Danıştay 3. Daire, Esas No: 2018/1884, Karar No: 2021/6456
Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2018/1884 E. , 2021/6456 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/1884
Karar No : 2021/6456
TEMYİZ EDENLER :1- (DAVACI) … Pastahane Unlu Mamüller Gıda
Maddeleri İmalat ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLLERİ : Av. …
2- (DAVALI) … Vergi Dairesi Başkanlığı /…
(… Vergi Dairesi Nüdürlüğü)
VEKİLİ: Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurularına ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, bir kısım hasılatını kayıt ve beyan dışı bıraktığı, ödemelerinin ve tahsilatlarının bir kısmını banka ve benzeri finans kurumları aracılığıyla düzenlenen belgelerle tevsik etmediği ve tek düzen hesap planına uymadığı yolunda saptamalar içeren vergi inceleme raporuna dayanılarak 2012 yılı için re’sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi, aynı yılın tüm dönemleri için re’sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı geçici vergi ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353. maddesinin 1. ve 6. bendleri ile mükerrer 355. maddesinin 4. fıkrası gereğince kesilen özel usulsüzlük cezalarının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Yasal defterlere kaydedilmeyen faturalar ile z raporlarının katma değer vergisi hariç tutarlarının ticari bilanço karına eklenmesi ve bir kısım pasta satışlarında sehven belge düzenlenmediğinin davacı şirket yetkilisince beyan edildiğinden pasta satışlarındaki karlılık oranının ve fire oranının emsalleri ile uyumlu olması nedeniyle beyanlar dikkate alınarak yapılan hesaplamalara göre fire oranı ve defterlere kaydedilmeyen belgeli satış hasılatının düşülmesi sonucu bulunan belgesiz pasta satışı hasılatının ticari bilanço karına ve Ekim – Aralık 2012 geçici vergi dönemi ticari bilanço karına ilave edilmesi sonucu yapılan tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı, geçici verginin aranmayacağı ihbarnamede belirtildiğinden davanın bu kısmı hakkında karar verilemeyeceği, somut bir tespit olmaksızın 213 sayılı Yasanın 353. maddesinin 1. bendi kapsamında özel usulsülük cezası kesilemeyeceği, 8.000’TL yi aşan tahsilat ve ödemelerin banka ve finans kurumları aracılığıyla gerçekleştirilmediği tespit edildiğinden aynı Kanun’un mükerrer 355. maddesinin 4. fıkrası uyarınca kesilen ceza ile tek düzen hesap planına uyulmadığından 353. maddenin 6. bendi uyarınca kesilen cezada ise hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle bir kat vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi ve geçici vergi üzerinden kesilen bir kat vergi ziyaı cezası ile tek düzen hesap planına uyulmaması ve ödemelerin ve tahsilatların banka ve benzeri finans kurumları aracılığıyla düzenlenen belgelerle tevsik edilmemesi nedeniyle kesilen özel usulsüzlük cezaları yönünden dava reddedilmiş, belgesiz satışlar nedeniyle kesilen özel usulsüzlük cezası kaldırılmış, geçici vergi hakkında ise karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurularının, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davacı tarafından, deftere kayıt edilmeyen belgelerin tamamının kar kabul edildiği ancak bu miktara da karlılık oranlarının uygulanması gerektiği, binlerce doğru işlem göz ardı edilerek somut olmayan iddia ve kayıtlardan yola çıkılarak tek düzen hesap planına uyulmaması nedeniyle kesilen cezanın hukuka uygun olmadığı, günümüzde satışların neredeyse tamamı kredi kartı ile yapıldığından belgesiz satışın bulunmadığı, inceleme elamanınca karlılık oranının çok yüksek belirlendiği, saptanan karlılık oranı Ankara ve İstanbul’un merkezi yerlerindeki işletmelerde dahi bulunmazken Dörtyol’da bulunan küçük bir pastanenin bu kadar kazanç elde ettiğinin kabul edilemeyeceği ileri sürülerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.
Davalı idare tarafından, davacı hakkında düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanan tarhiyat ile kesilen özel usulsüzlük cezalarında hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.
TARAFLARIN SAVUNMALARI : Taraflarca savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … ‘ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı adına, bir kısım hasılatını kayıt ve beyan dışı bıraktığı, ödemelerinin ve tahsilatlarının bir kısmını banka ve benzeri finans kurumları aracılığıyla düzenlenen belgelerle tevsik etmediği ve tek düzen hesap planına uymadığından bahisle 2012 yılı için re’sen bir kat vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi, aynı yılın tüm dönemleri için re’sen bir kat vergi ziyaı cezalı geçici verginin salındığı ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353. maddesinin 1. ve 6. bentleri ile mükerrer 355. maddesinin 4. fıkrası gereğince özel usulsüzlük cezalarının kesildiği anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3. maddesinin (B) bendinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu hükmüne yer verilmiş, 30. maddesinin 1. fıkrasında, re’sen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanunî ölçülere dayanılarak tespitine imkân bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması şeklinde tanımlandıktan sonra maddenin 2. fıkrasında, sayılan hallerden herhangi birinin bulunması durumunda vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitinin mümkün olmadığının kabul edileceği, sözü edilen fıkranın 6. bendinde, tutulması zorunlu olan defterlerin veya verilen beyannamelerin gerçek durumu yansıtmadığına dair delil bulunmasının re’sen takdir nedeni olduğu hükme bağlanmış, 134. maddesinin 1. fıkrasında da, vergi incelemesinden amacın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırarak, tespit etmek ve sağlamak olduğu açıklanmıştır.
Aynı Kanun’un mükerrer 355. maddesinin 4. fıkrasında tahsilat ödemelerini banka, benzeri finans kurumları veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik etme zorunluluğuna uymayan mükelleflerden her birine, her bir işlem için bu maddeye göre uygulanan cezalardan az olmamak üzere ( 2012 yılı için 1.170 TL) işleme konu tutarın % 5’i nispetinde özel usulsüzlük cezası kesileceği düzenlemesine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Temyiz istemlerine konu edilen Bölge İdare Mahkemesi kararının, tarhiyat ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353. maddesinin 1. ve 6. bentleri uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezalarına ilişkin hüküm fıkraları aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle Dairemizce de uygun görülmüştür.
Davalı idarece, davacının bir kısım tahsilat ve ödemelerini banka ve benzeri finans kurumları veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik etme zorunluluğuna uymadığına ilişkin olarak, gerekli belgelerin ibrazı istenilip gerekirse şirket yetkilisinin ifadesine başvurularak ayrıntılı inceleme ve somut tespit yapılmaksızın eksik incelemeye dayalı olarak ceza kesilmesinde hukuka uygunluk görülmediğinden Vergi Mahkemesince yazılı gerekçeyle sözü edilen özel usulsüzlük cezası yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen davacı istinaf başvurusunun reddine ilişkin hüküm fıkrasının bozulması gerekmiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacı temyiz isteminin kısmen reddine,
2.… Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının; bir kat vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi ve geçici vergi üzerinden kesilen bir kat vergi ziyaı cezası ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353. maddesinin 6. bendi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,
3.Davacı temyiz isteminin kısmen kabulüne,
4.Kararın; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 355. maddesinin 4. fıkrası gereğince kesilen özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkrasının BOZULMASINA,
5.Davalı idare temyiz isteminin reddine,
6.Kararın; 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 353. maddesinin 1. bendi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkrasının ONANAMASINA,
7.Davacıdan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca nispi harç alınmasına,
8.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Dava Dairesine gönderilmesine,
9.Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 23/12/2021 tarihinde oybirliyle kesin olarak karar verildi.