Danıştay 6. Daire, Esas No: 2018/8034, Karar No: 2021/13620

Danıştay 6. Daire Başkanlığı 2018/8034 E. , 2021/13620 K.
“İçtihat Metni”

T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2018/8034
Karar No : 2021/13620

KARAR DÜZELTME İSTEMİNDE
BULUNAN (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … tarihli, E:…, K:… sayılı kararın onanmasına dair Danıştay Altıncı Dairesinin 13/06/2018 tarih ve E:2015/7692, K:2018/5995 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Yalova ili, Kirazlı ilçesi, … Mahallesi, … pafta, … parsel sayılı taşınmazı da kapsayan alanda Yalova Belediye Meclisinin … tarihli ve … sayılı kararı ile kabul edilen 1/5000 ölçekli Yalova Güney İlave+Revizyon Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Yalova Güney İlave+Revizyon Uygulama İmar Planının iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince, mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunun, ek bilirkişi raporunun ve dosya içerisinde yer alan diğer bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, dava konusu 1/5.000 ölçekli nazım imar planı ve 1/1.000 ölçekli uygulama imar planında uyuşmazlık konusu taşınmazın kuzeyinde öngörülen “eğitim kampüs alanı” ve “sağlık tesisi alanı”nın sadece yakın çevreye hizmet verebilecek mahalle ölçeğinde donatılar olmadığı, tüm Yalova kentine ve yakın çevresine hizmet sağlaması planlanan donatılar olduğu, üst ölçekli çevre düzeni planında gösterilmesi gerektiği, bu nedenle üst ölçekli 1/25.000 ölçekli il çevre düzenine planına aykırı olduğu, dava konusu taşınmazın yakın çevresinde yeşil alan öngörülmesine rağmen bu alanların planlama alanı sınırları içerisinde kaldığı, konut alanlarının yakın çevresine erişimini sağlayacak aksların öngörülmediği, gelişme konut alanları içerisinde açık yeşil alan sistemi, diğer donatılar ve çevre kullanımlar ile ilişkili olarak bir yaşam çevresi kurgulanmadığı, planlama alanının çevresinde öngörülen sosyal ve teknik donatıların niceliksel olarak gerekli büyüklüğe sahip olsalar bile dava konusu planlama alanından erişilebilir olmamaları nedeniyle niteliksel olarak kullanımının sağlanamadığı, ayrıca dava konusu taşınmazın sınırları içerisinde yer alan dini tesis alanının büyüklüğünün 2.350 m2 olduğu ve asgari mevzuat koşullarını sağlamadığı sonucuna ulaşıldığından, dava konusu imar planlarının şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olmadığı sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Davalının temyiz başvurusu üzerine Danıştay Altıncı Dairesince, temyize konu karar hukuk ve usule uygun bulunmuş ve kararın onanmasına karar verilmiştir.

KARAR DÜZELTME TALEP EDENİN İDDİALARI: Davalı tarafından, Yalova Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararları ile 1/5000 ölçekli Yalova Merkez Nazım İmar Planı ile 1/1000 ölçekli Yalova Merkez Uygulama İmar Planının kabul edildiği, uyuşmazlık konusu taşınmazın anılan imar planlarında plan onama sınırı dışında bırakıldığı, günümüzde de plansız alanda kaldığı ileri sürülerek Danıştay Altıncı Dairesince verilen kararın düzeltilmesi istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Düzeltilmesi istenen kararın usul ve yasaya uygun olduğu bu nedenle istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Karar düzeltme isteminin kabulü ile Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

6545 sayılı Türk Ceza Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 103. maddesinin b) bendi ile 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesi yürürlükten kaldırılmış ise de; anılan Yasanın 27. maddesiyle 2577 sayılı Yasaya eklenen Geçici 8. maddenin 1. fıkrasındaki “Bu Kanunla idari yargıda kanun yollarına ilişkin getirilen hükümler, 2576 sayılı Kanunun, bu Kanunla değişik 3 üncü maddesine göre kurulan bölge idare mahkemelerinin tüm yurtta göreve başlayacakları tarihten sonra verilen kararlar hakkında uygulanır. Bu tarihten önce verilmiş kararlar hakkında, kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan kanun yollarına ilişkin hükümler uygulanır.” kuralı uyarınca, bu maddeye göre kararın düzeltilmesi yolundaki istemin incelemesine geçilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 54. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendine göre kararın düzeltilmesi istemi yerinde görüldüğünden Dairemizin 13/06/2018 tarih ve E:2015/7692, K:2018/5995 sayılı kararı kaldırılarak işin esası incelendi:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY : Yalova ili, Kirazlı ilçesi, … Mahallesi, … pafta, … parsel sayılı taşınmazın “kısmen sosyal kültürel tesis alanı, kısmen dini tesis alanı, kısmen de park ve yol alanı” olarak belirlenmesine ilişkin 1/5000 ölçekli Yalova Güney İlave+Revizyon Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Yalova Güney İlave+Revizyon Uygulama İmar Planı Yalova Belediye Meclisinin … tarihli ve … sayılı kararı ile kabul edilmiştir. Uyuşmazlık konusu taşınmaz, 08.06.2007 tarihinde onaylanan 1/25.000 ölçekli Yalova İl Çevre Düzeni Planı ile “kentsel gelişme konut alanı” olarak planlanmış.
Dava konusu edilen imar planları 08/05/2013 – 06/06/2013 tarihleri arasında askıya çıkarılarak ilan edilmiş, davacı tarafından son askı ilan tarihinden itibaren 60 gün içinde 02.07.2013 tarihinde bakılmakta olan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
3194 sayılı İmar Kanunu’nun dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan haliyle, 5. maddesinde, nazım imar planı; varsa bölge ve çevre düzeni planlarına uygun olarak hali hazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları gösteren ve uygulama imar planının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile beraber bir bütün olan plan olarak, uygulama imar planı ise; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplarını ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plan olarak tanımlanmış, 6. maddesinde, planlar kapsadıkları alan ve amaçları açısından bölge planları ve imar planları olarak iki ana kategoriye ayrılmış, imar planları da uygulamaya esas olan uygulama imar planları ve bu planın hazırlanmasındaki temel hedefleri, ilkeleri ve arazi kullanım kararlarını belirleyen nazım imar planları olarak sınıflandırılmış, 8. maddesinin 1. fıkrasında; planların tanımlaması yapılarak, planlar bölge planı, çevre düzeni planı, nazım imar planı ve uygulama imar planı olarak kademelendirilmiş ve alt ölçekli planların üst ölçekli planlarda belirlenen planlama ana ilkelerine, stratejilerine ve kararlarına uyumlu olması zorunluluğu getirilmiş, 8. maddenin 1. fıkrasına 6495 sayılı Kanun’un 73. maddesi ile eklenen f) alt bendinde; ”Kentsel asgari standartlar, Bakanlıkça belirlenen esaslar doğrultusunda çevre düzeni planı ile belirlenebilir. Uygulamaya ilişkin kararlar, yörenin koşulları, parselin bulunduğu bölgenin genel özellikleri, yapının niteliği ve ihtiyacı, erişilebilirlik, sürdürülebilirlik, çevreye etkisi dikkate alınarak ve ölçüleri verilerek Bakanlıkça belirlenen esaslara göre uygulama imar planı ile belirlenir.” hükmüne yer verilmiştir.
İşlem tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ve plan yapımına dair teknik kuralları belirleyen Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin 3. maddesinde “çevre düzeni planı: konut, sanayi, tarım, turizm, ulaşım gibi sektörler ile kentsel-kırsal yapı ve gelişme ile doğal ve kültürel değerler arasında koruma-kullanım dengesini sağlayan ve arazi kullanım kararlarını belirleyen yönetsel, mekansal ve işlevsel bütünlük gösteren sınırlar içinde, varsa bölge planı kararlarına uygun olarak yapılan, idareler arası koordinasyon esaslarını belirleyen, 1/25.000, 1/50.000, 1/100.000 veya 1/200.000 ölçekte hazırlanan, plan notları ve raporuyla bir bütün olan plandır.” şeklinde tanımlanmıştır.
Dava konusu işlem tarihinden sonra 14/06/2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin ”Tanımlar” başlıklı 4. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde, “Çevre düzeni planı: Varsa mekânsal strateji planlarının hedef ve strateji kararlarına uygun olarak orman, akarsu, göl ve tarım arazileri gibi temel coğrafi verilerin gösterildiği, kentsel ve kırsal yerleşim, gelişme alanları, sanayi, tarım, turizm, ulaşım, enerji gibi sektörlere ilişkin genel arazi kullanım kararlarını belirleyen, yerleşme ve sektörler arasında ilişkiler ile koruma-kullanma dengesini sağlayan 1/50.000 veya 1/100.000 ölçekteki haritalar üzerinde ölçeğine uygun gösterim kullanılarak bölge, havza veya il düzeyinde hazırlanabilen, plan notları ve raporuyla bir bütün olarak yapılan planı ifade eder.” tanımına yer verilmiş, “Mekansal planlama kademeleri ve ilişkileri” başlıklı 6. maddesinin 1. fıkrasında, mekansal planların kapsadıkları alan ve amaçları açısından mekansal strateji planları, çevre düzeni planları ve imar planları olarak hazırlanacağı, buna göre planlama kademelerinin, üst kademeden alt kademeye doğru sırasıyla; mekansal strateji planı, çevre düzeni planı, nazım imar planı ve uygulama imar planından oluştuğu kural altına alınmış, aynı maddenin 2. fıkrasında, mekansal planların, plan kademelenmesine uygun olarak hazırlanacağı, her planın, planlar arası kademeli birliktelik ilkesi uyarınca yürürlükteki üst kademe planların kararlarına uygun olmak, raporu ile bütün oluşturmak ve bir alt kademedeki planı yönlendirmek zorunda olduğu düzenlenmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, alt ölçekli planların üst ölçekli planlarda belirlenen planlama ana ilkelerine, kararlarına uyumlu olması gerektiğine kuşku bulunmamaktadır.
Planların kademeli birlikteliği ilkesi çerçevesinde her alt ölçekli planlama kademesinin bir üst ölçeğin ana kararlarını korumakla birlikte üst ölçektekinden daha fazla bilgi ve ayrıntı içermesi gerekir. Bu nedenle, nazım imar planları çevre düzeni planlarının, uygulama imar planları da nazım imar planlarının, büyütülmüş kopyaları olmayıp soyuttan somuta inen plan kararlarının alındığı farklı özellikleri ve ayrıntıları içeren belgeler olduğu bilinmektedir.
Alt ölçekli planları denetleyen, yönlendiren ve esneklik çerçevesini çizen üst ölçekli planlar, kentin ana gelişme kararlarını ve arazi parçalarının kullanış biçimlerini ilke düzeyinde veren belgelerdir. Üst ölçekli plan niteliğinde olan çevre düzeni planında da bölgesel nitelikte genel arazi kullanım kararları getirilmekte ve getirilen bu kararlar çevre kirliliğinin oluşmadan önce önlenebilmesi ve sağlıklı bir çevrenin oluşturulmasına yönelik hedef, ilke, strateji ve politikaları sağlayacak nitelikte olmaktadır. Bu yönüyle söz konusu plan, bu plana dayanılarak yapılacak ve arazi kullanımlarının fonksiyonel dağılımı ile genel yoğunluğunun belirlendiği 1/5000 ölçekli nazım imar planı ve nazım imar planları esaslarına göre çizilen ve parsel bazında fiziki kullanım durumunun belirlendiği 1/1000 ölçekli uygulama imar planı ile öngörülen arazi kullanım kararlarından farklılık arz etmektedir. Bu itibarla, leke plan olan ve alt ölçekli plan kararlarına esas olacak yapılaşma şartlarını ortaya koyan genel arazi kullanım kararlarının üretildiği çevre düzeni planının nazım ve uygulama imar planları gibi değerlendirilmesi mümkün değildir.
Bölgeye İlişkin olarak, 08.06.2007 tarihinde Yalova İl Genel Meclisi ve Yalova Belediye Meclisi tarafından kabul edilerek yürürlüğe giren 1/25.000 ölçekli Yalova İl Çevre Düzeni Planı, 644 sayılı KHK’nin yürürlüğe girmesi üzerine yürürlükten kaldırılmıştır. Sonrasında alanda Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca 08.04.2013 tarihinde onaylanan 1/25.000 ölçekli Yalova il Çevre Düzeni Planı Değişikliğinin tümünün … Odası … Şubesi, … Odası … Şubesi ve … Odası … Şubesi tarafından açılan davada … İdare Mahkemesinin … tarihli ve E:…, K:… sayılı kararı ile iptaline karar verilmiş, anılan karar Danıştay Altıncı Dairesinin 07.03.2018 tarih ve E:2015/10318, K:2018/2052 sayılı kararıyla onanmış, 25.09.2019 tarih ve E:2018/5522, K:2019/7977 sayılı kararıyla karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiştir.
Belirtilen iptal kararı üzerine, bölgede 1/25.000 ölçekli Yalova İl Çevre Düzeni Planı Değişikliği 26.08.2015 tarihli Çevre ve Şehircilik Bakanlığı oluru ile onaylanmıştır. Bu plana askı sürecinde yapılan itirazların değerlendirilmesi sonucunda planda yapılan değişiklikler 26.10.2015 tarihli Bakanlık oluru ile onaylanmıştır. Dosyanın ve aynı taşınmaza yönelik olarak açılan davaya ilişkin Dairemizin E:2015/8538 sayılı dosyasında temyiz aşamasında verilen 17/09/2019 tarih ve E:2015/8538 sayılı ara kararı ile davalı idareden dava konusu planları kapsayan alanda bu planlardan sonra yapılan üst ölçekli planların sorulması ve varsa dava konusu parselin işaretlendiği onaylı plan paftalarının istenmesi üzerine, davalı idare tarafından 1/50.000 ölçekli Yalova İl Çevre Düzeni Planının Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca 29/05/2018 tarihinde onaylanarak yürürlüğe girdiği bildirilmiştir.
Bu durumda, İdare Mahkemesince, 26.10.2015 tarihili 1/25.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği ile 29/05/2018 tarihli 1/50.000 ölçekli çevre düzeni planının idarece iptal edilip edilmediği, bu planların tümünün iptali istemiyle herhangi bir dava açılıp açılmadığı ile yürürlükte bulunup bulunmadığının, eğer yürürlükte bulunmuyor ise alanda yeni bir çevre düzeni planı yapılıp yapılmadığının araştırılması, üst ölçekli çevre düzeni planının varlığının belirlenmesi halinde taşınmaz için getirilen kullanım kararının çevre düzeni planına uygun olup olmadığı değerlendirilerek gerekirse yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılması suretiyle, imar mevzuatı, şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı yönünden uygun olup olmadığı hususları açıklığa kavuşturularak karar verilmesi gerektiğinden temyize konu İdare Mahkemesi kararında isabet bulunmamıştır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davalının temyiz isteminin kabulüne,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin … İdare Mahkemesince verilen … tarihli, E:…, K:… sayılı kararının 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 09/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir