Danıştay 8. Daire, Esas No: 2017/1177, Karar No: 2021/771

Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2017/1177 E. , 2021/771 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    SEKİZİNCİ DAİRE
    Esas No : 2017/1177
    Karar No : 2021/771

    Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
    Vekili : Av. …

    Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı – ANKARA
    Vekili : Av. …

    İstemin Özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:…, Temyiz No:… sayılı temyiz süre ret kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

    Danıştay Tetkik Hakimi: …

    Düşüncesi : İstemin reddi gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:

    İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenip bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında yazılı nedenlerin bulunmasına bağlıdır.
    İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe usul ve kanuna uygun olup, bozulmasını gerektiren bir neden bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına ve temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 10/02/2021 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

    KARŞI OY
    (X)- Dava, davacı tarafından yapılan şikayet üzerine … Barosu avukatlarından … ve … hakkında kovuşturma izni verilmemesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemle bildirilen … tarihli Olur işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
    İdare Mahkemesince davanın reddine karar verilmiş, bu karar davacı vekiline 03.06.2016 tarihinde tebliğ edilmiş, 08.07.2016 tarihinde kayda giren dilekçe ile davacı vekili tarafından karar temyiz edilmiştir.
    … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:… K:… Temyiz No: … sayılı kararıyla, 30 günlük temyiz süresinin son gününün 03.07.2016 tarihinde dolduğu, bu günün hafta sonu tatili olması nedeniyle temyiz dilekçesinin en geç 04.07.2016 Pazartesi günü verilmesi gerektiği, her ne kadar 04.07.2016 günü saat 13.00’te Ramazan Bayramı tatili başlamış, geriye kalan yarım gün ise Başbakanlık Genelgesi ile idari izin ilan edilmiş ise de, resmi tatil günlerinden olan bayram günlerinin başlangıç veya bitiş günleri ile tatil günleri arasındaki çalışma günlerinin Başbakanlık tarafından kamu kurum ve kuruluşlarındaki çalışanlar için idari izin olarak belirlenmesi, bu günlerin resmi tatil olduğu sonucunu doğurmadığı, anılan günlerde kamu hizmetinin aksamaması için yeterli sayıda personelin görevi başında bulunduğu, 2577 sayılı Kanunda belirtilen sürelerin son gününün idari izin günlerine rastlaması durumunda, sürelerin uzamasının olanaklı bulunmadığı, bu nedenle 30 günlük temyiz süresi geçirildikten sonra 08.07.2016 tarihinde yapılan temyiz başvurusunun esasının incelenme olanağının bulunmadığı gerekçesiyle temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
    Olayda, 03.06.2016 tarihinde tebliğ edilen Mahkeme kararına karşı 30 günlük temyiz başvuru süresinin 03.07.2016 tarihinde sona erdiği, ancak bu günün hafta sonu tatiline denk gelmesi sebebiyle sürenin 2577 sayılı Kanunun 8. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca tatil gününü izleyen çalışma gününün bitimine kadar uzayacağı, Ramazan Bayramının 04.07.2016 Pazartesi günü saat 13.00’te başlayıp 07.07.2016 Perşembe günü bittiği, ancak Başbakanlık Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan 09.06.2016 tarih ve 7065 sayılı idari izin genelgesi gereği, kamu kurum ve kuruluşlarındaki bütün çalışanların 04.07.2016 Pazartesi günü yarım gün 08.07.2016 Cuma günü ise tam gün idari izinli sayıldığı anlaşılmaktadır.
    Buna göre, Başbakanlık Genelgesi ile yarım gün idari izin kabul edilen 04/07/2016 Pazartesi gününde kamu görevlileri genel olarak Başbakanlıkça idari izinli sayıldığından 08/07/2016 Cuma günü yapılan temyiz başvurusunun süresinde olduğu, İdare Mahkemesinin temyiz süre ret kararının bozulması gerektiği görüşü ile çoğunluk kararına katılmıyorum.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir