Danıştay 5. Daire, Esas No: 2020/1945, Karar No: 2022/996
Danıştay 5. Daire Başkanlığı 2020/1945 E. , 2022/996 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/1945
Karar No : 2022/996
Temyiz Eden (Davacı) : …
Vekili : Av. …
Karşı Taraf (Davalı) : … Bakanlığı / …
Vekili : Av. …
İstemin Özeti : Davalı idare bünyesinde öğretmen olarak görev yapmakta iken, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, göreve iade talebiyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yaptığı başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılan davanın reddi yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun vekalet ücreti yönünden düzeltmeli olarak reddine ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Darbe girişiminin, 2014 öncesi ”Cemaat, Hizmet, Gülen Hareketi” gibi isimlerle anılan ve 26 Mayıs 2016 tarihli Milli Güvenlik Kurulu kararı ile ”FETÖ/PDY” ismi altında terör örgütü ilan edilen yapıya mensup askerlerce gerçekleştirildiğinin açıklandığı, FETÖ/PDY’nin 26 Mayıs 2016 tarihinde terör örgütü olarak ilan edilmesi nedeniyle geçmişteki fiillerinden bahisle sorumlu tutulamayacağı, yasa mahiyetinde olmayan ve gizli nitelikte bulunan Milli Güvenlik Kurulu (MGK) kararlarının yargı kararlarına dayanak oluşturamayacağı, söz konusu oluşumla 26 Mayıs 2016 tarihinden önce bir şekilde ilişkisi olduğu iddiasıyla, minimum anayasal güvencelere saygı gösterilmeden kamu görevinden çıkarıldığı, adil yargılanma hakkının ihlal edildiği, hiçbir şekilde savunması alınmadan, bir Kanun Hükmünde Kararname ile terör örgütü mensubu ilan edilip, masumiyet karinesi ihlal edilerek, bir daha kamuda çalışamayacak şekilde kamu görevinden çıkarılmasının objektif bir gerekçesinin de olmadığı, OHAL döneminde sadece durumun gerektirdiği ölçüde ve OHAL’in devam ettiği süreyle sınırlı olarak tedbirler alınabileceği, bu dönemde dahi, masumiyet karinesi ve suç ve cezada kanunilik ilkesinin ihlal edilemeyeceği, hakkında kesinleşmiş mahkumiyet hükmünün bulunmadığı iddia edilmektedir.
Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Bölge idare mahkemesi idare dava daireleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkün olup, davacı tarafından ileri sürülen hususlar bunlardan hiçbirisine uymamaktadır.
Öte yandan, davacının, ceza yargılaması sonucunda … Ağır Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:.., K:… sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 7 yıl 12 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, verilen kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay …Ceza Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile davacının temyiz isteminin esastan reddi ile hükmün onanmasına karar verildiği ve davacı hakkındaki mahkumiyet kararının 23/09/2020 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
… Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin yukarıda belirtilen kararı ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ile anılan kararın ONANMASINA, temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, davacı tarafından temyiz aşamasında yatırılan temyiz başvuru harcı mahsup edildikten sonra adli yardım kararından dolayı tahsili ertelenmiş olan temyiz aşamasındaki temyiz karar harcı ile kullanılacak posta giderlerinin davacıdan tahsili için 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesi, 1. fıkrası uyarınca Mahkemesince müzekkere yazılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 15/03/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.