin görevi olduğu, düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilerek Daire kararının iptale ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının temyize konu iptale ilişkin kısmının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan;
    “a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
    b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
    c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen kararın iptale ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın temyize konu bu kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
    2. Davanın kısmen reddine, kısmen iptale yönelik Danıştay Sekizinci Dairesinin 22/10/2019 tarih ve E:2014/7036, K:2019/9091 sayılı kararının, temyize konu iptale ilişkin kısmının ONANMASINA,
    3. Kesin olarak, 15/03/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir