Danıştay 8. Daire, Esas No: 2016/14173, Karar No: 2021/1384
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2016/14173 E. , 2021/1384 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2016/14173
Karar No : 2021/1384
Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : Ş…anlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanlığı
Vekili : Av. …
Karşı Taraf (Davacı) : …
…
…
…
…
…
…
…
…
…
…’e velayeten kendi adlarına asaleten
… ve …
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Yasanın 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi : İdare Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava; Şanlıurfa İli, … İlçesi, … Köyü’nde yapılan yol çalışması esnasında yol yapımında ve diğer işlerde kullanılmak üzere kepçe ile hafriyat çıkarılarak oluşturulan gölete davacıların çoçuğu/kardeşi olan …’ün düşmesi neticesinde boğularak ölümü olayında, davalı idarenin sorumlu olduğundan bahisle anne … için 52.728,00-TL maddi (destekten yoksun kalma tazminatı) 40.000,00-TL manevi, baba … için 47.736,00-TL maddi (destekten yoksun kalma tazminatı) 40.000,00-TL manevi, kardeşlerin her biri için 20.000,00-TL manevi olmak üzere toplam 100.464,00-TL maddi ve 300.000,00-TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesine hükmedilmesi istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararıyla; yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu hazırlanan 06.04.2015 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınarak olayın meydana gelmesinde %80 oranında sorumluluğu bulunan davalı idarenin hizmet kusurunun bulunduğuna, söz konusu kusur oranı da dikkate alımarak hesap bilirkişisi raporuna göre tespit edilen ve davacılar tarafından 12.04.2016 tarihli miktar artırım dilekçesi ile talep edilen 100.464,00-TL maddi tazminat isteminin tamamının kabulüne, 300.000,00-TL manevi tazminat isteminin de 160.000,00-TL’lik kısmının kabulüne, 140.000,00-TL’lik kısmının ise reddine, kabul edilen maddi ve manevi tazminatın, adli yargıda dava açma tarihi olan 04.10.2011 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece ödenmesine karar verilmiştir.
İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenip bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinde yazılı nedenlerin bulunmasına bağlı olup; temyiz incelemesi sonunda karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise kararın düzeltilerek onanmasına karar verileceği kurala bağlanmıştır.
Tam yargı davalarında istemle bağlı olma kuralının sebep olduğu hak kayıplarının giderilmesi amacıyla 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 16. maddesinin 4. fıkrasına, 30.04.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6459 sayılı Kanunun 4. maddesi ile ”Ancak, tam yargı davalarında dava dilekçesinde belirtilen miktar, süre veya diğer usul kuralları gözetilmeksizin nihai karar verilinceye kadar, harcı ödenmek suretiyle bir defaya mahsus olmak üzere artırılabilir ve miktarın artırılmasına ilişkin dilekçe otuz gün içinde cevap verilmek üzere karşı tarafa tebliğ edilir” cümlesi, aynı Kanunun 5. maddesi ile de 2577 sayılı Kanuna Geçici 7. madde olarak ”Bu maddeyi ihdas eden Kanunla, bu Kanunun 16 ncı maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen hüküm, kanun yolu aşaması dâhil, yürürlük tarihinde derdest olan davalarda da uygulanır. ” cümlesi eklenmiştir.
İdarenin işlem, eylem ve faaliyetleri nedeniyle uğranılan zararların tazmini için açılan davalarda; eksilen ya da yoksun kalınan maddi değerin zaman içinde gecikmesi, bu gecikmeden doğan zararın telafisi için hükmedilecek maddi tazminata 3095 sayılı Kanun uyarınca faiz yürütülmesini gerekli kılmaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 13. maddesi ile idari eylemlerden kaynaklanan zararların tazmini gayesiyle açılacak tam yargı davalarında dava açmadan önce idareye başvurarak ön karar elde etme zorunluluğu getirilmiş olup, ön karar için idareye yapılan başvuru tarihi, adli yargıda dava açılması halinde adli yargıda dava açıldığı tarih itibarıyla yasal faiz uygulanması, Danıştay’ın yerleşik içtihatlarıyla kabul edilmiştir.
Bununla birlikte, dava dilekçesinde talep edilen tazminat miktarının artırımına olanak tanıyan 2577 sayılı Kanunun 16. maddesinin 4. fıkrasında yer alan düzenleme uyarınca, davanın kabul edilmesi halinde artırılan tazminat miktarı yönünden, miktar artırımına ilişkin dilekçenin idareye tebliğ edildiği tarihte idarenin temerrüde düşürüldüğü kabul edilerek bu tarihten itibaren faize hükmedilmelidir.
Bakılan uyuşmazlıkta; … Asliye Hukuk Mahkemesi’nde verilen görevsizlik kararı üzerine 50.000,00-TL maddi tazminat talepli açılan davada, davacı tarafından Mahkeme kaydına 12.04.2016 tarihinde giren miktar artırım dilekçesi ile talep edilen maddi tazminat miktarının 100.464,00-TL olarak artırılması üzerine söz konusu miktarın … Asliye Hukuk Mahkemesi’nde dava açma (04.10.2011) tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacılara ödenmesine karar verilmiş ise de; artırılan tazminat miktarına (50.464,00-TL) miktar artırım dilekçesinin idareye tebliğ edildiği 26.04.2016 tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiğinden bu kısma ilişkin kurulan hükmün düzeltilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe usul ve kanuna uygun olup, bozulmasını gerektiren bir neden bulunmadığından, davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile, anılan kararın hükmedilen maddi tazminat miktarına işletilen yasal faiz kısmı yönünden düzeltilerek onanmasına ve temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 05/03/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.