Danıştay 9. Daire, Esas No: 2019/3758, Karar No: 2021/291
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/3758 E. , 2021/291 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/3758
Karar No : 2021/291
Kararın Düzeltilmesini İsteyen : … Vergi Dairesi Başkanlığı
Vekili : Av. …
Karşı Taraf : …
İstemin Özeti : Danıştay Dokuzuncu Dairesinin 17/12/2018 tarih ve E:2016/15513; K:2018/10166 sayılı kararının; dilekçede ileri sürülen nedenlerle düzeltilmesi istenilmektedir.
Cevabın Özeti : Cevap verilmemiştir.
Tetkik Hakimi …’nın Düşüncesi : Karar düzeltme isteminin reddi gerekeceği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:
Danıştay Dava Daireleri ile İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurulları tarafından verilmiş olan kararlar hakkında kararın düzeltilmesi isteminin kabulü ancak, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinde yazılı sebeplerden birinin bulunması ile mümkündür. Dilekçe sahibinin ileri sürdüğü sebepler bunlardan hiçbirine uymadığından yerinde olmayan karar düzeltme isteminin reddine, 26/01/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY :213 sayılı Vergi Usul Kanununun 30. maddesinde resen tarhiyatın, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması olarak tanımlanmıştır. Kanunun 74’üncü maddesinin (a) bendinin (1) numaralı alt bendinde, “yetkili makamlar tarafından istenilen matrah ve servet takdirlerini yapmak” takdir komisyonunun görevleri arasında sayılmış, komisyonun yetkilerini düzenleyen 75. maddenin 1. fıkrasında ise “72. maddenin birinci fıkrasına göre kurulan takdir komisyonu 74. maddedeki görevleri dolayısıyla bu Kanunda yazılı inceleme yetkisini haizdir.” kuralına yer verilmiştir.
213 sayılı Kanunun 113. maddesinde zamanaşımı; süre geçmesi suretiyle vergi alacağının kalkması olarak tanımlanmış, 114. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında ise vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlıyarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmeyen vergilerin zamanaşımına uğrayacağı, şu kadar ki, vergi dairesince matrah takdiri için takdir komisyonuna başvurulmasının zamanaşımını durduracağı, duran zamanaşımını mezkûr komisyon kararının vergi dairesine tevdiini takip eden günden itibaren kaldığı yerden işlemeye devam edeceği, ancak işlemeyen sürenin her hâl ve takdirde bir yıldan fazla olamayacağı” hükmü yer almaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, gayrimenkul alım satım faaliyetine aracılık ederek kazanç elde ettiğinden bahisle yapılan inceleme sonucu hakkında … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporu düzenlendiği, aynı zamanda 29/09/2014 tarihinde takdir komisyonuna sevk edildiği, takdir komisyonu tarafından da söz konusu vergi tekniği raporundaki tespitler dikkate alınarak matrah takdirinde bulunulması üzerine re’sen tarh edilen bir kat vergi ziyaı cezalı;2009 yılı gelir vergisi ile 2009/Nisan-Haziran, Temmuz-Eylül, Ekim-Aralık dönemlerine ilişkin geçici vergiye ilişkin ihbarnamelerin 28/05/2015 tarihinde davacıya tebliği üzerine bakılan davanın açıldığı Mahkeme tarafından vergi tekniği raporunun davacıya tebliğ edilmemesinin esasa etkili şekil hatası olduğu gerekçesiyle davanın vergi ziyaı cezalı gelir vergisi ile geçici vergi üzerinden kesilen vergi ziyaı cezasına ilişkin kısmının kabulüne, geçici vergi aslına ilişkin kısmının ise incelenmeksizin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
213 sayılı Kanunun 30. maddesi karşısında, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde matrahın takdir komisyonu tarafından takdir edilebileceği tartışmasız olup, bu durumdaki bir mükellefin vergi incelemesine başlamadan önce veya vergi incelemesi devam ederken takdire sevk edilmesine ve düzenlenen inceleme raporlarının takdir komisyonunca done olarak kullanılmasına yasal bir engel bulunmamaktadır. Zamanaşımı süresi içinde takdire sevk edilmekle işlemekte olan zamanaşımı süresinin duracağı 213 sayılı Yasanın 114. maddesi gereğidir.
Bu durumda, dava konusu vergilerin matrahının takdiri için 29/09/2014 tarihinde takdir komisyonuna sevk edilmesiyle duran ve sevk tarihinden itibaren bir yıl içinde takdir komisyonu kararının vergi dairesi kayıtlarına girmesiyle işlemeye devam eden zamanaşımı süresi dolmadan 28/05/2015 tarihinde tebliğ edilen ihbarnamelerle duyurulan vergi ve cezanın zamanaşımına uğradığından söz edilemeyeceğinden ve vergi tekniği raporunun ihbarname ile birlikte tebliğ edilmemesinin davacı hakkında tesis edilen işlemi hükümsüz kılacak nitelikte esasa etkili bir şekil hatası da teşkil etmediğinden vergi tekniği raporu da incelenerek uyuşmazlığın esası hakkında bir karar verilmek üzere vergi mahkemesi kararının kabule ilişkin kısmının bozulması gerektiği oyuyla Daire kararına katılmıyoruz.