Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu, Esas No: 2019/2204, Karar No: 2021/326
DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2019/2204 E. , 2021/326 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2019/2204
Karar No : 2021/326
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF : 1- DAVACI: … Pet. Turz. Tic. İth. İhr. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
2- DAVACI YANINDA MÜDAHİL: … Petrol Ofisi A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onüçüncü Dairesinin 25/12/2018 tarih ve E:2012/1110, K:2018/4378 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait akaryakıt istasyonundan alınan numunelerin akredite laboratuvar analizinde ulusal marker seviyesinin geçersiz ve ilgili teknik düzenlemelere aykırı olduğunun tespit edildiği ve bu fiilin 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 4. maddesinin dördüncü fıkrasının (ı) bendi ile 18. maddesinin dördüncü fıkrasına aykırı olduğundan bahisle, anılan Kanun’un 19. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinin (4) numaralı alt bendi ve aynı maddenin dördüncü fıkrası uyarınca 120.000,00.-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu kararının iptaline karar verilmesi istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onüçüncü Dairesinin 25/12/2018 tarih ve E:2012/1110, K:2018/4378 sayılı kararıyla;
Bayilik lisansı sahibi olan davacı şirkete ait Fethiye’de bulunan akaryakıt istasyonunda 30/04/2007 tarihinde yapılan denetimde alınan akaryakıt numunelerinin 02/05/2007 tarihinde Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu Marmara Araştırma Merkezi (TÜBİTAK MAM) Enerji Enstitüsüne teslim edildiği;
Akredite laboratuvar analiz sonucu düzenlenen … tarih ve … sayılı Katkılı Kurşunsuz Benzin (95 Oktan) Muayene Raporu’nda (B.07/983), … sayılı Kurşunsuz Benzin (95 Oktan) Muayene Raporu’nda (B-07/984), … sayılı Kurşunsuz Benzin (95 Oktan) Muayene Raporu’nda (B-07/986) numunelerinin ulusal marker seviyesinin geçersiz ve buhar basıncı parametresi yönünden teknik düzenlemelere aykırı olduğu; … tarih ve … sayılı Motorin (50 ppm) Muayene Raporu’nda (M-07/985) ise numunenin ulusal marker seviyesinin geçersiz ve teknik düzenlemelere uygun olduğunun tespit edildiği;
Söz konusu tespit üzerine … tarih ve … sayılı Kurul kararıyla davacı şirketin yazılı savunmasının alınmasına karar verildiği, verilen savunma yeterli görülmeyerek konunun ilgili Daire Başkanlığının hazırladığı müzekkereyle Kurul gündemine intikal ettirilmek suretiyle davacı şirkete idarî para cezası verilmesine ilişkin dava konusu Kurul kararının tesis edildiği ve bu işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı;
5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun “Tanımlar ve Kısaltmalar” başlıklı 2. maddesinin birinci fıkrasının (42) numaralı bendi, (44) numaralı bendi, 4. maddesinin dördüncü fıkrasının (ı) bendi, 18. maddesinin dördüncü fıkrası, 19. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinin (4) numaralı alt bendi ile aynı maddenin dördüncü fıkrası, 10/09/2004 tarih ve 25579 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Petrol Piyasasında Uygulanacak Teknik Kriterler Hakkında Yönetmeliğin 5. maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi, 7. maddesinin birinci fıkrasının (d) ve (f) bentlerine yer verilerek;
Aktarılan mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; ulusal markerin, akaryakıtın kaçak olup olmadığını ve kaynağını tespit etmek amacıyla akaryakıta eklenen kimyasal bir madde olduğu, akaryakıtın yeterli şart ve seviyede ulusal marker içerip içermediğine göre, teknik düzenlemelere uygunluk değerlendirmesi yapılmasının mümkün olmadığı, yeterli şart ve seviyede ulusal marker içeren akaryakıt teknik düzenlemelere aykırı olabileceği gibi, tam tersi bir durumun da söz konusu olabileceği, bu bakımdan, 5015 sayılı Kanun’un 18. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca işlem tesis edilebilmesi için, numunesi alınan akaryakıtın hem ulusal marker seviyesinin geçersiz olduğunun, hem de teknik düzenlemelere uymadığının birlikte tespitinin gerektiği;
Nitekim Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 14/12/2016 tarih ve E:2016/1395, K:2016/3418 sayılı kararının da aynı yönde olduğu;
Bayilik lisansı sahibi olan davacı şirkete ait akaryakıt istasyonunda 30/04/2007 tarihinde yapılan denetimde pompadan alınan akaryakıt numunelerinin 02/05/2007 tarihinde TÜBİTAK MAM’a teslim edildiği, 14/08/2007 tarihinde analizlere başlanarak 21/08/2007 tarihinde bitirildiği, yapılan analiz sonucu düzenlenen 19/10/2007 tarihli Muayene Raporlarında (B-07/983-984 ve 986), “buhar basıncı” parametresinin TS EN 228 sınır değerlerine uygun olmadığının tespit edildiği, bu tespit üzerine dava konusu işlemin tesis edildiği;
Dolayısıyla, dava konusu uyuşmazlığın çözümlenebilmesi için teknik düzenlemeye aykırı kabul edilen buhar basıncının TS EN 228 standardında kabul edilen teknik özelliklerinin bilinmesi, bu parametreyi etkileyen faktörlerin neler olduğunun ve bayilik lisansına sahip davacı şirketin dağıtıcıdan aldığı akaryakıtın buhar basıncı parametresini teknik olarak değiştirip değiştiremeyeceğinin ortaya konulması gerektiği;
Dairelerinin 13/05/2014 tarihli ara kararıyla TÜBİTAK MAM’dan, “Numunesi alınan akaryakıtın yalnızca buhar basıncı parametresi yönünden teknik özelliklere aykırı olduğu göz önüne alındığında; buhar basıncı parametresinin üretim aşamasında ayarlanıp ayarlanmadığı, bu özelliğin akaryakıta sonradan eklenecek kimyasallarla değiştirilmesinin mümkün olup olmadığı, sonradan eklenecek kimyasallarla değiştirilebilmesi varsayımında numunenin diğer özelliklerinin de değişime uğrayıp uğramayacağı; anılan parametrenin yazın en çok 60.0, kışın ise 90.0 olması gerektiği, 19/10/2007 tarihinde yapılan analiz sonucunda sırasıyla 65.3, 67.3 ve 73.1 olarak ölçüldüğü, ölçümlerde en çok olması gereken değerler konusunda yaz ve kış ayları arasındaki farkın fazla olduğu görüldüğünden, buhar basıncı parametresinin ölçümünde dış etkenlerin ne kadar etkili olduğunun…” sorulmuş olup, 23/06/2014 tarihli ara kararı cevabında, “İlgi b’deki muayene raporlarına ait numunelerde buhar basıncı parametresi değerleri üretim aşamasında rafineriler tarafından kış veya yaz sezonu değerlerine göre ayarlanmaktadır. İlgi b’deki muayene raporlarımızda buhar basıncı dışındaki tüm parametreler standarda uygun olarak bulunduğundan, söz konusu numuneler için bu özelliğin akaryakıta sonradan eklenecek kimyasallarla değiştirilmesinin mümkün olmadığı değerlendirilmektedir. Buhar basıncı parametresi numune almadan başlayan ve analizin tamamlanmasına kadar geçen süreç içinde dış etkenlerden etkilenebilir. Bu etkiler neticesinde buhar basıncı parametresi değeri düşebilir.” şeklinde açıklama yapıldığı;
Öte yandan, dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan TS EN 228 Standardı’nın “Uçuculuk özellikleri” başlıklı 5.6.2 maddesinde, “Farklı iklim ve coğrafyalardaki şartları karşılamak amacıyla kurşunsuz benzin, Çizelge 3’te verilen on tipe ayrılmış ve Şekil 1’de buhar basıncıyla ilgisi açıklanmıştır. Her ülke, standardının millî ekinde, ülkenin hangi bölgesinde ve yılın hangi döneminde bu 10 tipten hangisini kullanacağını belirtmelidir. Yaz dönemi en geç 1 Mayıs’ta başlamalı ve en erken 30 Eylül’de bitmeli ve yaz dönemi süresince Tip A uygulanmalıdır. Kutup ülkelerinde veya kış mevsiminin şiddetli olduğu ülkelerde yaz dönemi süresince en geç 1 Haziran’da başlamalı ve en erken 31 Ağustos’ta bitmeli ve yaz dönemi süresince Tip B uygulanmalıdır. Her ülke yaz döneminin başlangıç ve bitişindeki geçiş dönemlerinde VLI için bir veya daha çok sayıda uçuculuk tipi (Tip C1, Tip D1, Tip E1 ya da Tip F1) uygulamalıdır. Her geçiş dönemi en az 4 hafta olmalıdır. Geçiş döneminin kritik olduğu farz edildiğinde, kritik geçiş dönemi/dönemleri en az 8 hafta olmalıdır. Kalan dönem süresince bir ya da daha çok kış tipi, VLI (Tip C, Tip C1, Tip D, Tip D1, Tip E, Tip E1, Tip F yada Tip F1) ile veya VLI ‘sız uygulanmalıdır.”;
(….)
Ek MA’da, “Bu standardın Türkiye’de uygulanması ile ilgili olarak aşağıdaki kurallar geçerlidir.
Dağıtım birimlerinin (pompaların) işaretlenmesi Kurşunsuz benzin dağıtım birimlerinin üzerine harf büyüklüğü en az 2,5 cm olacak şekilde “Kurşunsuz Benzin 95 Oktan“ veya “Kurşunsuz Benzin 98 Oktan” (hangisi uygunsa) yazısı yazılmalıdır.
İklime bağlı özellikler
Ülke genelinde yaz aylarında Tip A*, kış aylarında Tip D kullanılmalıdır. Yaz ve kış dönemleri başlangıç ve bitiş tarihleri aşağıda verilmiştir.
Yaz ayları : 1 NİSAN – 31 EKİM (± 4 hafta)
Kış ayları : 1 KASIM – 31 MART (± 4 hafta)
* TSE Notu – Sadece içerisine etanol karıştırılmış kurşunsuz benzin için geçerli olmak üzere, Çizelge 3’te Tip A için verilen üst buhar basıncı değeri (60,0 kPa), etanol içeriğine bağlı olarak aşağıdaki çizelgede yer alan değer kadar arttırılır.” kuralına yer verildiği;
Aktarılan standarda göre buhar basıncı parametresinin kış ve yaz aylarında farklı referans aralıklarıyla belirlendiği ve kış ayından yaz ayına geçişte 4 haftalık bir geçiş dönemi öngörüldüğü; dava konusu işleme esas alınan analize tâbi tutulan numunelerin alınma tarihinin (30/04/2007) kış ayından yaz ayına geçiş dönemine rastlaması sebebiyle buhar basıncı parametresinin referans değerlerinin yaz ayına göre değil, kış ayına göre belirlenmesi gerektiği, TÜBİTAK MAM tarafından hazırlanan … tarih ve … sayılı analizde buhar basıncının kış ayı referans değerlerine uygun şekilde … sayılı raporda 67,3 ve … sayılı raporda ise 73,1 olarak ölçüldüğü;
TÜBİTAK MAM tarafından ara kararına verilen cevap ile birlikte TS EN 228 standardında mevsim geçiş dönemlerinde uygulanması gereken 4 haftalık geçiş süresi birlikte değerlendirildiğinde, dağıtıcısından aldığı akaryakıta fiziksel ve kimyasal olarak müdahale ederek buhar basıncı değerlerini değiştirmesi teknik olarak mümkün olmayan bayilik lisansı sahibi davacıya ait işyerinden alınan numunelerin teknik düzenlemeye aykırı olarak kabul edilemeyeceği;
Bu itibarla, analize tâbi tutulan akaryakıt numunelerinin, ulusal marker seviyesinin geçersiz çıkmasına karşın, teknik düzenlemelere uygun olduğunun tespit edilmesi karşısında, 5015 sayılı Kanun’un 18. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca işlem tesis edilebilmesi için gerekli olan teknik düzenlemelere aykırılık ve ulusal marker geçersizliği şartlarının bir arada gerçekleşmediği anlaşıldığından, dava konusu Kurul kararında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle kararın iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, ulusal marker ve teknik düzenlemenin birbirinden farklı iki olgu olduğu ve en az birinin gerçekleşmesi halinde idari para cezası verilebileceği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI : Davacı ve davacı yanında müdahil tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan;
“a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Danıştay Onüçüncü Dairesinin temyize konu 25/12/2018 tarih ve E:2012/1110, K:2018/4378 sayılı kararının ONANMASINA,
3. 18/02/2021 tarihinde, oybirliği ile kesin olarak karar verildi.