Danıştay 6. Daire, Esas No: 2019/20645, Karar No: 2021/2446
Danıştay 6. Daire Başkanlığı 2019/20645 E. , 2021/2446 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2019/20645
Karar No : 2021/2446
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI): 1-… Anonim Şirketi (…) Genel Müdürlüğü – …
VEKİLİ : Av. …
2- … Bakanlığı – …
3-… – …
VEKİLLERİ : Av…
DAVANIN KONUSU : Erzurum İli, Aziziye İlçesi, … Köyü, …Mevkii, … parsel sayılı taşınmazın 1975,35 m2’lik kısmının enerji nakil hattı geçirilmesi amacıyla 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi uyarınca acele kamulaştırılmasına ilişkin 16/03/2014 tarihli, 2014/5986 sayılı Bakanlar Kurulu kararının iptali istenilmektedir.
DAVACININ İDDİALARI : Acele kamulaştırma yapılması amacıyla gereken şartların oluşmadığı, acelelik halinin olmadığı, taşınmazın tarım alanında kaldığı, yapılan işlemde kamu yararının bulunmadığı ileri sürülmektedir.
DAVALILARIN SAVUNMALARI :
… ile … Bakanlığı tarafından, davanın süresinde açılmadığı, dava konusu işlemin dayanağının uluslararası sözleşme olduğu, proje kapsamında kalan taşınmazların BOTAŞ lehine kamulaştırılması işlemlerinde, ülkemizin enerji açığının giderilmesine yönelik çalışmalar doğrultusunda yurt dışından yüksek miktarla ve bedelle ithal edilen doğal gazın tüketim noktalarına ulaştırılmasında gecikmelere neden olunmaması gerektiğinden normal kamulaştırma yönteminin uzun zaman alacak olması nedeniyle ve güzergahın isabet ettiği parsellerde arazi edinimlerinin bir an önce tamamlanması gerektiği acelelik halinin bulunduğu ve 2942 sayılı Kanunun 27. maddesi uyarınca işlem tesis edildiğinden, davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
… A.Ş. (…) tarafından, dava konusu işlemin dayanağının uluslararası sözleşme olduğu, ülkemizin enerji koridoru haline getirilmesi anlamında önemli bir proje olduğu, anılan işlemin tesisinde kamu yararının bulunduğu gerekçeleriyle davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI …’NUN DÜŞÜNCESİ : Erzurum İli, Aziziye İlçesi, …Köyü, … Mevkii, … parsel sayılı taşınmazın 1975,35 m2’lik kısmının enerji nakil hattı geçirilmesi amacıyla 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi uyarınca acele kamulaştırılmasına ilişkin 16/03/2014 tarihli, 2014/5986 sayılı Bakanlar Kurulu kararının iptali istenilmektedir.
Dava konusu işlemin dayanağının uluslararası sözleşme olduğu, ülkemizin enerji koridoru haline getirilmesi ve enerji açığının giderilmesine yönelik çalışmalar doğrultusunda yurt dışında yüksek miktarla ve bedelle ithal edilen doğalgazın tüketim noktalarına ulaştırılmasında gecikmelere neden olunmaması bağlamında stratejik bakımdan büyük önem taşıyan bu projenin belirlenen sürede ve herhangi bir aksaklığa meydan verilmeksizin ivedilikle gerçekleştirilmesi amacıyla tesis edilen dava konusu işlemde kamu yararının bulunduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Dava dosyası ile Danıştay 1. Dairesinin 17/03/2016 tarih ve E:2016/650, K:2016/357 sayılı kararının incelenmesinden; 26/06/2012 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Azerbaycan Cumhuriyeti Hükümeti arasında Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Sistemine (TANAP) ilişkin hükümetler arası anlaşmanın imzalandığı, 27/05/2013 tarihli, 2013/4882 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile anılan anlaşma kapsamında BOTAŞ’ın arazi hakları kuruluşu olarak atandığı, boru hattı güzergahı ve diğer tesislere ilişkin olarak arazi ile ilgili bazı işlemleri yürütmek üzere görevlendirildiği, bunun üzerine hat güzergahının geçtiği alanda bulunan dava konusu taşınmazın da arasında yer aldığı taşınmazların kamulaştırılabilmesi
için BOTAŞ Yönetim Kurulunun … tarihli, … sayılı kararı ile kamu yararı kararının alındığı, bu kararın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanının … tarihli, … sayılı kararı ile onaylandığı, anılan Bakanlığın … tarihli, … sayılı yazısı üzerine alınan 16/03/2014 tarihli, 2014/5986 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile hat güzergahına isabet eden taşınmazların acele kamulaştırılmasının kararlaştırıldığı, sonrasında BOTAŞ Genel Müdürlüğünün … tarihli, … sayılı oluru ile de kamulaştırma işlemlerine başlanıldığı, bu kapsamda … Asliye Hukuk Mahkemesinin … tarihli, E:…, K:… sayılı kararı ile dava konusu taşınmaza acele el konulduğu, aynı Mahkemenin E:… sayılı dosyasında bedel tespit ve tescil davasının açıldığı, anılan dosyadaki dava dilekçesinin davacıya tebliği üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Anayasanın 35. maddesinde: “Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir. Bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir. Mülkiyet hakkının kullanılması toplum yararına aykırı olamaz.” hükmü yer almaktadır.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin Ek 1 Nolu Protokolünün “Mülkiyetin korunması” başlıklı 1. maddesinde: “Her gerçek ve tüzel kişinin mal ve mülk dokunulmazlığına saygı gösterilmesini isteme hakkı vardır. Herhangi bir kimse, ancak kamu yararı sebebiyle ve yasada öngörülen koşullara ve uluslararası hukukun genel ilkelerine uygun olarak mal ve mülkünden yoksun bırakılabilir. Yukarıdaki hükümler, devletlerin, mülkiyetin kamu yararına uygun olarak kullanılmasını düzenlemek veya vergilerin ya da başka katkıların veya para cezalarının ödenmesini sağlamak için gerekli gördükleri yasaları uygulama konusunda sahip oldukları hakka halel getirmez.” hükmüne yer verilmiştir.
Diğer taraftan, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 27. maddesinde ise; 3634 sayılı Milli Müdafaa Mükellefiyeti Kanununun uygulanmasında yurt savunması ihtiyacına veya aceleliğine Cumhurbaşkanınca karar alınacak hallerde veya özel kanunlarla öngörülen olağanüstü durumlarda gerekli olan taşınmaz malların kamulaştırılmasında kıymet takdiri dışındaki işlemler sonradan tamamlanmak üzere ilgili idarenin istemi ile mahkemece yedi gün içinde o taşınmaz malın 10 uncu madde esasları dairesinde ve 15 inci madde uyarınca seçilecek bilirkişilerce tespit edilecek değeri, idare tarafından mal sahibi adına 10 uncu maddeye göre yapılacak davetiye ve ilanda belirtilen bankaya yatırılarak o taşınmaz mala el konulabileceği, bu Kanunun 3 üncü maddesinin 2 nci fıkrasında belirtilen hallerde yapılacak kamulaştırmalarda yatırılacak miktar, ödenecek ilk taksit bedeli olduğu düzenlemesine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Usul Yönünden:
Davalı idarelerden, … ile … Bakanlığının usule yönelik itirazları yerinde görülmemiştir.
Esas Yönünden:
Anayasanın 13. ve 35. maddesı hükümleri uyarınca mülkiyet hakkının kamu yararı amacıyla Anayasaya uygun olarak yasayla sınırlandırılması mümkündür. Ancak buna ilişkin düzenlemeler öncelikle kamu yararına dayanmalıdır. Buna göre, bir taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakkının kamulaştırma yolu ile kaldırılması (mülkiyetin el değiştirmesi) kamu yararının karşılanması zorunluluğunun özel mülkiyet hakkının korunmasından üstün tutulması şartına bağlıdır. Bu çerçevede, 2942 sayılı Kanunun 27. maddesi incelendiğinde, kamulaştırma işlemlerinde öngörülen yöntemlerin bir kısmının uygulanmayarak taşınmaza acele el konulabilmesi yolu istisnai olarak başvurulabilecek bir yöntem şeklinde düzenlendiğinden, madde hükmü ile üç durumda acele kamulaştırma yolu ile taşınmaza el konulmasına olanak tanınmıştır. Bu koşullardan ikisinde Milli Müdafaa Mükellefiyeti Kanununun uygulanmasında yurt savunması ihtiyacına veya özel kanunlarda öngörülen olağanüstü durumlarda gerekli olması halleri şeklinde açıkça sayılmak suretiyle üstün kamu yararının ve kamu düzeninin korunmasının gerçekleştirilmesi amacıyla acele kamulaştırma yoluna gidilebileceği belirtilmiştir. Bu kapsamda, üçüncü koşul olan aceleliğine Bakanlar Kurulunca karar verilebilmesi için de kamu yararı ve kamu düzenine ilişkin olma halinin maddede yer alan diğer iki koşula paralel nitelik taşıması gerekmektedir.
Dava konusu işlemin dayanağının uluslararası sözleşme olduğu, ülkemizin enerji koridoru haline getirilmesi ve enerji açığının giderilmesine yönelik çalışmalar doğrultusunda yurt dışında yüksek miktarla ve bedelle ithal edilen doğalgazın tüketim noktalarına ulaştırılmasında gecikmelere neden olunmaması bağlamında önemli bir proje olduğu hususları göz önünde bulundurulduğunda, stratejik bakımdan büyük önem taşıyan bu projenin belirlenen sürede ve herhangi bir aksaklığa meydan verilmeksizin ivedilikle gerçekleştirilmesi amacıyla tesis edilen dava konusu işlemde kamu yararının bulunduğu açıktır.
Bu itibarla, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVANIN REDDİNE,
2.Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam …- TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca …-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine,
4. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 20/A-2-(g) maddesi uyarınca, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz yolu açık olmak üzere, 23/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.