Danıştay 3. Daire, Esas No: 2017/2680, Karar No: 2021/855

Danıştay 3. Daire Başkanlığı 2017/2680 E. , 2021/855 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ÜÇÜNCÜ DAİRE
    Esas No : 2017/2680
    Karar No : 2021/855

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) :… Vergi Dairesi Müdürlüğü/…
    KARŞI TARAF (DAVACI) : … Sağlık Hizmetleri Medikal Eczane
    Temizlik Ürünleri Bilgisayar Nakliyat Matbaacılık Gazetecilik Reklamcılık Basın Yayın Sanayi Ticaret Limited Şirketi
    VEKİLİ : Av. …
    İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacı adına, bir kısım alışlarını sahte faturalarla belgelendirdiğinden bahisle takdir komisyonu kararına dayanılarak 2009 yılı için re’sen salınan bir kat vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisinin kaldırılması istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi inceleme raporu düzenlenmesini gerektiren bir hususta, davalı idarece davacının defter ve belgeleri üzerinde yapılacak bir inceleme ile gerçeği yansıtmadığı iddia edilen faturaların yasal kayıtlara intikal ettirilip ettirilmediği, kullanılıp kullanılmadığı, kullanılmış ise tamamının mı yoksa bir kısmının mı kullanıldığı, fatura içeriği emtianın iştigal konusu işle ilgili olup olmadığı, gerçekte işletmeye girip girmediği, ödemelerin ne şekilde yapıldığı ve bu konulara yönelik davacı beyanları ortaya koyularak temin edilen faturaların sahte fatura olduğu, davacı tarafından kullanıldığı ve bu nedenle ilgili dönem kurum kazancının aşındırıldığı hususları sübuta erdirilmeksizin sahte belge düzenlemekten dolayı vergi tekniği raporu bulunan firmalardan sahte belge aldığı ve kullandığından bahisle takdir komisyonunca takdir edilen matrah üzerinden adına yapılan tarhiyatta hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle cezalı vergi kaldırılmıştır.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacının 2009 yılında, haklarında gerçeği yansıtmayan belge düzenledikleri yolunda saptama bulunan … Sağlık Hizmetleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, … İnşaat Temizlik Maddeleri Gıda Medikal Taahhüt Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile … Petrol İnşaat Nakliyat Taahhüt Kuyumculuk Elektrik Elektronik İthalat İhracat Limited Şirketi’nden toplam 524. 035,00 TL tutarında fatura aldığının tespit edilmesi üzerine takdir komisyonunca takdir edilen matrah esas alınarak yapılan tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :Savunma verilmemiştir.
    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Temyiz isteminin reddine,
    2. … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
    3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine,17/02/2021 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.
    (X)-KARŞI OY:

    213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 30. maddesinde, re’sen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması şeklinde tanımlanmış, maddenin vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitinin mümkün olmadığı halleri düzenleyen bentleri arasında sayılan tutulması zorunlu olan defterlerin veya verilen beyannamelerin gerçek durumu yansıtmadığına dair delil bulunması hali re’sen tarh sebebi olarak öngörülmüştür.
    Aynı Kanun’un 31. maddesinde, takdir komisyonunca belli edilen matrah veya matrah kısmının takdir kararına bağlanılacağı belirtilmiş, 74. maddesinin (a) fıkrasının 1’inci bendinde, yetkili makamlar tarafından istenilen matrah ve servet takdirlerini yapmak; 2’inci bendinde ise vergi kanunlarında yazılı fiat, ücret veya sair matrah ve kıymetleri takdir etmek komisyonun görevleri olarak belirlenmiş, 75. maddesinde de, takdir komisyonlarının 74. maddedeki görevleri dolayısıyla bu konunda yazılı inceleme yetkisine haiz oldukları düzenlenmiştir.
    Sahte fatura düzenlemekten dolayı hakkında vergi tekniği raporu bulunan mükellefler tarafından düzenlenen faturaları kayıtlarına intikal ettirdiğinin tespit edildiği, bu nedenle 213 sayılı Yasa’nın 30. maddesinin 2. fıkrasının 6. bendi uyarınca re’sen tarh sebebinin bulunduğu olayda, Vergi Mahkemesince, anılan mükellef hakkında düzenlenen vergi tekniği raporu incelenerek, faturaların gerçek bir emtia alımına dayanıp dayanmadığı, sahte fartura kullanmak suretiyle maliyetlerin artırılıp artırılmadığı, takdir edilen matrahın doğruluğu hususlarının araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken tarhiyatı yazılı gerekçeyle kaldıran vergi mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusunun reddi yolundaki kararın bozulması gerektiği oyuyla Karara katılmıyorum.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir