Danıştay 3. Daire, Esas No: 2018/5703, Karar No: 2021/6667
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2018/5703 E. , 2021/6667 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/5703
Karar No : 2021/6667
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin …Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına asıl borçlu …Tekstil Sanayi İç ve Dış Ticaret Limited Şirketinden alınamayan 2013 ve 2015 yıllarının muhtelif dönemlerine ait geçici vergi, gelir (stopaj) vergisi, katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası, özel usulsüzlük cezası ve fer’ilerinden oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacı şirketin yeminli mali müşavir tasdik raporlarına istinaden ihracattan doğan katma değer vergisi iade alacağının vergi ve prim borçlarına mahsubunun talep edildiği, davalı idarece iade hakkının kazanılmadığına dair ihracatın gerçekleşmediğinin vergi incelemesi ile ortaya konulmadığı halde katma değer vergisinin iadesine yönelik taleplerinin yerine getirilmediği, öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 146. maddesinin 6. bendinde tam incelemelerin en fazla bir yıl, sınırlı incelemelerin ise en fazla altı ay içerisinde bitirilmesi ve bu süreler içerisinde incelemenin bitirilememesi halinde altı ayı geçmemek üzere ek süre verilebileceği ve ilgili birimlerin vergi incelemesinin öngörülen süreler içerisinde bitirilmesi için gerekli tedbirleri alma yükümlülüğünde oldukları hüküm altına alınmasına karşın, davacının iade talebinin uzunca bir süredir karşılanmadığı, bu durumun “kanuni öngörülebilirlik” ilkesine aykırılık oluşturduğu ve Mahkemelerinin E:… sayılı dosyasında verilen 06/10/2016 tarihli ara kararına davalı idarece davacının 2014 ve 2015 yılı işlemlerinin katma değer vergisi iade talebi yönünden incelenmesinin devam ettiğinin bildirildiği, ne zaman sonuçlanacağı hususunda somut bir tarih belirtilmediği ve bu durumun “kanuni öngörülebilirlik” ilkesine aykırılık oluşturduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde iade talebinin somut gerekçelerle karşılanmaması suretiyle adına ödeme emri düzenlenmesinde hukuka uygunluk bulunmadığı, davacı şirket hakkında yapılabilecek bir inceleme sonucu düzenlenebilecek rapor ile iddia edilen hususların açıkça ortaya konulabileceği ve eğer fazladan bir iade gerçekleşmiş ise, bunun davacıdan zamanaşımı süresi içerisinde geri istenebileceği gerekçesiyle dava konusu ödeme emri iptal edilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukuki isabetsizlik görülmeyerek istinaf başvurusu söz konusu kararın gerekçesi değiştirilerek reddedilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Asıl borçlu şirket hakkında başlatılan takip esnasında hem ortak hem de kanun temsilci olan davacının mal varlıkları ile mevcutlarının tamamını borçları karşılıksız bırakmak amacıyla elden çıkardıklarının gerek vergi müfettişleri gerekse de gümrük müfettişlerince tespit edildiği, bu tespit üzerine tasarrufun iptali davası açıldığı davanın derdest olduğu, dolayısıyla düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ…’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava dosyası ile Dairemizin E:2018/2145, 2146 sayılı dosyalarının birlikte incelenmesinden, sözü edilen dosyalarda yer alan davalı idare savunma dilekçelerinde, dava konusu ödeme emri içeriği ile aynı içeriğe sahip ödeme emirlerinin daha önce … Vergi Mahkemesinde açılan muhtelif davalarda davalı idarece iade hakkının kazanılmadığı ve ihracatın gerçekleşmediği yönünde herhangi bir vergi incelemesi olmadığı, yapılacak bir vergi incelemesi ile sonucu düzenlenecek rapor ile iddia edilen hususların ortaya konulabileceği gerekçesiyle iptal edilmesi üzerine, davalı idarece her ne kadar sadece ödeme emirleri içeriği alacaklara yönelik tahsilatın durdurulması ile yetinilmesi gerekmekte ise de söz konusu iptal kararlarına istinaden ödeme emirlerinin de iptal edildiğinin belirtildiği, savunma dilekçesi ekinde sunulan bilgisayar çıktısında da bu dosyada dava konusu edilen ödeme emrinin “iptal” şeklinde listede yer aldığı anlaşılmakta olup söz konusu ödeme emrinin akıbeti araştırılarak ulaşılacak sonuca göre yeniden karar verilmek üzere temyiz istemine konu edilen kararın bozulması gerekmiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesine,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 13. maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 30/12/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.