Danıştay 6. Daire, Esas No: 2020/2220, Karar No: 2021/1171
Danıştay 6. Daire Başkanlığı 2020/2220 E. , 2021/1171 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2020/2220
Karar No : 2021/1171
DAVACI : … Holding A.Ş. (… Ticaret Pazarlama Turizm Sanayi A.Ş.)
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR: 1- …
2- … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesinde kalan İzmir ili, Çeşme ilçesi, … Mahallesi, … ada …- …- …- …- … parsel sayılı taşınmazları kapsayan alanın acele kamulaştırılmasına dair 24.01.2020 tarihli, 2054 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararının iptali ve 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu’nun 8/J maddesinin Anayasa’ya aykırılığı nedeniyle iptali için Anayasa Mahkemesine başvurulmasına karar verilmesi istenilmektedir.
DAVACININ İDDİALARI : Kamu hizmeti niteliğinde olmayan turizm yatırımları için kamulaştırma yapılmasının kamulaştırmanın amacı ile bağdaşmadığı, zira idarelere görmekle yükümlü oldukları kamu hizmetlerinin yerine getirilebilmesini teminen kamulaştırma yapma imkanının tanındığı, özel şahıs olan davacı şirketin de aynı alanda halihazırda turizm faaliyeti sürdürürken taşınmazlarının turizm amacıyla kamulaştırılıp başka özel kişilere tahsis edilmesinde kamu yararına uyarlık bulunmadığı, olayda acelecilik halinin de bulunmadığı, diğer yandan Turizmi Teşvik Kanununun 8. maddesinin J bendinin Anayasanın 13., 35. ve 46. maddelerine aykırılık teşkil ettiğinden anılan hükmün iptali talebiyle Anayasa Mahkemesine başvurulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: 13/05/2020 tarih ve 31126 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 12/05/2020 tarih ve 2523 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile dava konusu işlem yürürlükten kaldırıldığından davanın konusunun kalmadığı savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ : Dava konusu edilen acele kamulaştırma kararının, 13/05/2020 tarih ve 31126 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 12/05/2020 tarih ve 2523 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile yürürlükten kaldırıldığı anlaşıldığından konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI DANIŞTAY SAVCISI …’IN DÜŞÜNCESİ :Dava, İzmir İli, Çeşme ve Urla ilçelerinde yer alan ve ekli listede bulundukları yer ile ada ve parsel numaraları belirtilen “Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi” kapsamındaki taşınmazların, 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanununun 8. maddesi uyarınca turizm yatırımlarına tahsisi amacıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından acele kamulaştırılmasına ilişkin 25/01/2020 günlü, 31019 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 24/01/2020 günlü, 2054 sayılı Cumhurbaşkanı kararının, İzmir İli, Çeşme İlçesi, … Mahallesi, … ada, …, …, …, … ve … parsel sayılı taşınmazlara ilişkin kısmının iptali ve 2634 sayılı Turizmi Teşvik Kanunu’nun 8/J maddesinin Anayasa’ya aykırılığı nedeniyle iptali için Anayasa Mahkemesine başvurulmasına karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
Anayasa’ya aykırılık iddiası ciddi görülmemiştir.
Dosyanın incelenmesinden, 13/05/2020 günlü, 31126 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 12/05/2020 günlü, 2523 sayılı Cumhurbaşkanı kararı ile “Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi” kapsamındaki bazı taşınmazların Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından acele kamulaştırılması hakkındaki 24/01/2020 tarihli ve 2054 sayılı Cumhurbaşkanı kararının yürürlükten kaldırılmasına, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi gereğince karar verildiği anlaşıldığından, bakılmakta olan davanın konusunun kalmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince duruşma için taraflara önceden bildirilen 03/02/2021 tarihinde, davacı vekili Av. …’un ve davalı idareler vekili Av. …ve Av. …’ın geldiği, Danıştay Savcısı …’ın hazır olduğu görülmekle, açık duruşmaya başlandı. Taraflara usulüne uygun olarak söz verilerek dinlendikten ve Danıştay Savcısının düşüncesi alındıktan sonra taraflara son kez söz verilip, duruşma tamamlandı. Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY : Uyuşmazlığa konu taşınmazın bulunduğu alan, 13/09/2019 tarih ve 30887 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 12/09/2019 tarih ve 1532 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi ilan edilmiş, buna istinaden dava konusu edilen Cumhurbaşkanı Kararı kabul edilerek alanın acele kamulaştırılmasına karar verilmesi üzerine bakılan dava açılmıştır.
Daha sonra dava konusu acele kamulaştırma kararı 13/05/2020 tarih ve 31126 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 12/05/2020 tarih ve 2523 sayılı Cumhurbaşkanı kararı ile yürürlükten kaldırılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT : 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun “Acele kamulaştırma” başlıklı 27. maddesinde, “3634 sayılı Milli Müdafaa Mükellefiyeti Kanununun uygulanmasında yurt savunması ihtiyacına veya aceleliğine Cumhurbaşkanınca karar alınacak hallerde veya özel kanunlarla öngörülen olağanüstü durumlarda gerekli olan taşınmaz malların kamulaştırılmasında kıymet takdiri dışındaki işlemler sonradan tamamlanmak üzere ilgili idarenin istemi ile mahkemece yedi gün içinde o taşınmaz malın (Değişik ibare: 24/4/2001 – 4650/15 md.) 10 uncu madde esasları dairesinde ve 15 inci madde uyarınca seçilecek bilirkişilerce tespit edilecek değeri, idare tarafından mal sahibi adına (Değişik ibare: 24/4/2001 – 4650/15 md.) 10 uncu maddeye göre yapılacak davetiye ve ilanda belirtilen bankaya yatırılarak o taşınmaz mala el konulabilir.” hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Anayasa’ya aykırılık iddiası ciddi görülmemiştir.
Esas yönünden yapılan incelemede;
Uyuşmazlıkta, dava konusu edilen acele kamulaştırma kararının, 13/05/2020 tarih ve 31126 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 12/05/2020 tarih ve 2523 sayılı Cumhurbaşkanı kararı ile yürürlükten kaldırıldığı anlaşılmıştır.
Bu itibarla, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığı sonucuna varılmıştır.
Vekalet ücreti yönünden yapılan incelemede;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 57. maddesinde, davacılar veya davalılar arasında dava konusu olan hak veya borcun, elbirliği ile mülkiyet dışındaki bir sebeple ortak olması; ortak bir işlemle hepsinin yararına bir hak doğmuş olması veya kendilerinin bu şekilde yükümlülük altına girmeleri; davaların temelini oluşturan vakıaların ve hukukî sebeplerin aynı veya birbirine benzer olması hâlleri, birden çok kişinin birlikte dava açabilecekleri gibi, aleyhlerine de birlikte dava açılabileceği ihtiyari dava arkadaşlığı olarak hükme bağlanmıştır.
24/11/2020 tarih ve 31314 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin “Seri davalarda ücret” başlıklı 22. maddesinde, “İhtiyari dava arkadaşlığının bir türü olan seri davalar ister ayrı dava konusu yapılsın ister bir davada birleştirilsin toplamda on dosyaya kadar açılan seri davalarda her bir dosya için ayrı ayrı tam avukatlık ücretine, toplamda elli dosyaya kadar açılan seri davalarda her bir dosya için ayrı ayrı tam ücretin %50’si oranında avukatlık ücretine, toplamda yüz dosyaya kadar açılan seri davalarda her bir dosya için ayrı ayrı tam ücretin %40’ı oranında avukatlık ücretine, toplamda yüzden fazla açılan seri davalarda her bir dosya için ayrı ayrı tam ücretin %25’i oranında avukatlık ücretine hükmedilir. Duruşmalı işlerde bu şekilde avukatlık ücretine hükmedilmesi için dosyaya ilişkin tüm duruşmaların aynı gün aynı mahkemede yapılması gerekir.” kuralına yer verilmiştir.
Davacı şirket tarafından, Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesinde kalan muhtelif taşınmazlarının acele kamulaştırılmasına ilişkin 24/01/2020 tarih ve 2054 sayılı Cumhurbaşkanı Kararının iptali istemiyle Dairemizde 21 ayrı dava açıldığı, bu davaların tümünün duruşmalarının 03/02/2021 tarihinde yapıldığı, anılan duruşmalara aynı davacı ve davalı vekillerinin geldiği, dolayısıyla uyuşmazlığın seri dava niteliği dikkate alındığında Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 22. maddesi uyarınca 2,970-TL vekâlet ücretine (duruşmalı işler için belirlenen tam ücretin %50’si oranında) hükmedilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.DAVA HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2.Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam … -TL yargılama giderinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine,
3. Karar verildiği tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 22. maddesi uyarınca 2,970-TL vekâlet ücretinin davalı idarelerden alınarak davacıya verilmesine,
4. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacının göstereceği hesap numarasına iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün (onbeş) içerisinde Danıştay Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 03/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.