Danıştay 4. Daire, Esas No: 2016/13372, Karar No: 2021/396
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2016/13372 E. , 2021/396 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/13372
Karar No : 2021/396
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) :… Mobilya Gıda İnşaat İthalat İhracat Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullandığından hahisle re’sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı 2010/6 dönemi katma değer vergisinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; Davacıya fatura düzenleyen Muhammet Karagüzel Vergi Dairesi mükellefi … Or. Ür. Mob. İnş. Elekt. ve Yapı Mal. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında tanzim edilen … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporundaki tespitler adı geçen mükellef tarafından düzenlenen faturaların sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı olduğunu kanıtlamaya yeterli görülmediğinden anılan mükelleften alınan faturalarda yer alan katma değer vergilerinin indirim olarak kabul edilmemesi suretiyle yapılan dava konusu cezalı tarhiyatlarda hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:Davacının ihtilaflı dönemlerde hakkında sahte belge düzenleme nedeniyle vergi tekniği raporu bulunan mükelleften fatura aldığı ve alınan faturaları yasal defterlerine kaydettiği hususunun tespit edildiği, sahte fatura kullanımı nedeniyle yapılan işlemlerin yasal ve yerinde olduğu belirtilerek temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu; 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış; 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak açıklanmış; 229. maddesinde de, fatura; satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika şeklinde tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri hükmüne yer verilmiştir.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef, üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Bu bakımdan indirim, mükellefiyete bağlı bir görev olduğu kadar aynı zamanda bir haktır. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımakta, bu bağlamda, Kanunda ve Kanunla verilen yetkiye dayanılarak çıkarılan yasa altı düzenleyici işlemlerde öngörülen şekil şartları ile kayıt ve belge nizamına sıkı sıkıya bağlılık sözkonusu olmaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve hizmet ifasına ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Davacıya ilgili dönemde fatura düzenleyen Muhammet Karagüzel Vergi Dairesi mükellefi … Or. Ür. Mob. İnş. Elekt. ve Yapı Mal. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında tanzim edilen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporunda, şirketin kereste ve kereste ürünlerinin toptan satış faaliyeti için 13/09/2006 tarihinde %60 ve %40 hisse ile iki ortakl olarak kurulduğu, %40 hissesinin 09/04/2007 tarihinde, %60 hissenin ise 31/05/2007 tarihinde devredilerek ortaklık yapısının değiştiği, 18/09/2006 tarihinde açılış yoklamasında işyerinin 50 m2 ve kira, olduğu, işçi çalştırılmadığı, işyerinde bulunan 75 adet suntanın KDV dahil 2.625,00 TL tutarlı fatura ile alındığı, 09/05/2007 tarihli yoklamada faaliyetine devam ettiği, 03/09/2007 tarihli yoklamada işyerinin bir başka firma ile ortak kullanıldığı, 11/12/2007 tarihli yoklamada görüşme mektubu bırakılmasına rağmen icap edilmediği, 12/06/2008 tarihli yoklamada faaliyete devam edildiğinin beyan edildiği, 4 adet çalışan olduğu, demirbaş eşyalar, kayın kereste, boya, sunta gibi faaliyet konusu malzemeler olduğu, 22/04/209 tarihli yoklamada, faaliyete devam edildiğinin beyan edildiği, taşınmaz ve aracının olmadığı, 3 adet asgari ücretli çalışanı, 160 adet sunta, 15 m3 kereste, teşhir için 1 duşakabin, 7 adet panel kapı gibi ticari emtianın olduğu, eletrik, su ve telefon aboneliklerinin bir başka şahsa ait olduğu, 31/08/2009 tarihli yoklamada, iş yerine mesai saatlerinde defalarca gidldiği ancak kapalı olduğu ve muhtarlık kayıtlarında yer almadığı, 23/02/2010 tarihli yoklamada orman ürünleri satış ve pazarlama faaliyetlerine devam edildiğinin beyan edildiği, asgari ücretli 3 çalışanın olduğu, toplamda 11 m3 kereste, 40 adet sunta, 5 adet panel kapı, 1 adet duşakabinden oluşan ticari emtianın bulunduğu, 08/04/2010 tarihli yoklamada faaliyete devam edildiğinin beyan edildiği, 3 adet asgari ücretli çalışanın ve toplamda 12 m3 kereste, 45 suntalam, 6 adet amerikan panel kapı, 30 adet 12 mm’lik kontra, 20 adet 15 kg’lık dış cephe boyası, 1 adet duşakabinden oluşan ticari malzemelerin olduğu, 22/06/2010 tarihli yoklamada orman ürünleri satış ve pazarlama faaliyetlerine devam edildiğinin beyan edildiği, asgari ücretli 3 çalışanın olduğu, toplamda 20 m3 kereste, 90 adet suntalam, 10 adet 12 mm’lik kontra, 25 adet 15 kg’lık boya, 5 adet panel kapı, 8 adet 15 kg’lık antipas boya, 1 adet duşakabinden oluşan ticari emtianın bulunduğu, defter ve belge isteme yazısının tebligata çıkarıldığı ve şirket müdürüne 03/08/2010 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen herhangi bir mazeret sunulmaksızın defter ve belgelerin vergi denetimine teslim edilmediği, yine şirket müdürünün merniste yer alan ikamet adresine defter ve belgeleri isteme yazısı tebligata çıkarıldığı ve 18/08/2010 tarihinde tebliğ edildiği halde herhangi bir mazeret iletilmeksizin defter ve belgelerin teslim edilmediği, şirketin eski ortak ve müdürü …’e bilgi isteme yazısı tebliğ edildiği ve verilen 24/08/2010 tarihli cevap dilekçesinde iş yapacağız diye kandırılıp noterde imzası alınıp şirket kurulduğunu, şirket ortaklarından bazılarını tanımadığını, kendilerini şikayet edeceği tehdidinde bulunduktan birkaç gün sonra şirketi devrettiklerini, şirketin nerede olduğunu bilmediğini beyan ettiği, şirketin eski ortaklarından ikisinin cezaevinde olduğundan bilgi isteme yazısının tebliğ edilemediği, şirketin 2008, 2009 ve 2010 yıllarının bazı beyanlarını veren muhasebecisi …’ın sahte fatura ticari yapan şahıslar ile işbirliği yaptığından dolayı hakkında kaçakçılığa iştirak vergi suçu raporu bulunduğu, özel esaslara tabi olan defter ve belgelerini teslim etmediği, yine şirketin 2010 ve 2011 yıllarında bazı beyanlarını veren … hakkında sahte belge düzenleyiciler ile işbirliği içinde olduğundan suça iştirak ettiği ve hakkında rapor düzenlendiği, adresine ulaşılamadığı, 2008 ylı kurumlar vergisi ile 2009/1 ve 2010/04 geçici vergi beyannamelerini vermediği, 2011/Ağustos tarihi itibari ile vadesi gelmiş borçlarının çok cüzzi miktarını ödediği, şirket ortağı …’ın 3’ünde müdür olmak üzere 9 şirkette ortaklığının olduğu, …’nun ise 3 şirkette müdür olmak üzere 14 şirkette ortaklığının olduğu ve bu şirketlerin çoğu hakkında sahte belge düzenlemekten vergi tekniği raporu düzenlendiği, 2007 yılı hesap döneminde katma değer vergisi beyanı bulunmamasına rağmen 350.214,00 TL tutarında 17 adet belge düzenlediği, Ba/Bs karşılaştırmalı analizi sorgulamalarında en son 2011/Mayıs ayında 50.200 TL tutarında 3 belge tespit edildiği hususlarına yer verilmiş, 31/05/2011 tarihi itibari ile mükellefiyetin re’sen terkin edildiği, söz konusu mükellefiyet terkinine ve tarhiyatlara karşı dava açılmadığının tespit edildiği, anılan şirket adına komisyon karşılığı sahte belge düzenlediğinden bahisle mükellefiyet tesis ettirildiği tespit edilmiştir.
Yukarıda yer verilen tespitlerin ve dosyadaki bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinden, şirketin müdürünün ifadesinde kendisinin kadırılarak şirketin kurulduğuna yönelik ifadeleri, şirketin 2010, 2011 yıllarında defter ve belgelerini tutan muhasebeciler hakkındaki olumsuz tespitler, defter ve belgelerin istenilmesine dair yazının iki defa şirket yöneticisine tebliğ edilmesine rağmen incelemeye sunulmaması, vergi borçlarının ödenmemesi, şirket ortaklarının başka şirketlerde de ortak ve müdür oldukları ve bu şirketler hakkında sahte belge düzenlemekten vergi tekniği raporu bulunması, taşınmaz ve aracının olmaması hususları birlikte değerlendirildiğinde düzenlenen faturaların gerçek bir muamele karşılığı değil komisyon karşılığı düzenlenen sahte faturalar olduğu sonucuna varılmıştır. Bu itibarla, davacı adına sahte fatura kullanımından kaynaklı olarak yapılan vergi ziyaı cezalı tarhiyatlarda hukuka aykırılık, aksi yönde verilen Mahkeme kararında ise hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Temyiz isteminin kabulüne,
2.Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 21/01/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.