Danıştay 4. Daire, Esas No: 2018/3139, Karar No: 2022/953
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2018/3139 E. , 2022/953 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/3139
Karar No : 2022/953
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Petrol ve Tesisleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, kendisine ait olmayan harcamaları giderleştirdiğinden bahisle vergi inceleme raporuna istinaden tarh edilen 2009 yılına ilişkin vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi ve 2009/10-12 dönemi vergi ziyaı cezalı geçici verginin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine … Vergi Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; olayda, her ne kadar kira sözleşmesinde bakım ve onarım işlerinin kiracıya ait olduğu kararlaştırılmış olsa da, vergilendirmede vergiyi doğuran olayın gerçek mahiyetinin esas olduğu, 1.370.503,89-TL tutarındaki bakım ve onarım harcamasının esaslı bir tadilat yapıldığını gösterdiği, hayatın olağan akışı içerisinde kiralayanın bu miktarda bir onarımı yapmasının beklenemeyeceği, idarece, bu bakım işlerinin yapılmadığı, ödemelerin gerçek olmadığı ya da aynı ödemelerin kiracı şirket kayıtlarında da bulunduğu yönünde hiç bir karşıt inceleme ve tespit yapılmadığı, sadece kira sözleşmesinde yer alan hükümden hareket edildiği, harcamaların yapılmadığı yönünde somut bir tespite yer verilmediği; bu durumda, sadece sözleşmede yer verilen hükümden hareket edilerek, harcamanın yapılıp yapılmadığı, kimin tarafından yapıldığı yönünde somut tespitlere yer verilmeksizin tarh edilen vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi ve geçici vergide hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Ticari teamül gereği tesisle ilgili bakım, onarım ve tadilatların kiracı tarafından yapılacağı ve taraflarca düzenlenen sözleşmede bu hususun açıkça belirtildiği, dava konusu ihbarnamelerin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, “İspat: vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır. Vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti yemin hariç her türlü delille ispatlanabilir. Şu kadar ki, vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan şahit ifadesi ispatlama vasıtası olarak kullanılamaz. İktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfeti bunu iddia eden tarafa aittir.” düzenlemesine yer verildiği, aynı Kanunun 30. maddesinde resen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması’ şeklinde tanımlanarak, resen takdir sebepleri bentler halinde sayılmış, 6. bentte tutulması zorunlu olan defterlerin veya verilen beyannamelerin gerçek durumu yansıtmadığına dair delil bulunması resen takdir sebebi olarak belirtilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; davacı adına düzenlenen … tarih … sayılı Vergi İnceleme Raporunda özetle; davacının şehirlerarası dinlenme tesisi faaliyeti ile iştigal ettiği ve sahibi olduğu dinlenme tesisini kiraya verdiği, davacı şirket adına düzenlenen 2008, 2009, 2010 yıllarına ait, kiralanan tesisin bakım-onarım masraflarına ilişkin ve KDV hariç toplam 2.931.903,89 TL tutarlı faturaların “Genel Yönetim Giderleri” hesabına kaydedilmek suretiyle giderleştirildiği, rapor ekinde yer alan 01/11/2007 tarihli Dinlenme Tesisleri ve Akaryakıt İstasyonu Kira ve İşletme Sözleşmesinin ilgili maddelerinde, söz konusu bakım, onarım ve tadilat masraflarının kiracıya ait olduğuna dair açık hüküm bulunduğu, bu büyüklükte bir tadilata ilişkin ayrıntılı harcama dökümü ile tevsik edici hiçbir belge sunulamadığı, yapılan harcamaların mükellef kuruma ait olmadığından bahisle genel yönetim giderleri hesabında yer alan bakım onarım masraflarının gider olarak indirimini kabul etmeyerek matraha ilave etmek suretiyle dava konusu cezalı tarhiyatın yapıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, 01/11/2007 tarihli davacı (kiralayan) ile kiracı arasında yapılan kira sözleşmesinde, işletmeye ait bakım onarım ve tadilat masraflarının, işleten kiracıya ait olduğunun açıkça belirtilmesine karşın her ne kadar davacı tarafından, ek protokollerle yapılan kira bedeli artırım değişikliklerinin yapılan masraflar gereği olduğu ileri sürülmüşse de söz konusu ek protokollerde, bakım onarım ve tadilat masraflarına ilişkin herhangi bir değişiklik yapılmadığı, ayrıca 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesinde normal ve mutad olmayan bir durumun iddia edilmesi halinde ispat külfetinin bunu iddia eden tarafa ait olduğunun belirtilmesine karşın, davacı tarafından söz konusu harcamalara ilişkin hiçbir belgenin sunulmadığı anlaşıldığından dava konusu cezalı tarhiyatı kaldıran Mahkeme kararında isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2.Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 21/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.