Danıştay 6. Daire, Esas No: 2021/1416, Karar No: 2021/3185
Danıştay 6. Daire Başkanlığı 2021/1416 E. , 2021/3185 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2021/1416
Karar No : 2021/3185
DAVACI : … Bankası A.Ş.
VEKİLLERİ: Av. …
DAVALILAR: 1- … – …
2-… Bakanlığı – …
DAVANIN ÖZETİ : Rize İli, Merkez İlçesi, … Mahallesi, … pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmaz üzerinde davacı şirkete ait bağımsız bölümün riskli alan sınırları dışına çıkarılması talebinin reddine ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdürlüğünün … tarih ve …sayılı işleminin iptali istenilmektedir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Davanın görev yönünden reddi ile dosyanın Rize İdare Mahkemesine gönderilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hakiminin raporu ile sözlü açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
2575 sayılı Danıştay Kanununun 24. maddesinde; “1.Danıştay ilk derece mahkemesi olarak; a) Cumhurbaşkanı kararlarına, b) Cumhurbaşkanınca çıkarılan Cumhurbaşkanlığı kararnameleri dışındaki düzenleyici işlemlere, c) Bakanlıklar ile kamu kuruluşları veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarınca çıkarılan ve ülke çapında uygulanacak düzenleyici işlemlere, d) Danıştay İdari Dairesince veya İdari İşler Kurulunca verilen kararlar üzerine uygulanan eylem ve işlemlere, e) Birden çok idare veya vergi mahkemesinin yetki alanına giren işlere, f) Danıştay Yüksek Disiplin Kurulu kararları ile bu Kurulun görev alanı ile ilgili Danıştay Başkanlığı işlemlerine, karşı açılacak iptal ve tam yargı davaları ile tahkim yolu öngörülmeyen kamu hizmetleri ile ilgili imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan idari davaları karara bağlar. 2.Danıştay, belediyeler ile il özel idarelerinin seçimle gelen organlarının organlık sıfatlarını kaybetmeleri hakkındaki istemleri inceler ve karara bağlar” hükmüne yer verilmiştir.
2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun 5. maddesinde; idare mahkemelerinin, vergi mahkemelerinin görevine giren davalar ve ilk derecede Danıştayda çözümlenecek olanlar dışındaki dava ve işlerden kaynaklanan uyuşmazlıkları çözümleyeceği düzenlemesine yer verilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 15. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; dava dilekçeleri üzerine yapılan ilk inceleme sonunda; idari yargının görevli olduğu konularda, görevli veya yetkili olmayan mahkemeye açılan davanın görev veya yetki yönünden reddedilerek,
dava dosyasının görevli veya yetkili mahkemeye gönderilmesine karar verileceği, hüküm altına alınmış bulunmaktadır.
Öte yandan; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “İdari davalarda genel yetki” başlıklı 32. maddesinde; “(1) Göreve ilişkin hükümler saklı kalmak şartıyla bu Kanunda veya özel kanunlarda yetkili idare mahkemesinin gösterilmemiş olması halinde, yetkili idare mahkemesi, dava konusu olan idari işlemi veya idari sözleşmeyi yapan idari merciin bulunduğu yerdeki idare mahkemesidir. (2) Bu Kanunun uygulanmasında yetki kamu düzenindendir.” hükmüne; “Taşınmaz Mallara İlişkin Davalarda Yetki” başlıklı 34. maddesinde; “İmar, kamulaştırma, yıkım, işgal, tahsis, ruhsat ve iskan gibi taşınmaz mallarla ilgili mevzuatın uygulanmasında veya bunlara bağlı her türlü haklara veya kamu mallarına ilişkin idari davalarda yetkili mahkeme taşınmaz malların bulunduğu yer idare mahkemesidir.” hükmüne yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; Rize İli, Merkez İlçesi, … Mahallesi, … pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmaz üzerinde davacı şirkete ait bağımsız bölümün riskli alan sınırları dışına çıkarılması talebinin reddine ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdürlüğünün … tarihli ve … sayılı işleminin iptali istemiyle açıldığı, … İdare Mahkemesinin … tarih, E:…, K:… sayılı kararı ve “söz konusu taşınmazın riskli alan sınırları kapsamından çıkarılmasına yönelik isteminin yerine getirilmesinin ancak 07.01.2020 tarih ve 2038 sayılı Cumhurbaşkanı Kararında yapılacak bir tadil ile mümkün olduğu, bu sebeple dava dilekçesinde açıkça belirtilmese de, dilekçe içeriğinden davanın konusunun 07.01.2020 tarih ve 2038 sayılı afet riskli alan ilanına ilişkin Cumhurbaşkanlığı kararı olduğu” gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilerek dosyanın Danıştaya gönderildiği anlaşılmaktadır.
6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun 2. maddesi uyarınca riskli alan ilan edilmesine ilişkin karar alma yetkisinin Cumhurbaşkanında olduğu, 07.01.2020 tarih ve 2038 sayılı Cumhurbaşkanı kararı ile; Rize İli, Merkez İlçesi, … ve … Mahalleleri sınırları içerisinde bulunan ve koordinatları gösterilen alanın riskli alan ilan edildiği, dava konusu taşınmaza ilişkin Cumhurbaşkanlığına yapılan herhangi bir başvurunun bulunmadığı, davacı şirket tarafından Rize Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne yapılan başvuruya cevaben tesis edilen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işleminin dava konusu edildiği açıktır.
Bu nedenle, açılan davanın yukarıda aktarılan mevzuat hükümleri gereğince ilk derece mahkemesi olarak Danıştayda görülecek davalardan olmadığı anlaşılmakta olup, İdare Mahkemesince incelenmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1- DAVANIN GÖREV YÖNÜNDEN REDDİNE,
2- 2577 sayılı Kanunun 15. maddesi’nin 1/a bendi uyarınca dava dosyasının görevli ve
yetkili … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 04/03/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY (X):
Davanın, Rize İli, Merkez İlçesi, … Mahallesi, … pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmaz üzerinde davacı şirkete ait bağımsız bölümün riskli alan sınırları dışına çıkarılması talebinin reddine ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdürlüğünün … tarih ve …sayılı işleminin iptali istemiyle açıldığı belirtilmişse de, dilekçe içeriğinden dava konusunun 07.01.2020 tarih ve 2038 sayılı riskli alan ilanına ilişkin Cumhurbaşkanı kararı kapsamından çıkarılması istemi olduğu anlaşıldığından, uyuşmazlığın 2575 sayılı Danıştay Kanununun 24. maddesi uyarınca çözümlenmesi gerekirken aksi yönde oluşan çoğunluk kararına katılmıyorum.