Danıştay 3. Daire, Esas No: 2020/2411, Karar No: 2021/995
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2020/2411 E. , 2021/995 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2020/2411
Karar No : 2021/995
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : Tasfiye Halinde … Teknoloji ve Bilişim Hizmetleri Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket adına 2002 yılının Ağustos dönemine ait vergi ziyaı cezasından oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Ticaret sicilinden terkin edildiği hususu 24/01/2014 tarihli Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan edilmekle tüzelkişiliği, dolayısıyla medeni haklardan yararlanma ve bu hakları kullanma ehliyeti de son bulan, yargı mercilerinde temsil edilebilmesi mümkün olmayan, hukuk alemindeki varlığı sona eren şirketin yargılamanın hiçbir aşamasında taraf olma ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle dava ehliyet yönünden reddedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Tüzelkişiliği sona eren davacı şirketin medeni haklardan yararlanma ve bu hakları kullanma ehliyeti de sona ereceğinden, gerek yargı mercilerinde, gerek diğer resmi merciler önünde temsil edilebilmesinin mümkün olmadığı, hukuk alemindeki varlığı sona ermekle yargılamanın hiçbir aşamasında taraf olma ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusu incelenmeksizin reddedilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Sicilden silinerek tüzelkişiliği sona eren şirket adına herhangi bir işlem tesis edilemeyeceği, tesis edilen işlemlerin ise iptalinin gerektiği ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı adına, 2002 yılının Ağustos dönemine ait vergi ziyaı cezasından oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 2. fıkrasında istinafın temyizin usul ve şekilleriyle bağlı olduğu hükme bağlanmış, 48. maddesinin 2. fıkrasında, temyiz dilekçelerinin 3. madde esaslarına göre düzenlenmesi gerektiği, düzenlenmemiş ise eksikliklerin onbeş gün içinde tamamlatılması hususunun, kararı veren Danıştay veya bölge idare mahkemesince ilgiliye tebliğ olunacağı, bu sürede eksiklikler tamamlanmazsa temyiz isteminde bulunulmamış sayılmasına Danıştay veya bölge idare mahkemesince karar verileceği, 6. fıkrasında, temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamının ödenmemiş olması halinde kararı veren merci tarafından verilecek yedi günlük süre içerisinde tamamlanması, aksi halde temyizden vazgeçilmiş sayılacağı hususunun temyiz edene yazılı olarak bildirileceği, verilen süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, ilgili merciin kararın temyiz edilmemiş sayılmasına karar vereceği, temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapılması veya kesin bir karar hakkında olması halinde de kararı veren merciin, temyiz isteminin reddine karar vereceği, ilgili merciin bu kararları ile bu maddenin 2. fıkrasında belirtilen temyiz isteminde bulunulmamış sayılmasına ilişkin kararlarına karşı, tebliğ tarihini izleyen günden itibaren yedi gün içinde temyiz yoluna başvurulabileceği, 7. fıkrasında, temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin ödenmemiş olduğu, dilekçenin 3. madde esaslarına göre düzenlenmediği, temyizin kanuni süre içinde yapılmadığı veya kesin bir karar hakkında olduğunun anlaşıldığı hâllerde, 2 ve 6. fıkralarda sözü edilen kararlar, dosyanın gönderildiği Danıştayın ilgili dairesi ve kurulunca, kesin olarak verileceği hükme bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İlk derece Mahkemesi kararlarının, tarafların aleyhine sonuç doğuran hüküm fıkralarına karşı istinaf talebinde bulunulması üzerine temyizin usul ve şekillerine bağlı olan istinaf mercii tarafından kanun yolu ilk incelemesi, gerekli harç ve posta giderinin ödenip ödenmediği, istinaf dilekçesinin 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun olup olmadığı, istinaf başvurusunun süresinde yapılıp yapılmadığı ve istinaf istemine konu edilen kararın kesin nitelik taşıyıp taşımadığı hususlarıyla sınırlı biçimde yapılabilecek olup bahsedilen durumlar için ne şekilde karar verileceği yukarıda değinilen yasal düzenlemelerde belirtilmiştir.
Maddi ve hukuki denetim yetkisi bulunan istinaf mercii tarafından, sözü edilen durumlar dışında, ilk derece mahkemesi kararını yargısal denetim dışında bırakacak şekilde karar verilmesi düşünülemez.
Bu durumda, Vergi Mahkemesince yazılı gerekçeyle verilen davanın ehliyet yönünden reddine ilişkin karara yöneltilen istinaf başvurusu üzerine Vergi Dava Dairesince sözü edilen kararın hukuka uygunluğu değerlendirilerek ulaşılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken istinaf isteminin incelenmeksizin reddedilmesi yargılama usulüne uygun düşmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA
2. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesine,
3. Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 23/02/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.