Danıştay 4. Daire, Esas No: 2016/21118, Karar No: 2021/1327

Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2016/21118 E. , 2021/1327 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    DÖRDÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2016/21118
    Karar No : 2021/1327

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
    (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : … Denizcilik ve Taşımacılık Ticaret Limited Şirketi
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı adına düzenlenen … tarih ve …, … sayılı ödeme emirlerinin iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; uyuşmazlık konusu tarhiyatın 2008 yılına ilişkin olması ve zamanaşımı süresinin 31/12/2013 tarihinde dolması, tarhiyata ilişkin ihbarnamelerin ise 17/11/2014 tarihinde tebliğ edilmesi karşısında, tarhiyatta zamanaşımı bulunduğu anlaşıldığından, ortada ödeme emriyle takip edilecek bir amme alacağı bulunmadan düzenlenen dava konusu ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

    TETKİK HÂKİMİ : …

    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 113. maddesinde, “Zamanaşımı, süre geçmesi suretiyle vergi alacağının kalkmasıdır. Zamanaşımı, mükellefin bu hususta bir müracaatı olup olmadığına bakılmaksızın hüküm ifade eder.”, 114. maddesinde ise, “Şu kadar ki, vergi dairesince matrah takdiri için takdir komisyonuna başvurulması zamanaşımını durdurur. Duran zamanaşımı mezkur komisyon kararının vergi dairesine tevdiini takip eden günden itibaren işlemeye devam eder. Ancak işlemeyen süre her hâl ve takdirde bir yıldan fazla olamaz.” denilmek suretiyle takdir komisyonu kararlarına istinaden yapılan re’sen tarhiyatlarda zamanaşımı hususunun olup olmadığının tespiti için takdir komisyonuna sevk tarihi, takdir komisyonu kararının vergi dairesine tevdi tarihi, ihbarnamenin tebliğ tarihi ve takdir komisyonunda geçen süreye (takdir komisyonuna sevk tarihi ile takdir komisyonu kararının vergi dairesine tevdi tarihi arasındaki süre) bakılarak karar verilmelidir.
    Bilindiği üzere, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 30. maddesinde sayılan re’sen vergi tarhını gerektiren sebeplerin varlığı halinde vergi inceleme elemanlarınca ilgili dönem matrahı re’sen tarh edilebileceği gibi takdir komisyonuna sevk edilerek de söz konusu işlem yapılabilmektedir. Kanunun 74. maddesinde ise, takdir komisyonlarının görevlerini yaparken takdir sebeplerinin bulunup bulunmadığını inceleyemeyeceği, hatalı gördüğü işlemlerde ilgili vergi dairesini yazı ile ikaz etmeye mecbur olduğu hükme bağlanmıştır. Bu itibarla, takdir komisyonu takdir nedenleri ile ilgili herhangi bir belirleme yapma veya değiştirme hakkına sahip değildir.
    Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca, takdir komisyonu kararına istinaden yapılan tarhiyatlarla ilgili uyuşmazlıklarda zamanaşımı ile ilgili hususların çözümünde, genel ilke olarak takdir komisyonuna sevkle tarh zamanaşımının durduğunun kabulü gereklidir. Dolayısıyla, yalnızca takdire sevk tarihine bakılarak takdir komisyonuna sevkin, zamanaşımını durdurmak amacıyla yapıldığının bu çerçevede kabulüne imkan bulunmamaktadır. Mevcut vergi incelemeleri tamamlanmadan da takdire sevk işleminin bu kapsamda yapılabileceği ve tamamlanan inceleme sonucunda elde edilen bilgi ve verilerin takdir komisyonunca da değerlendirilebileceği tabiidir.
    Dosyanın incelenmesinden, davacı adına düzenlenen ödeme emirlerine dayanak tarhiyatlara ilişkin olarak davacının 16/12/2013 tarihinde takdir komisyonuna sevk edildiği, 30/10/2014 tarihli takdir komisyonu kararıyla matrah takdirinin yapıldığı anlaşılmaktadır.
    Buna göre, takdir komisyonu kararının vergi dairesine tevdii tarihinin tespiti ile takdir komisyonu kararına dayanılarak hazırlanan vergi ceza ihbarnamelerinin davacıya tarh zamanaşımı içinde tebliğ edilip edilmediği hususlarının araştırılması ve zamanaşımına uğramadığının tespiti halinde ise dava konusu ödeme emri yönünden işin esasının incelenmesi suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Temyiz isteminin kabulüne,
    2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
    4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 01/03/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    (X) KARŞI OY :
    Uyuşmazlıkta, davacının takdire sevk edildiği tarih itibarıyla ortada re’sen takdir nedeninin bulunmadığı, davacı şirketin 16/12/2013 tarihinde takdire sevkinden sonra düzenlenen 07/02/2014 tarihli rapora dayanılarak matrahların belirlendiği ve re’sen takdir nedeni bulunmadan yapılan takdire sevkin zamanaşımı süresini durdurmayacağı açık olup, 2008 yılının muhtelif dönemine ilişkin cezalı tarhiyatlara ilişkin ihbarnamelerin davacıya tebliğ edildiği tarih itibariyle tarhiyata konu vergi alacağının zamanaşımına uğradığı anlaşılmakla, cezalı tarhiyatlarda zamanaşımı nedeniyle hukuka uyarlık bulunmadığından, sonucu itibariyle hukuka aykırı olmayan temyize konu Mahkeme kararının belirtilen gerekçelerle onanması gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir