Danıştay 3. Daire, Esas No: 2019/6228, Karar No: 2021/1120
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2019/6228 E. , 2021/1120 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/6228
Karar No : 2021/1120
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … İnşaat İthalat İhracat Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı/…
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, davanın ehliyet yönünden reddine dair hüküm fıkrasına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket adına, 2009 ve 2010 yıllarına ait katma değer vergisi, özel usulsüzlük cezası, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizinden oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacı şirketin tüzel kişiliğinin, ticaret sicilinden silindiği 15/01/2015 tarihinde sona erdiği, bu tarihten sonra, haklara sahip olması, borçlu kılınması ve temsilinin hukuken mümkün olmadığı, tüzel kişiliğin sona ermesinden önceki dönemlerle ilgili olsa dahi, hukuken var olmayan şirket adına herhangi bir işlem tesis edilemeyeceği, tesis edilen işlemlerin de herhangi bir hukuki sonuç doğurmayacağı, hukuk düzeninde varlık kazanmayan işlemlerin ise herhangi bir kişinin menfaatini ihlal edemeyeceği, Mahkemelerinin … tarih ve E:…, K:…; … tarih ve E:…, K:…; … tarih ve E:…, K:… sayılı davanın ehliyet yönünden reddine ilişkin kararları da göz önünde bulundurulduğunda, davacı şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiği davalı idarece bilinmesine rağmen davanın açılmasına sebebiyet verdiği nazara alındığında, yargılama giderleri ve takdir edilen vekalet ücretinin davalı idareye yükletilmesi gerektiği gerekçesiyle dava ehliyet yönünden reddedilmiş, davacı tarafından yapılan yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı idarece davacıya ödenmesine hükmedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının, davanın ehliyet yönünden reddine ilişkin hüküm fıkrasının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Tüzel kişiliğinin ticaret sicilinden silindiği 15/01/2015 tarihinde sona erdiği, bu tarihten sonra haklara sahip olamayacağı, borçlu kılınamayacağı, dava konusu ödeme emrinin ise bu tarihten sonra düzenlendiği, adına düzenlenen ödeme emrine karşı açılan davanın ehliyet yönünden reddi halinde şirket temsilcisi ve ortaklarına ödeme emri düzenlenebileceğinden dava konusu ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerektiği, yerleşik yargı içtihatlarının da bu yönde olduğu ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 02/03/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.