Danıştay 4. Daire, Esas No: 2016/12426, Karar No: 2020/6147
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2016/12426 E. , 2020/6147 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/12426
Karar No : 2020/6147
TEMYİZ EDEN (DAVALI) :… Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Özel Sağlık Hizmetleri Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, çalışanlarının bir kısmının ücretinin eksik beyan edildiğinden bahisle vergi inceleme raporuna dayanılarak tarh edilen 2010/1 ila 10 dönemleri vergi ziyaı cezalı, 2010/11 ve 12 dönemleri tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle vergi ziyaı cezalı gelir (stopaj) vergilerinin kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacı kurum hakkında düzenlenen rapor incelendiğinde, 2010 yılında kurumda görev yapan doktorların o dönemde ne kadar ücret aldığı hakkında yeterli inceleme ve araştırma yapılmadan matrah belirlendiği anlaşıldığından, söz konusu matrahlar üzerinden tarh edilen dava konusu vergi ziyaı cezalı gelir (stopaj) vergilerinde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacı şirket adına yapılan işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı, temyiz isteminin kabulü ve Mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/12/2020 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Davacı şirket adına, çalışanlarının bir kısmının ücretinin eksik beyan edildiğinden bahisle vergi inceleme raporuna dayanılarak tarh edilen 2010/1 ila 10 dönemleri vergi ziyaı cezalı, 2010/11 ve 12 dönemleri tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle vergi ziyaı cezalı gelir (stopaj) vergilerinin kaldırılması istemiyle açılan davanın kabulüne ilişkin Mahkeme kararı davalı idarece temyiz edilmiştir.
Davacı şirket hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi İnceleme Raporu’nun incelenmesinden; kamu kurumları tarafından verilen insan sağlığına yönelik yataklı hastane hizmetleri işi ile iştigal eden davacı şirkette davaya konu 2010 yılında görev yapmış olan 29 doktordan 18’inin ifadesine başvurulduğu, ifadesine başvurulan doktorlara davacı şirketle bir ilişkilerinin olup olmadığı, hangi tarihlerde şirkette çalıştıkları, 2010 ve 2011 yılında aldıkları ücretler ve ödenme şekilleri ile her doktorun uzmanlık alanına göre alınan muayene ücretlerinin sorulduğu, alınan ifadeler sonucunda tam zamanlı çalışan doktorlardan 7000,00TL’nin üzerinde ücret aldığını beyan edenlerin ifadelerinin gerçek kabul edildiği, bundan daha düşük tutarda beyan edilen ücretlerin ise gerçeği yansıtmadığı sonucuna varıldığı ve o dönemde tam zamanlı çalışan bir doktorun 7000,00 TL, part time çalışan bir doktorun ise 4250,00 TL ücret aldığının kabul edildiği, kendisine ulaşılamayan ve ifadesine başvurulamayan doktorların ise ücret bordrolarında yer alan tutarların aynen kabul edildiği, şirket tarafından bir kısım çalışanına elden ödemeler yapılarak, defter kayıt ve beyanlara yansıtılmayan tutarlar için eksik gelir vergisi tevkif edildiğinden bahisle vergi ziyaı cezalı gelir (stopaj) vergisi tarhiyatları önerilmesi üzerine de davaya konu cezalı tarhiyatların yapıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, yukarıda yer verilen tespitlerin değerlendirilmesinden, davalı idarece yeterli inceleme ve araştırma yapılmak suretiyle elde edilen veriler esas alınarak belirlenen matrahlar üzerinden davacı şirket adına yapılan dava konusu cezalı tarhiyatlarda hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldığından, temyiz isteminin kabulü ve Mahkeme kararının bozulması gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyoruz.