Danıştay 7. Daire, Esas No: 2020/2855, Karar No: 2021/67

Danıştay 7. Daire Başkanlığı 2020/2855 E. , 2021/67 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    YEDİNCİ DAİRE
    Esas No : 2020/2855
    Karar No : 2021/67

    KARAR DÜZELTME İSTEMİNDE BULUNAN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : Tasfiyesi Tamamlanmış … Taşımacılık Turizm Otomotiv Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : Danıştay Yedinci Dairesinin 10/03/2020 tarih ve E:2016/2321, K:2020/2363 sayılı kararının düzeltilmesi istenilmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Hüküm veren Danıştay Yedinci Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesinin 6. fıkrası uyarınca Tetkik Hakimi … açıklamaları dinlendikten sonra işin gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
    Dosyanın ve 02/04/2018 tarih ve 9549 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nin birlikte incelenmesinden; davanın açıldığı tarih itibarıyla tüzel kişiliği devam eden, ancak, ticaret sicilindeki kaydı tasfiye işlemlerinin tamamlanmasıyla birlikte silinen davacı şirket adına tesis edilen işlemin iptali istemiyle adı geçen şirket adına açılan davada verilen mahkeme kararına yönelik temyiz istemlerinin incelenmeksizin reddi yolundaki Dairemiz kararının tebliğini müteakip, davalı İdarece, kararın düzeltilmesi isteminde bulunulduğu anlaşılmıştır.
    Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre, şirketlerin tüzel kişilikleri, ticaret sicilinden silinmeleriyle sona erer. Olayda, adına işlem tesis edilen şirketin tüzel kişiliği de, ticaret sicilinden silindiği … tarihinde sona ermiş bulunmaktadır. Bu tarihten sonra, sözü edilen şirketin haklara sahip olması, borçlu kılınması ve temsili hukuken mümkün değildir. Bunun sonucu olarak, tüzel kişiliğin sona ermesinden önce tesis edilen işlemlerin de, herhangi bir hukuki sonuç doğurması; hukuki sonuç doğurmayan işlemlerin ise, herhangi bir kişinin menfaatini ihlal etmesi söz konusu olamaz. Ancak, mevzuatta sorumluluklarını düzenleyen hükümler uyarınca, münfesih şirketin ortakları veya kanuni temsilcileri ya da tasfiye memurları adına bu sıfatları nedeniyle tesis edilen veya edilecek işlemlerin bunların menfaatini etkileyeceği tartışmasızdır.
    Bu hukuki durum karşısında; münfesih şirket adına tesis edilen işlemin ve bu işlemin iptali istemiyle açılan davada verilen mahkeme kararının herhangi bir hukuki sonuç doğurması söz konusu olmadığından, davalı İdare tarafından kararın düzeltilmesi istemiyle yapılan başvurunun esasının incelenmesi olanaklı değildir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    Karar düzeltme isteminin İNCELENMEKSİZİN REDDİNE, 18/01/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir