Danıştay 5. Daire, Esas No: 2020/4645, Karar No: 2022/1272
Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2020/4645 E. , 2022/1272 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/4645
Karar No : 2022/1272
Temyiz Eden (Davacı) : …
Vekili : Av. ….
Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde görev yapmakta iken, 672 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki listede ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun düzeltilerek reddine ilişkin …. Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin …. tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: FETÖ/PDY terör örgütü ile irtibatının söz konusu olmadığı, savunmasının alınmadığı ve savunma hakkının ihlal edildiği, Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde düzenlenen temel hak ve özgürlüklere ilişkin prensiplerin göz ardı edilerek keyfi bir işlem tesis edildiği, masumiyet karinesinin, mahkemeye erişim hakkının, gerekçeli karar hakkının ve öngörülebilirlik ilkesinin ihlal edildiği iddia edilmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Dava Dairesi kararının gerekçe eklenmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığı halinde mümkün olup, davacı tarafından ileri sürülen hususlar bunlardan hiçbirisine uymamaktadır.
Her ne kadar İdare Mahkemesi kararının gerekçesinde, davacının … Ağır Ceza Mahkemesinin … sayılı esasında görülen ceza davasında FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma suçundan hapis cezası ile cezalandırıldığı belirtilerek hüküm kurulmuş ise de davacının mahkumiyet kararı henüz kesinleşmemiş olduğundan, yargılama süreci devam eden ceza davasının davacı aleyhine bir durum olarak değerlendirilmesi; bu ceza yargılamasının konusunun davacının terör örgütü üyeliği ile ilgisi olması nedeniyle masumiyet karinesi gereğince mümkün değildir.
Bununla birlikte, dava dosyasında yer alan davacı hakkındaki tespitler ile davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde, … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:.. sayılı kararında yer alan;
“…İddia, savunma, bylock tespit ve değerlendirme tutanağı ve tüm dosya kapsamından; sanığın adına kayıtlı fiilen kullanımındaki … numaralı GSM hattının takılı olduğu …(…) IMEI numaralı telefon cihazı ile …. bylock IP’sinden giriş yaparak ve sanığın fiilen kullanımındaki kayın pederi …. adına kayıtlı 0 … numaralı GSM hattını kullanarak örgüt talimatı ile FETÖ/PDY örgütünün gizli haberleşme ağı bylocka dahil olduğu, sanığın yerleşik Yargıtay kararlarıyla sabit olduğu üzere sadece bir kısım örgüt yöneticileri ve mensupları arasında kullanıldığı bilinen bylock uygulaması üzerinden … USER ID ile bylock rolü oluşturduğu, by-lock kullanıcı adının “….” olduğu, uygulamaya diğer örgüt mensubu kişileri ekleyerek kişi listesi oluşturduğu, uygulama üzerinden yazışma yaptığı, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle bu hususların tespit edildiği… ” tespitleri dikkate alındığında, davacının örgütün gizli haberleşme programı olan Bylock programını kullandığı anlaşılmıştır.
… Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, adli yardım talebinin daha önce kabul edilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin tahsili için müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine 22/03/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.