Danıştay 6. Daire, Esas No: 2021/9702, Karar No: 2022/4069
Danıştay 6. Daire Başkanlığı 2021/9702 E. , 2022/4069 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2021/9702
Karar No : 2022/4069
TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- (DAVACI) …
VEKİLİ : Av. …
2- (DAVALI) … Belediye Başkanlığı – …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF : 1- … Belediye Başkanlığı
2- …
İSTEMİN ÖZETİ : Muğla İli, Bodrum İlçesi, … Mahallesi, … pafta, … ada, … sayılı parselde bulunan … sitesi içerisinde ruhsatsız yapı yapıldığından bahisle 3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesi uyarınca yıkımına ilişkin … tarih ve … sayılı Bodrum Belediye Encümeni kararı ile aynı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrası uyarınca 38.407,69 TL idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Bodrum Belediye Encümeni kararının iptali istemiyle açılan davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararının Danıştay Altıncı Dairesinin 17/12/2019 tarih ve E:2019/5452, K:2019/14309 sayılı kararıyla, 3194 sayılı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi uyarınca hesaplanan temel para cezası ile bu para cezasına (c) bendinin 1, 5, 8, 12, ve 13. alt bentleri uyarınca artırım uygulanmasına ilişkin kısmının onanması, yıkıma dair kısmı ile temel para cezasına (c) bendinin 10. alt bendi uyarınca artırım uygulanmasına ilişkin kısmının ise bozulması üzerine, bozma kararına uyularak, dava konusu işlemin yıkıma dair kısmı ile temel para cezasına (c) bendinin 10. alt bendi uyarınca artırım uygulanmasına ilişkin kısmının iptali yolunda yolunda … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
SAVUNMALARIN ÖZETİ : Taraflarca, temyiz edilen kararın aleyhlerine olan kısmında bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kısmen reddi ile usul ve yasaya uygun olan Mahkeme kararının onanması, davalının temel para cezası ile bu para cezasına (c) bendinin 1, 5, 8, 12, ve 13. alt bentleri uyarınca artırım uygulanmasına ilişkin kısmına yönelik temyiz isteminin ise incelenmeksizin reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
İdare ve vergi mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davacı vekilinin dava konusu temel para cezası ile bu para cezasına (c) bendinin 1, 5, 8, 12, ve 13. alt bentleri uyarınca artırım uygulanmasına ilişkin kısmına yönelik temyiz istemine gelince;
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. maddesinde; Danıştay dava daireleri ile idare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarına karşı tebliğ tarihini izleyen otuz gün içinde Danıştayda temyiz yoluna başvurulabileceği, 49. maddesinin 3. fıkrasında; kararların kısmen onaylanması ve kısmen bozulması hallerinde kesinleşen kısmın Danıştay kararında belirtileceği, mülga 54. maddesinde Danıştay dava dairelerinin temyiz üzerine verdikleri kararlar hakkında, bir defaya mahsus olmak üzere kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş gün içinde kararın düzeltilmesi yoluna başvurulabileceği, 53. maddesinde ise Danıştay ile bölge idare, idare ve vergi mahkemelerinden verilen kararlar hakkında, kanunda sayılan hallerde yargılamanın yenilenmesinin istenebileceği kuralı getirilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; davanın reddi yolunda … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın temyiz edilmesi üzerine, Danıştay Altıncı Dairesinin 17/12/2019 tarih ve E:2019/5452, K:2019/14309 sayılı kararıyla 3194 sayılı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi uyarınca hesaplanan temel para cezası ile bu para cezasına (c) bendinin 1, 5, 8, 12, ve 13. alt bentleri uyarınca artırım uygulanmasına ilişkin kısmının onanması, yıkıma dair kısmı ile temel para cezasına (c) bendinin 10. alt bendi uyarınca artırım uygulanmasına ilişkin kısmının ise bozulmasına karar verildiği ve temel para cezası ile bu para cezasına (c) bendinin 1, 5, 8, 12, ve 13. alt bentleri uyarınca artırım uygulanmasına lişkin kısmının kesinleştiği, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla bozma kararına uyularak, dava konusu işlemin yıkıma dair kısmı ile temel para cezasına (c) bendinin 10. alt bendi uyarınca artırım uygulanmasına ilişkin kısmının iptaline karar verildiği, davacı vekili tarafından, temyiz dilekçesinde davanın temel para cezası ile bu para cezasına (c) bendinin 1, 5, 8, 12, ve 13. alt bentleri uyarınca artırım uygulanmasına ilişkin kısmının hukuka aykırı olduğundan bahisle bozulmasının talep edildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda; davanın temel para cezası ile bu para cezasına (c) bendinin 1, 5, 8, 12, ve 13. alt bentleri uyarınca artırım uygulanmasına ilişkin kısmının kesinleştiği dikkate alındığında; davanın kesinleşen anılan para cezasına yönelik kısmının yeniden temyizi mümkün olmadığından, davacının temyiz isteminin incelenmesine hukuken olanak bulunmamaktadır.
Öte yandan; davacı vekili tarafından … tarihli, …, … ve … başvuru numaralı yapı kayıt belgeleri dikkate alınarak temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının temel para cezası ile bu para cezasına (c) bendinin 1, 5, 8, 12, ve 13. alt bentleri uyarınca artırım uygulanmasına ilişkin kısmının da bozulması ve dava konusu encümen kararının iptaline karar verilmesi gerektiği ileri sürülmekte ise de; 3194 sayılı Kanunun Geçici 16. maddesinin 4. fıkrası ve Yapı Kayıt Belgesi Verilmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğin 6. maddesinde yer alan, yapı kayıt belgesi ilgili belediyesine verildikten sonra 3194 sayılı Kanun uyarınca alınmış yıkım kararları ile tahsil edilemeyen idari para cezalarının iptal edileceği düzenlemesi karşısında, söz konusu işlemleri tesis eden idarece gerekli iptal işlemleri yapılacağından davacının söz konusu iddiası yerinde görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
2. Davacının, davaya konu temel para cezası ile bu para cezasına (c) bendinin 1, 5, 8, 12, ve 13. alt bentleri uyarınca artırım uygulanmasına ilişkin temyiz isteminin ise İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
3. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 31/03/2022 tarihinde yıkıma dair kısmı yönünden oyçokluğuyla, diğer kısmı yönünden oybirliğiyle karar verildi.
KARŞI OY(X):
Dava, Muğla İli, Bodrum İlçesi, … Mahallesi, … pafta, … ada, … sayılı parselde bulunan Amiral 5 sitesi içerisinde ruhsatsız yapı yapıldığından bahisle 3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesi uyarınca yıkımına ilişkin … tarih ve … sayılı Bodrum Belediye Encümeni kararı ile aynı Kanunun 42. maddesinin 2. fıkrası uyarınca 38.407,69 TL idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Bodrum Belediye Encümeni kararının iptali istemiyle açılmıştır.
3194 sayılı İmar Kanunu’nun 32. maddesine göre, ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı olarak yapılan yapının mühürlenerek inşaatın durdurulmasından itibaren, yapı sahibine ruhsat almak veya yapısını ruhsata uygun hale getirmek için bir ayı geçmemek koşulu ile süre verilmesi durumunda bu sürenin sonunda, ruhsat alınmayan veya aykırılığın giderilmesi suretiyle mevzuata uygun hale getirilmeyen yapılara ilişkin 3194 sayılı Kanunun 32. maddesi uyarınca yıkım kararı alınabileceği açık olup, ancak yapının ruhsata bağlanma olanağının bulunmaması durumlarında süre tanınmasına gerek bulunmadığı, böyle durumlar nedeniyle herhangi bir süre verilmemesi halinde ise tespit tarihinden itibaren yapı hakkında yıkım kararı alınabileceği, çünkü ruhsata bağlanma hususunda süre verilmesinin hukuken anlam taşımadığı da açıktır.
Dosyanın incelenmesinden, davaya konu taşınmazın bulunduğu … Sitesi için … tarih ve … sayılı yapı ruhsatı verildiği, … Sitesi için konut, dükkan, hamam ve depo yapılarını içeren … tarih ve … sayılı yapı tadilat ruhsatı, hamamın konut olarak tadilatı için … tarih ve … sayılı yapı tadilat ruhsatı ile personel lojmanı tadilatı için … tarih ve … sayılı yapı tadilat ruhsatı verildiği, 01/08/2013 tarihli yapı tatil tutanağı ile … Sitesi içerisinde ruhsat ve eki mimari projede havuz başı olarak gösterilen yerde, çelik aksamdan yapılmış üstü açılır kapanır malzemeden oluşturulmuş, etrafı açılır kapanır camekanla kapatılmış tek katlı yapı ve tek katlı betonarme yapı yapıldığı, toplam aykırılıktan etkilenen alanın 347 m² olduğunun tespit edildiği, dava konusu … tarih ve … sayılı encümen kararı ile ruhsatsız yapı yapıldığı ve ruhsata bağlanamayacağından bahisle 3194 sayılı İmar Kanununun 32. maddesi uyarınca yıkımına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Olayda, dava konusu yapının projede havuz başı olarak gösterilen ortak alan vasfında olan alanda yapıldığı, dolayısıyla yapının ruhsata bağlanma olanağının bulunmadığı, yapının ruhsata bağlanması için süre de verilmediği, böyle olunca davacının yapısını ruhsata bağlamak için bir aylık sürenin tanınmasına ve bu süre sonunun beklenmesine gerek bulunmadığı açıktır.
Bu durumda; ruhsatsız yapının ruhsata bağlanma olanağının bulunmadığı, dolayısıyla yapının ruhsata uygun hale getirilmesi için bir aylık süre tanınmasına gerek olmadığından yıkıma dair dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığından, aksi yöndeki İdare Mahkemesi kararının yıkıma ilişkin kısmının bozulması gerektiği oyu ile çoğunluk kararının yıkıma dair kısmına katılmıyorum.