Danıştay 6. Daire, Esas No: 2020/6649, Karar No: 2021/729
Danıştay 6. Daire Başkanlığı 2020/6649 E. , 2021/729 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2020/6649
Karar No : 2021/729
KARAR DÜZELTME İSTEMİNDE
BULUNAN (DAVACI) : … Madencilik İnşaat San. ve Tic. A. Ş.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının onanmasına dair Danıştay Altıncı Dairesinin 17/02/2020 tarih ve E:2019/12151, K:2020/1827 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete, 2872 sayılı Çevre Kanununun 8. maddesi ile Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği hükümlerinin ihlal edildiğinden bahisle, aynı Kanunun 20. maddesinin (r) bendi uyarınca 95.235-TL para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı işleminin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararının Danıştay Ondördüncü Dairesinin 24/12/2013 tarihli, E:2013/614, K:2013/10163 sayılı kararı ile bozulması üzerine, bozmaya uyularak dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararının Danıştay Ondördüncü Dairesinin 21/11/2017 tarihli, E:2016/1797, K:2017/6216 sayılı kararı ile bozulması üzerine, bozmaya uyularak …. İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararda; faaliyetleri sonucu hafriyat toprağı ve inşaat/yıkıntı atıklarının üretimine/taşınmasına neden olacak özel veya resmi kişi, kurum ve kuruluşlarının bu atıkların üretilmesinden/taşınmasından önce ilgili belediyeye/mahallin en büyük mülki amirine başvurarak gerekli izinleri almakla yükümlü oldukları, izin alma konusunda herhangi bir faaliyet, kişi veya kuruma muafiyet tanınmadığı, hafriyat dökümünün/taşınmasının, bir kamu hizmetinin yerine getirilmesi amacıyla olsa dahi, hafriyat dökümü/taşınması işleminden önce ilgili belediyeden veya mahallin en büyük mülki amirinden gerekli izinlerin alınmasının zorunlu olduğu, gerek dava konusu işleme sebep olan fiilin tespit edilmesi esnasında, gerekse açılmış olan dava esnasında, izni vermeye yetkili makam olan İstanbul Büyükşehir Belediyesinden hafriyat dökümüne ilişkin bir izin alındığına dair bir belge ve belge bulunmadığı gibi davacı tarafından da herhangi bir bilgi belgede ibraz edilmediği, 2872 sayılı Çevre Kanununun 8. maddesinin ve Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği hükümlerinin ihlal edildiği sabit olduğundan bahisle dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Davacının temyiz başvurusu üzerine Danıştay Altıncı Dairesince, temyize konu karar hukuk ve usule uygun bulunmuş ve kararın onanmasına karar verilmiştir.
KARAR DÜZELTME TALEP EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından; Danıştay Altıncı Dairesince temyiz üzerine verilen kararın Danıştay İdari dava Daireleri Kurulu kararlarına aykırı olduğu, Danıştay İdari dava Daireleri Kurulu’nun E:2015/2117, K:2018/710 ve E:2015/1828, K:2018/711 sayılı kararlarının aynı iş kapsamında verilen cezalara ilişkin olduğu, davaya konu olaydan hiçbir farklılık göstermediği, bu olay bakımından emsal nitelikte olduğu, davacı tarafından hafriyat üretilmesinin söz konusu olmadığı, çalışmanın yol çalışmasının zorunlu bir gereği olduğu, kirletme yasağının ihlal edilmediği, ihaleden sonra plan ve projelerin hazırlanıp İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına gönderildiği ve onaylandıktan sonra uygulamaya geçildiği, dolgu yapılması için gerek ihaleyi yapan Esenyurt Belediyesi gerekse plan ve projeleri uygun gören İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından her türlü izin ve onayın verildiği ve dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Düzeltilmesi istenen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Karar düzeltme isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanunun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, karar düzeltme isteminin kabulü ile Danıştay Altıncı Dairesinin 17/02/2020 tarih ve E:2019/12151, K:2020/1827 sayılı kararı kaldırılarak uyuşmazlık yeniden incelendi:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı şirket ile Esenyurt Belediye Başkanlığı arasında “Esenyurt İlçesi içerisinde muhtelif cadde ve sokaklarda” yol yapımı çalışmasına dair 365 gün süreli 05/11/2009 tarihli “Yol Yapım Sözleşmesi” imzalanmış ve 09/11/2009 tarihinde Esenyurt Belediye Başkanlığı tarafından davacıya yer teslimi yapılmıştır.
Davalı idare görevlileri tarafından düzenlenen 15/06/2010 tarihli tutanak ile; … plakalı kamyonla “Esenyurt İlçesi, … Mah. … Sokak sonu, No:… altındaki boş alana” izinsiz hafriyat döküldüğü tespit edilmiştir.
Dava konusu … tarih ve … sayılı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı işlemi ile davacı şirkete 2872 sayılı Çevre Kanununun 20. maddesinin (r) bendi uyarınca 95.235-TL para cezası verilmiştir.
Bunun üzerine bakılmakta olan dava açılmıştır.
Esenyurt Belediye Başkanlığı tarafından davalı idareye yazılan … tarih ve … sayılı yazı ile, davaya konu tutanak ile tespit yapılan sahadaki işin belediyelerinin kontrolü altında yapıldığı, yol yapım çalışması kapsamında projesine uygun olarak kazıdan çıkan malzeme ile projesinde belirlenen yerlere dolgu yapıldığı, yol yapım işi kapsamında sözleşmeye uygun olarak işlem yapıldığı belirtilerek davaya konu para cezasının iptal edilmesi talep edilmiştir.
İLGİLİ MEVZUAT:
2872 sayılı Çevre Kanununun ”Tanımlar” başlıklı 2. maddesinde; ”Atık: Herhangi bir faaliyet sonucunda oluşan, çevreye atılan veya bırakılan her türlü maddeyi” ifade edeceği, ”Kirletme yasağı” başlıklı 8. maddesinin 1. fıkrasında; ”Her türlü atık ve artığı, çevreye zarar verecek şekilde, ilgili yönetmeliklerde belirlenen standartlara ve yöntemlere aykırı olarak doğrudan ve dolaylı biçimde alıcı ortama vermek, depolamak, taşımak, uzaklaştırmak ve benzeri faaliyetlerde bulunmak yasaktır.”; ”İdari nitelikli para cezaları” başlıklı 20. maddesinin ”r” bendinde de; ”Bu Kanunda ve yönetmeliklerde öngörülen usûl ve esaslara, yasaklara veya sınırlamalara aykırı olarak atık toplayan, taşıyan, geçici ve ara depolama yapan, geri kazanan, geri dönüşüm sağlayan, tekrar kullanan veya bertaraf edenlere 24.000 Türk Lirası, ithal edenlere 60.000 Türk Lirası idari para cezası verilir.”; aynı maddenin 2. fıkrasında ise; “Bu maddenin (k), (l), (r), (s), (t), (u), (v) ve (y) bentlerinde öngörülen idarî para cezaları kurum, kuruluş ve işletmelere üç katı olarak verilir.”, hükümlerine yer verilmiş bulunmaktadır.
Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliğinin 8. maddesinde; İl belediye mücavir alanı içerisinde il ve ilçe belediyelerinin, büyük şehirlerde büyükşehir belediyelerinin, büyükşehir belediyeleri dışında ise ilçe belediyelerinin, hafriyat toprağı, inşaat/yıkıntı atıkları ile doğal afet atıklarının toplanması, geçici biriktirilmesi, taşınması, geri kazanılması ve bertarafı ile ilgili yönetim planı hazırlamakla; hafriyat toprağı ve inşaat/yıkıntı atıklarının toplanması, geçici biriktirilmesi, taşınması ve bertarafı faaliyetlerini denetlemekle; belediye sınırları içindeki hafriyat toprağı ve inşaat/yıkıntı atıkları geri kazanım tesisleri ile depolama sahalarına izin vermek ve gerektiğinde bu izni iptal etmekle, hafriyat toprağı ve inşaat/yıkıntı atıkları geri kazanım tesisleri sahaları ile depolama sahalarını belirlemek, kurmak/kurdurtmak ve işletmek/işlettirmekle yükümlü oldukları, 13. maddesinde; hafriyat toprağı ile inşaat yıkıntı atıklarının üretici ve taşıyanları tarafından belediyelerin veya mahallin en büyük mülki amirinin gösterdiği ve izin verdiği geri kazanım ve depolama tesisleri dışında, denizlere, göllere, akarsulara veya herhangi bir yere dökülmesi ve dolgu yapılmasının yasak olduğu, faaliyetleri sonucu hafriyat toprağı ve inşaat/yıkıntı atıklarının üretimine neden olacak özel veya resmi kişi, kurum ve kuruluşların bu atıkların üretilmesinden önce ilgili belediyeye/ mahallin en büyük mülki amirlerine başvurarak gerekli izinleri almak, atıklarını bu yönetmeliklerde belirtilen usul ve esaslara göre bu mercilerin göstereceği geri kazanım/depolama sahasına taşınmasını sağlamakla yükümlü oldukları hüküm altına alınmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda ver verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; özel veya resmi tüm kurum ve kuruluşların faaliyetleri sonucu ortaya çıkan hafriyat toprağı ile inşaat/yıkıntı atıklarını büyükşehir belediyelerinin gösterdiği ve izin verdiği yerler dışına dökmelerinin yasaklandığı ve bu yöndeki bir faaliyet için gerekli izin ve belgelerin Büyükşehir Belediyesinden alınması yükümlülüğünün olduğu anlaşılmaktadır.
Bununla birlikte, 2872 sayılı Çevre Kanununun ihlal edilip edilmediği ve ilgilisine idari para cezası verilip verilmeyeceği değerlendirmesi yapılırken, söz konusu faaliyetin bir kamu hizmetinin yerine getirilmesine yönelik olup olmadığının ve çevreyi kirletme sonucunu doğurup doğurmadığının bu faaliyetle snırlı olarak dikkate alınması gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden; davacı şirket ile Esenyurt Belediye Başkanlığı arasında “Esenyurt İlçesi içerisinde muhtelif cadde ve sokaklarda” yol yapımı çalışmasına dair 365 gün süreli 05/11/2009 tarihli “Yol Yapım Sözleşmesi”nin imzalandığı, 15/06/2010 tarihli tutanak ile; … plakalı kamyonla “Esenyurt İlçesi, … Mah. … Sokak sonu, No:… altındaki boş alana” izinsiz hafriyat döküldüğünün tespit edildiği, Esenyurt Belediye Başkanlığının … tarih ve … sayılı yazısında davaya konu tutanak ile tespit yapılan sahadaki işin belediyelerinin kontrolü altında yapıldığı, yol yapım çalışması kapsamında projesine uygun olarak kazıdan çıkan malzeme ile projesinde belirlenen yerlere dolgu yapıldığı ve yol yapım işi kapsamında sözleşmeye uygun olarak işlem yapıldığının belirtildiği, hafriyat dökümü eyleminin anılan “Yol Yapım Sözleşmesi” alanı dışında gerçekleştiğine ilişkin davalı idarece yapılmış herhangi bir tespitin de bulunmadığı görülmektedir.
Bu durumda; 2872 sayılı Çevre Kanunu ile Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği hükümlerine göre, özel veya resmi tüm kurum ve kuruluşların faaliyetleri sonucu ortaya çıkan hafriyat toprağı ile inşaat/yıkıntı atıklarını büyükşehir belediyelerinin gösterdiği ve izin verdiği yerler dışına dökülmesi yasaklanmış ve bu yöndeki bir faaliyet için gerekli izin ve belgelerin alınması yükümlülüğü olmakla birlikte; anılan “Yol Yapım Sözleşmesi”, Esenyurt Belediye Başkanlığının … tarih ve … sayılı yazısı ile çevre denetim tutanağında tespit edilen eylemin sözleşmeye konu çalışma alanı dışında gerçekleştiğine ilişkin davalı idarece yapılmış herhangi bir tespit de bulunmadığı dikkate alındığında; dava konusu işleme konu faaliyetin izinsiz olarak gerçekleştirildiğinden ve çevreyi kirletme sonucu doğurduğundan söz edilemeyeceğinden, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Nitekim, “Esenyurt İlçesi içerisinde muhtelif cadde ve sokaklarda” yol yapımı çalışmasına dair 365 gün süreli 05/11/2009 tarihli “Yol Yapım Sözleşmesi” kapsamında izinsiz hafriyat dökümü yapıldığından bahisle verilen para cezalarının iptali istemiyle gerek davacı gerekse başka bir davacı tarafından açılan davalarda; Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 01/03/2018 tarihli, E:2015/2117, K:2018/710 sayılı kararı ile, 01/03/2018 tarihli, E:2015/1828, K:2018/711 sayılı kararı da bu yönde olup, 2872 sayılı Çevre Kanunun ihlal edilip edilmediği değerlendirmesi yapılırken, idari para cezasına konu eylemin, bir kamu hizmetinin yerine getirilmesine yönelik olup olmadığının ve çevreyi kirletme sonucu doğurup doğurmadığının, bu eylemle sınırlı olarak dikkate alınması gerektiğine karar verildiği görülmektedir.
Bu itibarla, davanın reddine ilişkin temyize konu İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın reddi yolundaki temyize konu …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 28/01/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY:
Karar düzeltme dilekçesinde ileri sürülen hususlar, Danıştay Altıncı Dairesince verilen 17/02/2020 tarih ve E:2019/12151, K:2020/1827 sayılı kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden, karar düzeltme isteminin reddi gerektiği oyu ile Dairemizin çoğunluk kararına katılmıyorum.