Danıştay 8. Daire, Esas No: 2021/5177, Karar No: 2021/3829

Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2021/5177 E. , 2021/3829 K.
“İçtihat Metni”

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/5177
Karar No : 2021/3829

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALILAR): 1) … Bakanlığı/ANKARA
VEKİLİ : Huk. Müş. …

2) … Başkanlığı/…
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, 31/03/2021 tarihinde açıklanan 2020 Tıpta Yan Dal Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı’nın geçersiz sayılmasına ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …. İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; davacının, sınav tarihi olan 20/02/2021 tarihi itibarıyla Afşin Devlet Hastanesi’nde Devlet hizmeti yükümlülüğü süresinin 500 gün olduğu, bu sürenin çalışılması gereken %61,39’luk kısmının 306,95 güne karşılık geldiği ve kalan sürenin 9 aydan fazla olduğu, davacının 3359 sayılı Kanun’un Ek 5. maddesindeki süre koşulunu taşımadığı gerekçesiyle, 2020 yılı Tıpta Yan Dal Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı’nın geçersiz sayılmasına ilişkin tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :
Davacı tarafından, idarenin sonradan açıkladığı sınav tarihi itibarıyla sınava girecek adayın Devlet hizmet süresini dikkate alarak işlem tesis etmesinin hukuki belirlilik, güven ve istikrar ilkelerine aykırılık oluşturduğu, ilk sınav tarihi itibarıyla elde edilen hakkın zedelendiği iddialarıyla Mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :
Davalı idareler tarafından, istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Dava; 31/03/2021 tarihinde açıklanan 2020 Tıpta Yan Dal Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı’nın geçersiz sayılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
Dava dosyasında yer alan bilgi ve belgelerin incelenmesi neticesinde, davacının 600 gün yükümlülük süresi bulunan İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi … Bölümü’nde 99 gün çalıştığı ve 21/11/2019 tarihinde naklen görevinden ayrıldığı, 350 gün yükümlülük süresi bulunan Siirt Eruh Devlet Hastanesi’nde 22/11/2019 tarihinde göreve başlayarak 41 gün çalıştığı ve 29/12/2020 tarihinde naklen görevinden ayrıldığı, 27/12/2020 yapılması planlanan sınav için davacının başvuru yaptığı, ancak sınavın Covid-19 salgını kapsamında alınan tedbirler çerçevesinde ertelenerek 20/02/2021 tarihinde gerçekleştirildiği, şayet ilk sınav tarihi olarak açıklanan 27/12/2020 tarihinde sınav yapılmış olsaydı 3359 sayılı Kanun’un ek 6. maddesinin son cümlesinde yer alan düzenleme uyarınca, davacının kalan yükümlülük süresinin 251,25 gün olduğu ve bu sürenin 9 aydan az olduğu, oysa ki davacının Devlet hizmeti yükümlülüğünün hesaplanmasında 20/02/2021 tarihinin esas alındığı, dolayısıyla 29/12/2020 tarihinde göreve başladığı Kahramanmaraş Afşin Devlet Hastanesindeki yükümlülük süresinin de hesaba dahil edildiği anlaşılmakla birlikte, sınava ilişkin Covid-19 tedbirleri kapsamında yapılan uygulama değişikliğinin salt davacıya yüklenmesinin hakkaniyete aykırı olduğu, Kılavuzda ilk belirlenen sınav günü olan 27/12/2020 tarihi itibarıyla davacının Devlet hizmeti yükümlülüğünün esas alınması gerektiği ve bu tarih itibarıyla yükümlülük süresinin 9 aydan az olduğu görüldüğünden, temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 20/B maddesi uyarınca işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı tarafından, 31/03/2021 tarihinde açıklanan 2020 Tıpta Yan Dal Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (2020-YDUS) sonuçlarına göre, 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nun ek 5. maddesindeki süre koşulunu taşıdığına dair beyanının Sağlık Bakanlığınca doğru olmadığının bildirilmesi üzerine, sınavının geçersiz sayılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle bakılmakta olan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nun ek 3. maddesinde; “İlgili mevzuata göre yurt içinde veya yurt dışında öğrenimlerini tamamlayarak tabip, uzman tabip ve yan dal uzmanlık eğitimini tamamlayarak uzman tabip unvanını kazananlar, her eğitimleri için ayrı ayrı olmak kaydı ile Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı tarafından hazırlanan İlçelerin Sosyo-Ekonomik Gelişmişlik Sıralamasında yer alan; Altıncı grup ilçe merkezlerine bağlı yerleşim yerlerinde 300, Beşinci grup ilçe merkezlerine bağlı yerleşim yerleri ile altıncı grup ilçe merkezlerinde 350, Dördüncü grup ilçe merkezlerine bağlı yerleşim yerleri ile beşinci grup ilçe merkezlerinde 400, Üçüncü grup ilçe merkezlerine bağlı yerleşim yerleri ile dördüncü grup ilçe merkezlerinde 450, İkinci grup ilçe merkezlerine bağlı yerleşim yerleri ile üçüncü grup ilçe merkezlerinde 500, Birinci grup ilçe merkezlerine bağlı yerleşim yerleri ile ikinci grup ilçe merkezlerinde 550, Birinci grup ilçe merkezlerinde 600 gün, Sağlık Bakanlığı veya Sağlık Bakanlığınca uygun görülen Milli Savunma Bakanlığı ve diğer kuruluşlarda Devlet memuru veya ilgililerin talebi halinde 10.7.2003 tarihli ve 4924 sayılı Kanuna tâbi sözleşmeli sağlık personeli olarak Devlet hizmeti yapmakla yükümlüdürler. Bu süreler ihtiyaca göre Cumhurbaşkanı kararı ile kısaltılabilir. Sürelerin hesabında fiilen çalışma esas olup, hafta sonu ve resmi tatil günleri fiili çalışmadan sayılır. Yıllık, mazeret ve hastalık izinli geçirilen günler ise yükümlülük süresine ilave edilir.” hükmü, ek 5. maddesinde; “Tabipler, Devlet hizmeti yükümlülüklerine başlamadan veya tamamlamadan ana dallarda uzmanlık eğitimi yapmak için asistanlık sınavlarına katılabilir ve uzmanlık eğitimine başlayabilirler. Ancak yan dalda veya birden fazla uzmanlık dalında eğitim yapmak üzere asistanlık sınavına girebilmek için Devlet hizmeti yükümlülüğünün tamamlanmasına 9 aydan daha az bir süre kalmış olması ve uzmanlık eğitimine başlanabilmesi için de Devlet hizmeti yükümlülüğünün tamamlanması şarttır…” hükmü, ek 6. maddesinde ise; “Devlet hizmeti yükümlülüğünü yapmakta olan personel, mazeret ve zorunlu haller dışında başka yere atanamaz…Mazeret, zorunluluk halleri gibi nedenlerle başka yere atanan personelin kalan yükümlülük süreleri, eski ve yeni görev yeri hizmet sürelerinin oranına göre belirlenir.” hükmü düzenlenmiştir.
02/10/2020 tarihinde yayımlanan 2020 Tıpta Yan Dal Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (2020-YDUS) Başvuru Kılavuzunda; 27/12/2020 tarihinde yapılacak olan sınav için başvuru tarihleri olarak 02-12/10/2020 günleri ve geç başvuru günü olarak ise 18/11/2020 tarihi belirlenmiş olup ‘2.1 Başvuru Koşulları’ bölümünde; “Tabipler, Devlet hizmeti yükümlülüklerine başlamadan veya tamamlamadan ana dallarda uzmanlık eğitimi yapmak için asistanlık sınavlarına katılabilir ve uzmanlık eğitimine başlayabilirler. Ancak yan dalda veya birden fazla uzmanlık dalında eğitim yapmak üzere asistanlık sınavına girebilmek için Devlet hizmeti yükümlülüğünün tamamlanmasına 9 aydan daha az bir süre kalmış olması ve
uzmanlık eğitimine başlanabilmesi için de Devlet hizmeti yükümlülüğünün tamamlanması şarttır. Bu madde hükmü çerçevesinde yan dal uzmanlık eğitimi programlarına yerleştirilip, atanmak için ilgili kurumlara başvuranlardan söz konusu Kanuna uygun olarak Devlet Hizmeti Yükümlülüğünü tamamladığına dair belge/Devlet Hizmeti Yükümlülüğünün tamamlanmasına 9 aydan daha az bir sürenin kaldığına dair belge istenecektir.” koşulu aranmış; ’16. Devlet Hizmeti Yükümlülüğü durumu’ bölümünde; “9 ayın hesaplanmasında sınav tarihi esas alınacaktır.” düzenlemesi yapılmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava dosyasının incelenmesinden; davacının Devlet hizmeti yükümlülüğü kapsamında 23/07/2018 tarihinde 600 gün yükümlülük süresi bulunan İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi … Bölümünde uzman olarak göreve başlayarak 99 gün çalıştığı, 21/11/2019 tarihinde görevinden ayrılarak 350 gün yükümlülük süresi bulunan Siirt Eruh Devlet Hastanesi’nde 22/11/2019 tarihinde göreve başlayarak 41 gün çalıştığı, 27/12/2020 tarihinde yapılması planlanan 2020-YDUS için başvurusunu yaptığı, 29/12/2020 tarihinde görevinden ayrılarak 500 gün yükümlülük süresi bulunan Kahramanmaraş Afşin Devlet Hastanesi’nde aynı tarihte göreve başlayarak 52 gün çalıştığı, ertelenen 2020-YDUS’un 20/02/2021 tarihinde yapıldığı ve sınav tarihi itibarıyla davacının Devlet hizmeti yükümlülüğünün 306,95 gün olduğu ve 9 aydan fazla olduğu anlaşılmaktadır.
Kasım 2019’da Çin’in Wuhan şehrinde ortaya çıkan Covid-19 salgını, 11/03/2020 tarihinde Dünya Sağlık Örgütünce (DSÖ) “pandemi–birçok coğrafyayı bir arada tehdit eden yaygın salgın” olarak ilan edilmiştir. Ülkemizde Covid-19 vakası ilk olarak Mart 2020 tarihinde tespit edilmiş olup salgınla mücadele kapsamında birçok tedbir alınmıştır. Alınan önlemler kapsamında 27/12/2020 tarihinde yapılması planlanan 2020-YDUS, 20/02/2021 tarihine ertelenmiştir.
Gerek yargı kararları, gerek öğretideki ortak tanımlamalara göre haklı beklenti kavramı, idarenin ister bir taahhüt, isterse uzun süren bir uygulamasına güvenerek olsun, bireylerin çıkarlarına ya da lehlerine olan bir sonuca ulaşabileceklerini ümit etmeleridir. Her ne kadar Covid-19 salgınının mücbir sebep olarak kabul edilmesi mümkün ise de, 02/10/2020 tarihinde yayımlanan Kılavuza göre 27/12/2020 tarihinde yapılması planlanan sınav için davacının başvuru işlemlerini gerçekleştirdiği açık olup; davacının Devlet hizmeti yükümlülüğü hesaplanırken ilk sınav tarihinden yaklaşık 2 ay sonra yapılan sınav tarihi (20/02/2021) esas alınarak belirlenmesinin, hukukî belirlilik ve öngörülebilirlik ilkelerinin ihlâli niteliğinde olacağı tartışmasızdır.
Bu durumda; davacı hakkında ilk sınav günü olan 27/12/2020 tarihi itibarıyla Devlet hizmeti yükümlülüğünü sağlayıp sağlamadığı yönünden bir araştırma yapılarak işlem tesis edilmesi gerektiğinden, tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk, davanın reddi yönünde verilen … İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3. DAVA KONUSU İŞLEMİN İPTALİNE,
4. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …-TL yargılama giderinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine,
5. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
6. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekâlet ücretinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine,
7. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 2577 sayılı Kanun’un 20/B maddesi uyarınca kesin olarak, 15/09/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir