Danıştay 8. Daire, Esas No: 2018/5493, Karar No: 2022/1196
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2018/5493 E. , 2022/1196 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/5493
Karar No : 2022/1196
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …Valiliği
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Şırnak İli, Cizre İlçe Jandarma Komutanlığı emrinde Geçici Köy Korucusu olarak görev yapan davacının, çağrıldığı halde ve yapılan tüm ikazlara rağmen göreve gelmediğinden bahisle Geçici Köy Korucuları Yönetmeliğinin 17. maddesinin (ç) fıkrası (1.) bendi uyarınca görevden çıkarılmasına ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …. İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararıyla; …tarih ve …sayılı Geçici Köy Korucuları Yönetmeliği’nin 18. maddesi uyarınca geçici köy korucularına “…savunma hakkı verilmeden disiplin cezası uygulanamayacağı”nın güvence altına alındığı, savunma hakkının, isnada maruz kalan kişilerin hukuki güvencesi olup savunma hakkının, disiplin hukukunun temelinde yatan bir takım kıstaslara sahip olması gerekliliğinin hukuki güvenlik ilkesinin sonucu olduğu, geçici köy korucularının, acil ve öngörülemeyen terör olaylarının ortaya çıktığı dönemlerde ve bölgenin içinde bulunduğu durumun gözönüne alınması suretiyle sözlü emirle verilen talimatların yerine getirilmesi zaruriyeti açık olsa da, disiplin cezasını gerektiren eylemin sona ermesinden sonra ve gecikmesinde sakınca doğurabilecek herhangi bir durum söz konusu olmaksızın verilen savunma hakkının, makul bir süre tanınarak ve Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğe çıkarılacak savunma istem yazısıyla kullandırılması gerektiği, disiplin hukuku ilkelerine uygun olarak hazırlanmış savunma istem yazısının davacıya tebliğ edilip savunma hakkının kullanılmasının sağlanması ya da öngörülen usulle verilen sürenin geçmesinin beklenmesi gerekirken, davacının savunma hakkını kullanabilmesi adına yasalarla bildirilen usullerin uygulanarak savunması alınmadan görevine son verildiği görüldüğü gerekçesiyle yasal mevzuat ile teminat altına alınan savunma hakkının kısıtlanması suretiyle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: …Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, Geçici Köy Korucuları Yönetmeliği 12 ve 33. maddeleri gereği, korucuların çağrı üzerine en seri vasıta ile görev yerinde hazır bulunması gerektiği, yönetmelikte çağırma şeklinin yazılı olması gerektiğine dair düzenleme bulunmadığı, korucu başlarına yapılan tebliğin tüm korucular bakımından tebliğ niteliği taşıdığı, davacıya savunma vermesi için süre tanındığı, savunmasının alınmamış değil, davacının kendi kusuru sebebiyle alınamadığı, 14/12/2015-03/03/2016 tarihleri arasında devam eden operasyonlar ve sokağa çıkma yasağı nedeniyle Cizre PTT Merkez Müdürlüğünün kapalı olması nedeniyle tebliğ imkansızlığı olduğu, bu nedenle telefonla savunma istendiği, bazı gkkların savunma hakkını kullanmayarak kendi lehlerine hukuki argüman oluşturarak suiniyetli hareket ettikleri, davacının mevzuata uygun olarak görevden çıkarıldığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. …Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 25/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.