Danıştay 5. Daire, Esas No: 2020/3424, Karar No: 2021/4443

Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2020/3424 E. , 2021/4443 K.
“İçtihat Metni”

T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/3424
Karar No : 2021/4443

Temyiz Eden (Davacı) : …
Vekili : Av. …
Karşı Taraf (Davalı) : … Başkanlığı / …
Vekili : …

İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde Kuran kursu öğreticisi olarak görev yapmakta iken 695 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali ile anılan işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının ödenmesine ve özlük haklarının iadesine karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Davacı vekili tarafından; müvekkili hakkında yürütülen ceza yargılamasında verilen mahkumiyet kararının henüz kesinleşmediği, buna rağmen İdare mahkemesi kararında ceza mahkemesi kararına ve gerekçesine atıfta bulunulduğu, ceza yargılmasının bekletici mesele yapılması gerektiği, müvekkilinin Bylock kullandığı yönündeki tespitin gerçeği yansıtmadığı iddia edilmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Davalı idare tarafından temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Dava Dairesi kararının gerekçe eklenmek suretiyle onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin varlığı halinde mümkün olup, davacı tarafından ileri sürülen hususlar bunlardan hiçbirisine uymamaktadır.
Diğer yandan, davacı hakkında yürütülen ceza yargılaması neticesinde, … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararında yer alan; ”…Tanık N.G.’in Mahkememizdeki beyanında özetle, sanığı aynı ilçe müftülüğünde çalıştığı için tanıdığını, Fetö ile irtibatı konusunda bire bir bilgisinin olmadığını, duyduğu kadarıyla lise döneminde iken paralel yapının evlerinde kaldığını, ablası N.S., S.K., A.Ç., A.K. gibi paralel yapıyla ilgisi olduğu bilinen kişilerle devamlı irtibat halinde olduğunu, diğerlerine selam dahi vermediğini belirttiği, tanık E.Y.’ın Mahkememizdeki beyanında özetle, sanığı aynı ilçe müftülüğünde çalıştığı için tanıdığını, Fetö ile irtibatı konusunda bire bir bilgisinin olmadığını, duyduğu kadarıyla 2011-2012 yıllarında Körfez Dershanesinde öğretmenlik yaptığını, paralel yapıyla ilgisi olduğu bilinen kişilerle irtibat halinde olduğunu, ablasıyla birlikte çevresinde paralel yapıdan olarak bilindiklerini belirttiği, tanık F.D.’nin mahkememizdeki beyanında özetle, sanığı Bayraklı Müftülüğünde çalışması nedeniyle tanıdığını, kendisiyle başka bir şahsi münasebetinin olmadığını, ablası N.S.’ı tanıdığını, N.S.’ın kendisine kardeşi olan … paralel yapı adına kurban toplamak zorunda kaldığını, gazete aboneliği gibi çalışmalarının olduğunu söylediğini, bunu 2009 yılında söylediğini belirttiği, tanık H.K.’ın Mahkememizdeki beyanında özetle, Bayraklı Müftülüğüne bağlı Gümüşpala Merkez Camii Kuran Kursunda 4-6 yaş Kur’an öğreticisi olduğunu, sanığı da müftülüğe bağlı Kur’an öğreticisi olması nedeniyle tanıdığını, daha önce idari soruşturmada ifade verdiğini bu ifadelerinin doğru olduğunu, duyumlarına göre sanığın FETÖ/PDY’ye yakın birisi olduğunu, gittiği bir konferansta konferanstaki konuşmacı profesörün FETÖ lehine konuşmalar yapıp hükümet aleyhine konuşunca kendilerinin buna tepki gösterdiğini bunun üzerine aralarında sanığını da bulunduğu salonda bulunan FETÖ lehine tavır takınan şahısların kendilerini salondan çıkarttığını, sanığın 2013 yılında hem Kuran kursu öğreticiliği yaptığını hemde FETÖ’ye bağlı dershanede öğretmenlik yaptığını belirttiği…” tespitleri ile Kurumu tarafından Komisyona intikal ettirilen personel bilgi dosyasında; davacı hakkında düzenlenen 26/04/2017 tarihli İdari Soruşturma Raporunda yer alan; “…1-Bayraklı İlçesi eski Müftüsü O.A.’ın şüpheli hakkında verdiği mütalaasında, Şüphelinin, daha önce paralel yapılanmaya bağlı Körfez Dershanesinde çalıştığını duyduğunu, örgütün üyesi olduğunu düşündüğünü, nitekim şüphelinin abilerinin diğer kardeşleri K.K.Ö. N.S.’ı kendisine karşı savunurken; “… paralel yapıdan ama N. değil” diyerek itirafta bulunduklarını, B. isimli ablasının da örgütün ablası olduğunu duyduğunu ifade ettiği, …4- Şüphelinin 20/02/2014 tarihinde Çiğli Betediyesi Konferans Salonunda Paralel yapının düzenlediği bir konferansa katıldığı, yine tanık ifadesinde şüphelinin paralel yapı için yardım topladığı ve Zaman gazetesi aboneliği için çalıştığının ifade edildiği, 5-Şüphelinin paralel yapı mensubu olan kişilerle irtibat ve yakınlığının olduğu, …7- Şüphelinin meslektaşları arasında paralel yapıyla bağlantılı olarak bilindiğine dair kanaatin hâkim olduğu..” hususlarının tespit edilmesi neticesinde, davacının FETÖ/PDY terör örgütü ile iltisaklı ve irtibatlı olduğu kanaatine varıldığı, söz konusu raporun değerlendirilmesi neticesinde Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Kurulu kararı ile davalı idaredeki görevine son verilmesine karar verildiği hususu Mahkeme kararında belirtilen diğer delillerle birlikte değerlendirildiğinde, davacının, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile iltisak ve irtibatının bulunduğu sonucuna varılmıştır.
… Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın yukarıda belirtilen gerekçenin eklenmesi suretiyle ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 13/12/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir