Danıştay 7. Daire, Esas No: 2016/5612, Karar No: 2020/5291

Danıştay 7. Daire Başkanlığı 2016/5612 E. , 2020/5291 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    YEDİNCİ DAİRE
    Esas No : 2016/5612
    Karar No : 2020/5291

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı adına … (…) Gümrük Müdürlüğü …
    VEKİLİ : Av. …
    KARŞI TARAF (DAVACI) : Tasfiye Halinde … Konfeksiyon Medikal Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi
    VEKİLİ : Av. …
    İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının iptale ilişkin hüküm fıkrasının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı adına 2012 yılında tescilli muhtelif tarih ve sayılı 12 adet gümrük giriş beyannamesi ile … tarih ve … sayılı dahilde işleme izin belgesi kapsamında ithal edilen ve bir kısmının yurt dışı edilmediğinden bahisle muafiyet kapsamından çıkartılan eşyaya isabet eden gümrük vergileri ile 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 238. maddesi uyarınca eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarında kesilen para cezasına vaki itirazın reddine dair işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Olayda, ihracat beyannamesi muhteviyatı eşyaların yurt dışına çıkarılmadığının somut olarak ortaya konulmasına karşın beyannamelerin ihraç edilmiş gibi kapatıldığının soruşturma raporu ile tespit edildiğinin anlaşılması karşısında ek tahakkuklarda hukuka aykırılık görülmediği; rejim hükümlerinin ihlali nedeniyle ceza kesilmesinde de hukuka aykırılık bulunmamakla birlikte, para cezasına dayanak alınan maddenin olay tarihinde yürürlükte bulunan şekli uyarınca “gümrük vergileri tutarının iki katı” tutarında ceza uygulanması gerekirken, 28/03/2013 tarihli değişiklikle getirilen “eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı” tutarında para cezası uygulanmasının hukuka uygun olmadığı gerekçesiyle, ek tahakkuklar ile para cezasının gümrük vergileri tutarının iki katına isabet eden kısmı yönünden davanın reddine, para cezasının fazlaya ilişkin kısmının ise iptaline karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dahilde işleme izin belgesinin müeyyideli olarak kapatıldığı tarihin 01/04/2014 olduğu, ihlal 28/03/2013 tarihli değişiklik sonrasında tespit edildiğinden tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın iptale ilişkin hüküm fıkrasının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen kararın iptale ilişkin hüküm fıkrası usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın anılan hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Temyiz isteminin reddine,
    2. … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının iptale ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,
    3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
    4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir