Danıştay 4. Daire, Esas No: 2016/10758, Karar No: 2021/26
Danıştay 4. Daire Başkanlığı 2016/10758 E. , 2021/26 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/10758
Karar No : 2021/26
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Gayrimenkul Yatırımları Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından; Şişhane Kapalı Otopark yapımının yap işlet devret modeli ile 2014/Nisan döneminde tamamlandığı, bu tarihe kadar yapılan giderlerin yatırım maliyetine eklendiği, yatırımın 2014/Mayıs ayından itibaren işletilmeye başlanıldığı, Mayıs ayından itibaren yapılan finansman giderlerinin yatırım maliyetine değil de doğrudan gider olarak dikkate alınması gerektiğine ilişkin olarak ihtirazi kayıtla verilen 2014/10-12 dönemi geçici vergi beyannamesi üzerine yapılan tahakkukun kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; yatırımların finansmanında kullanılan kredilere ilişkin faiz giderleri ile yurt dışından döviz kredisiyle sabit kıymet ithal edilmesi nedeniyle ortaya çıkan kur farklarının sabit kıymetin maliyet bedeline mi intikal ettirileceği yoksa doğrudan ilgili yılın giderleri arasında mı gösterileceği hususlarında tereddütler bulunması nedeniyle 27/01/1995 tarih ve 18648 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 163 sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile açıklama yapıldığı, bu tebliğin 2. fıkrasında, döviz kredisi kullanılarak yurt dışından sabit kıymet ithal edilmesi sırasında veya sonradan bu kıymetlere ilişkin borç taksitlerinin değerlemesi dolayısıyla ortaya çıkan kur farklarından sabit kıymetin iktisap edildiği dönem sonuna kadar olanların, kıymetin maliyetine eklenmesinin zorunlu bulunduğu, aynı kıymetlerle ilgili söz konusu dönemden sonra ortaya çıkan kur farklarının ise, ait oldukları yıllarda doğrudan gider yazılması ya da maliyete intikal ettirilerek amortisman konusu yapılmasının mümkün bulunduğunun belirtildiği, anılan düzenlemelere göre, döviz kredisi ile sabit kıymet ithal edilmesi nedeniyle ortaya çıkan farklarının maliyete mi ekleneceği yoksa doğrudan gider mi yazılacağı hususunda Vergi Usul Kanununda bir sınırlama getirilmediği, uygulamaya yön vermek amacıyla çıkarılan tebliğde bu hususta mükelleflere serbestlik tanınarak mükelleflere maliyet ya da gider yönünden seçme hakkının getirildiği, davalı idare tarafından bu seçimlik hakkın ortadan kaldırılması suretiyle işlem tesis edilemeyeceği, konu ile ilgili olarak Vergi Usul Kanununda bir herhangi bir sınırlama getirilmediğinden dava konusu tahakkuk işleminde hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : İhtirazi kayıtla beyanname verilirken kanuni gerekçe belirtilmediğinden davanın öncelikle usulden reddinin gerekeceği, davaya konu tahakkukta da hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/01/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.