Danıştay 4. Daire, Esas No: 2018/6175, Karar No: 2022/683
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2018/6175 E. , 2022/683 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/6175
Karar No : 2022/683
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av….
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Site Yönetimi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı site yönetimi bünyesinde konut hizmetleri görevlisi olarak çalıştırılan kişilere yapılan ücret ödemelerinden tevkifat yapılmadığının tespit edilmesi üzerine, takdir komisyonu kararlarına istinaden 2013, 2014, 2015/1 ila 12, 2016/1 ila 6 dönemi için tarh edilen gelir (stopaj) vergisi ve tevkifattan alınan damga vergileri ile kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; Gelir Vergisi Kanununun 94. maddesinde tevkifat yükümlülüğü bulunan kişi ve kurumlar tek tek sayılmış olup bunlar dışında kalan kişi ve kurumların tevkifat yapma mecburiyetleri bulunmadığı, site yönetimleri tevkifat yükümlülüğü bulunan kişi ve kurumlar arasında sayılmadığı gibi bunların maddede belirtilen “sair kurumlar” kapsamında değerlendirilmesine de hukuken bir kurum yahut kuruluş olmaması nedeniyle olanak bulunmadığı, zira, gelir vergisi tevkifatını düzenleyen 94. maddesinde her türlü ödeme değil, madde bentlerinde sayılan ödemeler ve yine maddede belirtilen kişi, kurum ve kuruluşlar tarafından yapılan ödemeler tevkifata tabi tutulduğu, ödemenin ücret niteliğinden hareketle tevkifata tabi tutulması gerektiği iddia edilmekte ise de, ödeyenin gerçek veya tüzel kişi olarak adına mükellefiyet tesis edilerek tevkifat yükümlülüğü yönünden işlem yapılması gerekirken, anılan madde hükmünde mükellef olarak sayılmayan site yönetimi adına mükellefiyet tesisi ve adına tarhiyat yapıldığı, ayrıca ücretlerde istisnayı düzenleyen 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 23/6.maddesindeki istisna hükümleri de dikkate alınarak, ücret elde eden gerçek kişiler bakımından anılan Kanunun 103. ve 104. maddesine göre vergilendirilmeye de engel bir durum bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bölge İdare Mahkemesince; istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Yapılan işlemlerin yerinde ve hukuka uygun olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 94. maddesinin 1.bendinde, kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya zırai işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçilerin, hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61. maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104. maddelere göre yaptıkları ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecbur oldukları hüküm altına alınmıştır.
Dava dosyasının incelenmesinden, davacı site yönetimi bünyesinde konut hizmetleri görevlisi (yönetim kurulu, temizlik personeli, teknik personel,…) olarak çalıştırılan kişilere yapılan ücret ödemelerinden tevkifat yapılmadığının 01/07/2015 tarihli tutanak ile tespiti üzerine, takdir komisyonu kararına istinaden tarh edilen vergi ziyaı cezalı gelir (stopaj) ve damga vergilerinin dava konusu edildiği görülmüştür.
Olayda, Mahkemece site yönetimleri tevkifat yükümlülüğü bulunan kişi ve kurumlar arasında sayılmadığı gibi bunların maddede belirtilen “sair kurumlar” kapsamında değerlendirilmesine de hukuken bir kurum yahut kuruluş olmaması nedeniyle olanak olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; 193 Sayılı Kanunun 94. maddesi uyarınca site yönetiminin, tüzel kişiliği ve ticari faaliyeti olup olmamasına bakılmaksızın ödemeyi yapan olarak sair kurumlar arasında değerlendirilmesi gerektiği, adına ödeme yapılan ücretli personelin (idari personel, teknik personel, temizlik personeli…) yaptıkları işin niteliği dikkate alındığında hizmet erbabı olarak değerlendirilmesi gerektiğinden yapılan ödemelerin tevkifata tabi olması nedeniyle takdir komisyonu tarafından belirlenen matrah üzerinden tarh edilen vergiler ve kesilen cezalarda hukuka aykırılık, aksi yöndeki Bölge İdare Mahkemesi kararında yasal isabet bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 10/02/2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.