Danıştay 3. Daire, Esas No: 2020/4198, Karar No: 2022/1176
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2020/4198 E. , 2022/1176 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/4198
Karar No : 2022/1176
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Mimarlık ve Proje Uygulama Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, ortaklarına verdiği ödünç paralar için faiz hesaplamayarak transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımında bulunduğu yolundaki tespitleri içeren vergi inceleme raporuna dayanılarak 2015 yılı için re’sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi ile aynı yılın Ocak-Mart, Nisan-Haziran ve Temmuz-Eylül dönemleri için re’sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı geçici vergi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353.maddesinin 1.bendi gereğince kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacı şirketin 2015 yılında ortaklarına kullandırdığı ödünç paralar için faiz geliri hesaplamadığı ve dönem kazancına eklemediği, 6736 sayılı Kanun’un 6. maddesinin 3. fıkrasına göre ortaklardan olan alacaklarla ilgili işletme kayıtlarını düzeltmiş ve beyan edilen vergileri ödemiş olsa da, kanunun uygulanmasını göstermek amacıyla çıkarılan tebliğde anılan madde uyarınca yapılan beyanın kar dağıtımına ilişkin olduğu, faiz hesaplanmasına ilişkin inceleme ve tarhiyata engel bir durumun bulunmadığı kabul edilerek re’sen tarhiyat yapıldığının anlaşıldığı olayda, 6736 sayılı Kanunu’nun “İşletme Kayıtlarının Düzeltilmesi” başlıklı 6. maddesinin 3. fıkrası gereğince beyan edilen vergilerle ilgili inceleme yapılmayacağının belirtildiği, Kanun’un uygulama şeklini gösteren Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin 6736 Sayılı Kanun 1 Seri Nolu Genel Tebliğin VI/C/5-c maddesinde ise kar dağıtımına bağlı vergi tevkifatına yönelik ilave bir tarhiyat yapılmayacağının belirtildiği, 6. maddenin 3. fıkrasının (c) bendinde işletme hesaplarını düzelterek beyan edilen verginin bulunması ve ödenmesinin inceleme yapılamaması için yeterli göründüğü, Tebliğ ile kanunun getiriliş amacıyla bağdaşmayan ve maddenin lafzına ve ruhuna aykırı olarak yorum yapılarak bu hususun sadece kar dağıtımına bağlı kılınmasının mümkün olmadığı anlaşıldığından yapılan tarhiyatta ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu vergi ve cezalar kaldırılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ…’ÜN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı şirketin 2015 yılına ilişkin işlemlerinin kurumlar vergisi ve kurum geçici vergisi yönünden ortaklarından olan alacaklar konusuyla ilgili sınırlı incelenmesi sonucu düzenlenen vergi inceleme raporlarında; davacı şirketin 6736 sayılı Kanun’un 1 Seri Nolu Genel Tebliğinin VI/C/5-c maddesinde yer alan, kurumlar vergisi mükelleflerince 6736 sayılı Kanunun 6. maddesinin 3. fıkrası hükmü uyarınca yapılan beyanla ilgili olarak, söz konusu tutarların ortaklara dağıtılıp dağıtılmadığına bakılmaksızın kar dağıtımana bağlı vergi tevkifatına yönelik ilave bir tarhiyat yapılmayacağı yönündeki düzenlemeden hareketle, kar dağıtımına ilişkin tarhiyat yapılamayacak olmasının faiz hesaplamasına ilişkin bir tarhiyata engel teşkil etmeyeceği kabul edilerek aktifte yer alan paranın bir kısmının ortağa kullandırdığı halde kullandırılan kurum kaynağı için herhangi bir faiz geliri hesaplanmadığı ve dönem kazancına eklenmediğinden bahisle Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasının reeskont işlemlerinde uygulanan faiz oranları dikkate alınarak hesaplanan faiz geliri üzerinden dava konusu tarhiyatın yapıldığı ve özel usulsüzlük cezası kesildiği anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
19/08/2016 tarih ve 29806 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6736 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun’un “İşletme Kayıtlarının Düzeltilmesi” başlıklı 6. maddesinin (3) numaralı fıkrasında, kayıtlarda yer aldığı hâlde işletmede bulunmayan kasa mevcudu ve ortaklardan alacaklar ile bunlarla ilgili diğer işlemler hakkında hangi hükümlerin uygulanacağı kurala bağlanmış, söz konusu fıkranın (a) bendinde, bilanço esasına göre defter tutan kurumlar vergisi mükellefleri, 31/12/2015 tarihi itibarıyla düzenledikleri bilançolarında görülmekle birlikte işletmelerinde bulunmayan kasa mevcutları ve işletmenin esas faaliyet konusu dışındaki işlemleri dolayısıyla (ödünç verme ve benzer nedenlerle ortaya çıkan) ortaklarından alacaklı bulunduğu tutarlar ile ortaklara borçlu bulunduğu tutarlar arasındaki net alacak tutarları ile bunlarla ilgili diğer hesaplarda yer alan işlemlerini bu Kanunun yayımlandığı tarihi izleyen üçüncü ayın sonuna kadar vergi dairelerine beyan etmek suretiyle kayıtlarını düzeltebilecekleri, (b) bendinde, (a) bendi kapsamında beyan edilen tutarlar üzerinden % 3 oranında hesaplanan verginin, beyanname verme süresi içinde ödeneceği, (c) bendinde, bu fıkra kapsamında ödenen vergilerin, gelir veya kurumlar vergisinden mahsup edilmeyeceği; beyan edilen tutarların ve ödenen vergilerin, kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak kabul edilmeyeceği, bu fıkra uyarınca beyan edilen tutarlar nedeniyle ilave bir tarhiyat yapılmayacağı belirtilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
6736 sayılı Kanun’un yukarıdaki düzenlemesinin (c) bendinde, 2. fıkra uyarınca beyan edilen tutarlar nedeniyle ilave bir tarhiyat yapılmayacağı açıkça belirtilmiştir. Ancak sözü edilen düzenlemedeki ilave tarhiyat yapılamayacağı kuralının inceleme yapılamayacağı şeklinde değerlendirilemeyeceği açıktır. Dolayısıyla mükelleflerin anılan madde gereğince ortaklardan alacaklara ilişkin tutarları kayıt ve beyanlara uygun hale getirdiği durumda davalı idarece vergi incelemesi yapılmasına engel bir durum bulunmamakla birlikte sadece beyan edilen tutarla ilgili ilave tarhiyat yapılamayacaktır.
Bu durumda, davacı tarafından, 6736 sayılı Kanun’un 6. maddesinin 3. fıkrasının (b) bendine istinaden beyan edilen tutar üzerinden %3 oranında hesaplanan verginin ödendiği hususunda taraflar arasında herhangi bir ihtilaf bulunmadığı olayda, Yasada yer verilmeyen sınırlamaları, yasama organınca öngörülenin dışında genişleten tebliğ hükümleri dikkate alınarak beyan edilen tutarla ilgili yapılan ilave tarhiyatta hukuka uygunluk bulunmadığından, Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusunun reddine ilişkin Dava Dairesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Vergi Dava Dairesi kararına yöneltilen TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 17/03/2022 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
(X)-KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar bozulması istenen Vergi Dava Dairesi kararının dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında istemin kabulünü gerektirecek durumda bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile Vergi Dava Dairesi kararının onanması gerektiği oyuyla karara katılmıyorum.