Danıştay 6. Daire, Esas No: 2019/20927, Karar No: 2021/1849

Danıştay 6. Daire Başkanlığı 2019/20927 E. , 2021/1849 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ALTINCI DAİRE
    Esas No : 2019/20927
    Karar No : 2021/1849

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı – …
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN ÖZETİ: … İdare Mahkemesinin … tarihli, E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine dair … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

    SAVUNMANIN ÖZETİ: Temyiz edilen kararda bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, usul ve kanuna uygun olan kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ…’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
    Dava, Mersin ili, Tarsus ilçesi, … Mahallesi, … ada, …sayılı parselin bulunduğu alanda parselasyon yapılmasına ilişkin Tarsus Belediye Encümeninin … tarih ve …, … sayılı kararlarının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 5.maddesine uygun düzenlenmeyen dava dilekçesinin yenilenmesi için belirtilen otuz günlük sürenin 09.08.2018 tarihinde dolmuş olmasına karşın, söz konusu sürenin çalışmaya ara verme zamanına rastlamış olması nedeniyle 2577 sayılı Yasanın 8.maddesin 3.fıkrası uyarınca en son 07.09.2018 (bu tarih dahil) tarihine kadar davanın yenilenmesi gerektiği halde, öngörülen süre içerisinde yenilenmeyen davanın süre aşımı nedeniyle esasının inceleme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle süre aşımı yönünden reddine karar verilmiş, bu karara yapılan istinaf başvurusunun, davacı vekilinin gösterdiği adrese yapılan tebligatların birden fazla kez … imzasına yapıldığı, bu tebligatları müteakiben davacı vekilinin süreli işlerde yükümlülüklerini yerine getirdiği dikkate alındığında, olay özelinde tebligatın mevzuata uygun olduğu sonucuna varıldığı açıklamasıyla reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından bu karar temyiz edilmiştir.
    7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10. maddesinin 1. fıkrasında, tebligatın, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılacağı, 21. maddesinin 1.fıkrasında da, kendisine tebligat yapılacak kimsenin veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbirinin gösterilen adreste bulunmaması veya tebellüğden imtina etmesi durumunda, tebliğ memurunun tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim edeceği ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildireceğini, ihbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarihin, tebliğ tarihi sayılacağı hüküm altına alınmıştır.
    Dosyanın incelenmesinden, davacıya ait parsellerin bulunduğu alanda parselasyon yapılmasına ilişkin Tarsus Belediye Encümeninin … tarih ve …, …sayılı kararlarının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı, dava dilekçesinde davacı vekilinin tebligat adresi olarak “… Caddesi …Sokak No: …/… …/…” adresinin gösterildiği, dava dilekçesi ve eklerinin 2577 sayılı Kanunun 3 ve 5.maddelerine uygun düzenlenmediği gerekçesiyle davanın 30 gün içerisinde yenilenmesi gerektiği gerekçesiyle dilekçenin reddi yolunda verilen … tarih ve E: …, K:… sayılı kararın dava dilekçesinde gösterilen adrese bizzat davacı vekili imzasına 16.05.2018 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine davanın yasal süresi içerisinde yenilendiği, davanın yenilenmesini müteakiben yapılan ilk inceleme sonucu verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile, “dava dilekçesinin 2577 sayılı Kanun’da yer alan usûle uygun tanzim edilmediği ve toplam 7 parsel için ayrı ayrı dava açılması gerektiği belirtilerek, 30 gün içerisinde her bir parsel bakımından ayrı ayrı dava açılmak üzere, dava dilekçesinin reddine” karar verildiği, bu kararın dava dilekçesinde belirtilen adrese, 10.07.2018 tarihinde “muhatabın bulunmaması nedeniyle birlikte çalışan” şerhi ile … imzasına tebliğ edildiği, davanın 10.09.2018 tarihinde yenilendiği; İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile, davanın en geç 07.09.2018 tarihinde açılması gerekirken bu süre geçtikten sonra açıldığı belirtilerek, 30 gün içerisinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verildiği, istinafa konu bu kararın, 29.11.2018 tarihinde “muhatap iş nedeniyle adres dışında olduğundan daimî çalışan olduğunu beyan eden” şerhi ile … imzasına tebliğ edildiği, bu karara karşı süresi içerisinde istinaf yoluna başvurulduğu, istinaf başvurusunda harcın ve posta masrafının eksik olması nedeniyle davacı vekilinden eksik olan harcın ve posta ücretinin 7 gün içerisinde tamamlanmasına yönelik 24.12.2018 tarihli müzekkerenin, 31.12.2018 tarihinde, “adrese gidildi, görevli … muhatabın adreste ikamet etmediği, nerede faaliyet gösterdiği konusunda bilgisi olmadığı yönündeki sözlü beyanı üzerine, Tebligat Kanunu 21 inci madde gereği muhtar imzasına tebliğ edildi; haber kâğıdı kapıya yapıştırıldı, …’ya haber verildi” şerhi ile tebliğ edildiği, davacı vekilince 7 günlük süre içerisinde eksik olan harç ve posta ücretini tamamladığı anlaşılmaktadır.
    Dosyada bulunan tebliğ mazbatalarından, uyuşmazlığa konu tebligatların yapıldığı …’nun apartman görevlisi olduğu, davacı vekilinin birlikte çalışanı olmadığı görüldüğünden istinaf edilen idare mahkemesi kararının davacı vekilinin gösterdiği adreste bulunmaması nedeniyle tebligatın Tebligat Kanunu 21.maddesinin 1.fıkrası uyarınca yapılması gerekirken davacı vekilinin birlikte çalışanı olmayan kişiye yapılan tebligatın esas alınması suretiyle davanın süre aşımı nedeniyle reddine yönelik İdare Mahkemesi kararına yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyize konu kararda isabet görülmemiştir.
    Açıklanan nedenlerle, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … tarih ve E:…, K:.. sayılı kararın BOZULMASINA, dosyanın adı geçen … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi gönderilmesine, 15/02/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir