Danıştay 6. Daire, Esas No: 2018/1319, Karar No: 2021/1565
Danıştay 6. Daire Başkanlığı 2018/1319 E. , 2021/1565 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2018/1319
Karar No : 2021/1565
TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1-… 2-…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN ÖZETİ : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … tarihli, E:…, K:… sayılı kararın, usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Aksaray İli, …, … Mahallesi … pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmazı kapsayan alanda parselasyon işlemi yapılmasına ilişkin … tarihli, … sayılı belediye encümeni kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … gün ve E:…, K:… sayılı kararda; taşınmazdan mevzuata uygun olarak düzenleme ortaklık payı alındığı, kadastral parselin bulunduğu yerden imar parseli tahsis edildiği, mülkiyet sorununa yol açmayacak şekilde tahsisin yapıldığı, parselleme ve tahsis ilkelerine uyulduğu sonucuna ulaşıldığından dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Temyize konu kararın parselasyon işlemi yapılırken diğer hissedarların talebi üzerine kendilerinden olur alınmadan ve kendilerine bilgi verilmeden parselasyon yapılmasının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Dosyanın incelenmesinden; Aksaray İli, …, … Mahallesi, … pafta, … ada, … parsel sayılı taşınmazı kapsayan alanda parselasyon yapılmasına ilişkin … tarihli, … sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
İşlem tarihinde yürürlükte olduğu şekliyle 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesinde, imar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri, malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakati aranmaksızın, birbirleri ile, kamu kurumlarına veya belediyelere ait bulunan yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden imar planına uygun ada veya parsellere ayırmaya, müstakil, hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya ve resen tescil işlemlerini yaptırmaya belediyelerin yetkili olduğu sözü edilen yerler belediye ve mücavir alan dışında ise yukarıda belirtilen yetkilerin valilikçe kullanılacağı hükmüne yer verilmiştir.
İşlem tarihinde yürürlükte olan İmar Kanununun 18. maddesi Uyarınca Yapılacak Arazi ve Arsa Düzenlemesi ile ilgili Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “Tanımlar” başlıklı 4. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, düzenleme sahasının, sınırı tespit edilerek düzenlenmesine karar verilen saha olduğu, (b) bendinde, düzenleme sınırının, düzenlenecek imar adalarının imar planına göre yol, meydan, park, genel otopark, yeşil saha gibi umumi hizmetlere ayrılan ve tescile tabi olmayan alanlar ile cami ve karakol yerlerini çevreleyen sınır olduğu belirtilmiş, aynı Yönetmeliğin “Düzenleme sahalarının tespiti esasları” başlıklı 5. maddesinde, “Belediye ve mücavir alan sınırı içinde belediyeler, belediye encümeni kararı ile; dışında valilikler, il idare kurulu kararı ile; 5 yıllık imar programlarında öncelik tanımak ve beldenin inkişaf ve ihtiyaç durumuna göre, yeterli miktarda arsayı, konut yapımına hazır bulunduracak şekilde düzenleme sahalarını tespit etmek ve uygulamasını yapmak mecburiyetindedir. Konut yapımına hazır arsa sayısının, bir önceki yıl verilen inşaat ruhsatından az olmamasına dikkat edilir. Belirlenen düzenleme sahası bir müstakil imar adasından daha küçük olamaz. Ancak, imar adasının büyük bir kısmının imar mevzuatına uygun bir şekilde teşekkül etmiş olması nedeniyle, yeniden düzenlemesine ihtiyaç bulunmaması ve diğer kısmında birkaç taşınmaz malın tevhid ve ifraz yoluyla imar planı ve imar mevzuatına uygun imar parsellerinin elde edilmesinin mümkün olduğu hallerde, adanın geri kalan kadastro parselleri müstakil bir imar düzenlemesine konu teşkil edebilir.” kuralına; “Düzenleme sınırının geçirilmesi” başlığını taşıyan 6. maddesinde ise: “Düzenleme Sınırı; a) İskan sahasının bittiği yerlerde iskan sınırından, b) İskan sahası içindeki yollarda yol ekseninden, c) İbadet yeri ve karakol yerlerinin dış sınırından, yeşil alan ve genel otopark alanlarının düzenleme ortaklık payı oranı ve uygulamaya alınan parsel sınırına göre uygun görülecek yerinden geçirilir. Ancak, imar planlarında gösterilmiş düzenleme sınırları varsa bu durum dikkate alınır. Düzenleme sınırının herhangi bir parseli iki veya daha fazla parçaya bölmesi halinde; sınır, bu parçalardan düzenleme sahası dışında kalan başka bir imar adasına girmeyenleri varsa bunları da içine alacak şekilde geçirilir. Parsel büyük ise, ifraz yapılarak ifraz sınırından geçirilir.” kuralına yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İmar Kanunun 18.maddesi gereği parselasyon işleminin yapılması için ilgililerin talebi ve/veya muvafakati aranmadığından davacıların bu yöndeki iddiasına itibar edilmemiştir.
Yukarıda yer verilen mevzuata göre düzenleme sınırının yol ekseninden geçirilmesi gerekirken dava konusu adanın kısmen uygulamaya dahil edildiği, mezarlık alanında kaldığı gerekçesiyle … parsel sayılı taşınmazın düzenleme sınırı dışında tutulduğu ancak anılan taşınmazın 1/1000 ölçekli uygulama imar planında konut dışı kentsel çalışma alanında kaldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, düzenleme sınırının mevzuata uygun geçirilmediği ve düzenleme sınırına dahil edilmesi gereken tüm taşınmazların dahil edilmediği, düzenleme sınırının yol ekseninden geçirilmemesinin ve yapı adalarının içinden geçirilmesinin fiili veya hukuki bir imkansızlıktan kaynaklanmadığı anlaşıldığından davanın reddine ilişkin mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacıların temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Mahkeme kararına yönelik yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … tarihli, E:…, K:… sayılı kararın BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 09/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.