Danıştay 4. Daire, Esas No: 2016/9127, Karar No: 2021/1010

Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2016/9127 E. , 2021/1010 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DÖRDÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2016/9127
    Karar No : 2021/1010

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
    VEKİLİ : Av. …
    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …
    İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı adına, vergi inceleme raporuna istinaden re’sen tarh edilen 2011 ve 2012 yılları kurumlar vergisi, 2011/10-12, 2012/1-3,4-6,7-9,10-12. dönemleri geçici vergiler ile kesilen vergi ziyaı cezalarının kaldırılması istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; olayda davacı adına sahte belge düzenleme fiiline iştirak ettiğinden bahisle vergi ziyaı cezalı tarhiyat yapılmışsa da, davacının hakkında sahte belge düzenleme nedeni ile vergi tekniği raporu düzenlenen … Temizlik Sağ. Hiz. İnsan. Tic. Ltd. Şti. ile bağlantısının bulunduğuna ilişkin yeterli bir tespit yapılmadığı ve sahte belge düzenleme fiiline davacının da iştirak ettiği yolunda bir illiyet bağı kurulmadığı görüldüğünden cezalı vergilerde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacının da bulunduğu adreste … Temiz. Sağ. Hiz. İnsan. Tic. Ltd. Şti. adına bastırılmış bir kısım boş faturalar, şirket kaşesi ve vergi levhası gibi belge ve materyallerin ele geçirildiği, davacının da içinde bulunduğu şüpheli kişilerin ortak veya müdür olduğu şirketlerin bulunduğu, ele geçirilen 17 çuval belge ve materyallerin tamamının sahte belge düzenleme fiiline yönelik olması hususları da dikkate alındığında davacının sahte fatura düzenlenmesi fiiline iştirak ettiği ileri sürülmektedir.
    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
    TETKİK HÂKİMİ : …
    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun “Vergi ziyaı” başlıklı 341. maddesinde, vergi ziyaının, mükellefin veya sorumlunun vergilendirme ile ilgili ödevlerini zamanında yerine getirmemesi veya eksik yerine getirmesi yüzünden, verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesini veya eksik tahakkuk ettirilmesini ifade edeceği, şahsi, medeni haller veya aile durumu hakkında gerçeğe aykırı beyanlar ile veya sair suretlerle verginin noksan tahakkuk ettirilmesine veya haksız yere geri verilmesine sebebiyet vermenin de vergi ziyaı hükmünde olduğu, bu durumlarda verginin sonradan tahakkuk ettirilmesi veya tamamlanması veyahut haksız iadenin geri alınmasının ceza uygulanmasına mani teşkil etmeyeceği, “Vergi ziyaı cezası” başlıklı 344. maddesinde de, 341. maddede yazılı hallerde vergi ziyaına sebebiyet verildiği takdirde, mükellef veya sorumlu hakkında ziyaa uğratılan verginin bir katı tutarında vergi ziyaı cezası kesileceği, vergi ziyaına 359. maddede yazılı fiillerle sebebiyet verilmesi halinde bu cezanın üç kat, bu fiillere iştirak edenlere ise bir kat olarak uygulanacağı, “Kaçakçılık Suçları ve Cezaları” başlıklı 359. maddesinde, vergi kanunları uyarınca tutulan veya düzenlenen ve saklama ve ibraz mecburiyeti bulunan defter, kayıt ve belgeleri yok edenler veya defter sahifelerini yok ederek yerine başka yapraklar koyanlar veya hiç yaprak koymayanlar veya belgelerin asıl veya suretlerini tamamen veya kısmen sahte olarak düzenleyenler veya bu belgeleri kullananların, üç yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağı, gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgenin, sahte belge niteliğinde olduğu hüküm altına alınmıştır.
    Yukarıda açıklandığı üzere, sahte fatura fiiline iştirak edenler adına 213 sayılı Kanunun 344. maddesine göre bir kat vergi ziyaı cezası kesilmesi gerekmektedir. Olayda ise tarhiyatın dayanağı olduğu belirtilen 02/12/2013 tarih ve 2013-A-1692/52 sayılı vergi inceleme raporunda davacı adına sahte fatura düzenleme fiiline iştirakten dolayı 213 sayılı Kanunun 344. maddesi uyarınca bir kat vergi ziyaı cezası kesilmesi önerilmişse de, davacı adına müteselsil sorumlu olduğundan bahisle vergi ziyaı cezalı gelir vergisi ve geçici vergi tarhiyatı yapılmış, ihbarnamelerde 213 sayılı Kanunun 341. maddesine istinaden vergi ziyaı cezası kesildiği belirtilmiş, sahte fatura düzenleme fiiline iştirakten bahsedilmemiştir.
    Bu kapsamda, ilgili vergi inceleme raporunun aksine davalı idarece iştirakten dolayı işlem yapılmadığından, müteselsil sorumlu sıfatıyla yapılan cezalı tarhiyatın hukuki nitelendirmesi yapılmak ve buna göre yeniden bir karar verilmek üzere Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekmektedir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1.Temyiz isteminin kabulüne,
    2.Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
    3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
    4.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 16/02/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    (X) KARŞI OY :
    Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir