Danıştay 3. Daire, Esas No: 2021/3841, Karar No: 2021/6419
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2021/3841 E. , 2021/6419 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/3841
Karar No : 2021/6419
TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVALI) … Vergi Dairesi Müdürlüğü/ …
VEKİLİ: Av. …
2- (DAVACI) …
İSTEMİN KONUSU: Danıştay Üçüncü Dairesinin bozma kararı uyarınca davayı yeniden inceleyen … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, tasfiyesi sonuçlanmış … Demir Çelik İnşaat ve Hırdavat Malzemeleri Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nin tasfiye öncesi 2008 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucu düzenlenen ve alımların bir kısmının sahte faturalarla belgelendirildiği yolundaki tespitleri içeren vergi inceleme raporuna dayanılarak, sözü edilen faturalara konu katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle yeniden oluşturulan beyan tablosuna göre, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 17.maddesinin 9. fıkrası uyarınca, 2008 yılının Aralık dönemi için salınan bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353. maddesinin 1. bendi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının kanuni temsilcisi olduğu şirketin faturalarını kayıtlarına aldığı … Demir Çelik İnşaat ve Hırdavat Malzemeleri Sanayi Ticaret Limited Şirketi hakkındaki tespitlerden, düzenlediği faturaların gerçeği yansıtmadığı sonucuna varıldığından yapılan tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı, hesap döneminin kapanmasından sonra özel usulsüzlük cezası kesilemeyeceği gerekçesiyle bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi yönünden dava reddedilmiş, özel usulsüzlük cezası ise kaldırılmıştır.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davalı idare tarafından, kesilen özel usulsüzlük cezasının hukuka uygun olduğu ileri sürülerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.
Davacı tarafından, eksik inceleme ve araştırma sonucunda karar verildiği, faturaların gerçeği yansıtmadığına dair somut bir tespit bulunmadığı, alımlarının gerçek olduğu, ödemelerin banka kanalıyla gerçekleştirildiği, vergi inceleme raporunun somut tespitlere dayanmadığı, vergi inceleme raporunun kendilerine tebliğ edilmediği yapılan tarhiyatın hukuka aykırı düştüğü ileri sürülerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.
TARAFLARIN SAVUNMALARI : Taraflarca savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’İN DÜŞÜNCESİ: Davacı temyiz isteminin kabulü ile kararın ilgili hüküm fıkrasının bozulması gerektiği, davalı temyiz isteminin ise reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmesine gerek görülmeyerek işin gereği görüşülüp düşünüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacının bir dönem kanuni temsilcisi olduğu Tasfiye Halinde … Demir Çelik İnşaat ve Hırdavat Malzemeleri Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nin 04/06/2009 tarihinde tasfiyeye girdiği, tasfiyenin kapanış ilanının ise 13/07/2010 tarih ve 7605 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayımlandığı anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun “Tasfiye” başlıklı 17. maddesinde tasfiyeye giren şirketler için tasfiye dönemleri, tasfiye beyannamelerinin verilmesi, tasfiye kararının tespiti ve tasfiye memurlarının sorumluluğu ile ilgili düzenlemelere yer verilmiş, maddeye 5904 sayılı Kanun’un 6. maddesiyle eklenen ve 03/07/2009 tarihinde yürürlüğe giren 9. fıkrayla, tasfiye edilerek tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmiş olan mükelleflerin tasfiye öncesi ve tasfiye dönemlerine ilişkin olarak salınacak her türlü vergi tarhiyatı ve kesilecek cezaların, müteselsilen sorumlu olmak üzere; tasfiye öncesi dönemler için kanuni temsilcilerden, tasfiye dönemi için ise tasfiye memurlarından herhangi biri adına yapılacağı kurala bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bir şirketin borçlu kılınabilmesi ancak tüzel kişilik kazandığı tarih ile bu kişiliğin sona erdiği tarih arasındaki zaman diliminde olanaklıdır. Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre de şirketlerin tüzel kişilikleri ticaret sicilinden silinmesiyle sona erer. Ticaret sicilinden kaydı silinen ve hukuksal varlığı sona eren bir kurumun bu tarihten sonra haklara sahip olması, borçlu kılınması, temsili, yargı yerlerinden hukuksal koruma istemesi mümkün değildir.
Tüzel kişiliği sona eren şirketlerin bu tarihten önceki dönemlere ait sonradan ortaya çıkarılan vergisel ödevlerden sorumlu kılınacak kişilerin belirlenmesi konusundaki hukuki boşluk, 5904 sayılı Kanunun 6. maddesi ile 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 17. maddesine eklenen 9. fıkra ile giderilmiştir. Buna göre, tasfiye edilerek tüzel kişilik kaydı ticaret sicilinden silinmiş olan mükelleflerin tasfiye öncesi ve tasfiye dönemlerine ilişkin olarak müteselsilen sorumlu olmak üzere; tasfiye öncesi dönemler için kanuni temsilcilerden herhangi biri adına vergi salınabilecek ve ceza kesilebilecektir. Ancak söz konusu düzenlemenin 5904 sayılı Kanun’un yürürlük tarihinden önceki dönemler için uygulanması söz konusu olamaz.
Bu nedenle, 03/07/2009 tarihinde yürürlüğe giren düzenlemenin dava konusu olayda, 2008 yılına ilişkin vergi ve cezalar için uygulanma imkanı bulunmadığından dava konusu tarhiyat yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasında hukuka uygunluk görülmemiştir.
Davalı idare temyiz isteminin bu nedenle reddi gerekmiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
Davacı temyiz isteminin kabulüne,
2. … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının; bir kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasının BOZULMASINA,
3. Kararın; özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen davalı idare TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5. Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine,
6. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 23/12/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(X)-KARŞI OY :
Dairemizce verilen 24/10/2019 tarih ve E:2016/4357, K:2019/5880 sayılı kararın karşı oyunda belirtilen hukuksal nedenler ve gerekçe uyarınca temyiz istemlerinin reddi ile isteme konu yapılan kararın onanması gerektiği oyuyla Karara katılmıyorum.