Danıştay 2. Daire, Esas No: 2021/8170, Karar No: 2021/367

Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/8170 E. , 2021/367 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    İKİNCİ DAİRE
    Esas No : 2021/8170
    Karar No : 2021/367

    TEMYİZ EDEN (DAVACI): …
    KARŞI TARAF (DAVALI): Emniyet Genel Müdürlüğü
    VEKİLİ: Av. …

    İSTEMİN KONUSU: … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E: …, K: … sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

    YARGILAMA SÜRECİ:
    Dava Konusu İstem : Dava; Diyarbakır İl Emniyet Müdürlüğü Hassas Bölgeleri Koruma Şube Müdürlüğü kadrosunda kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele branşlı komiser yardımcısı olarak görev yapan davacının, özel harekat branşından çıkartılarak genel hizmet statüsüne aktarılmasına ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığının 19/04/2012 tarihli işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 14/05/2018 tarih ve E:2016/3481, K:2018/2375 sayılı bozma kararına uyulmak suretiyle verdiği temyize konu kararıyla; 25/8/2011 tarih ve 28036 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Emniyet Hizmetleri Sınıfı Branş Yönetmeliği’nin dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan “Görevlendirme” başlıklı 8. maddesinde; branşlı personelin, kural olarak branşıyla ilgili görevde istihdam edileceği, ancak; branşta ihtiyaç fazlası istihdamın ortaya çıkması, diğer hizmet alanlarında personel ihtiyacı bulunması, personel hakkında branştan çıkarma ile sonuçlanacak bir işlemin başlatılması hallerinde, branş konusu hizmette aksamaya yol açmamak ve branşlı personelin can güvenliğini tehlikeye düşürmemek şartıyla başka hizmetlerde istihdam edilebileceği; bu işlemin gerekçeli olarak branşın bağlı bulunduğu daire başkanlığına bildirileceği; “Branştan Çıkarma” başlıklı 10. maddesinin birinci fıkrasında; personelin branştan çıkarılmasına ilişkin ilgili birim amirince branş komisyonuna gerekçeli teklifte bulunulacağı, hakkında branştan çıkarma talebinde bulunulan personelin durumunun branş komisyonunca değerlendirileceği; ikinci fıkrasında; branş komisyonu kararıyla branştan çıkarılması uygun görülenlerin, birimin bağlı bulunduğu Genel Müdür Yardımcısının uygun görüşü ve Genel Müdürün onayı ile branştan çıkarılacağı, Genel Müdüre doğrudan bağlı daire başkanlıklarında ise bu işlemlerin, ilgili daire başkanının teklifi ve Genel Müdürün onayı ile yerine getirileceği; üçüncü fıkrasının (e) bendinde ise; ilgili branş yönergelerinde belirlenen süre kadar branşı dışında çalışanların branştan çıkarılacağı hususlarının kurala başlandığı, 28/3/2012 tarihli Emniyet Hizmetleri Sınıfı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Branş Yönergesi’nin “Branştan Çıkarma Esasları” başlıklı 10. maddesinin üçüncü bendinde, “Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele birimlerinde fiilen toplam bir yıl çalışmayan branşlı personelin, İnsan Kaynakları Şube Müdürlüğünün branş komisyonuna teklifi ile branştan çıkarılıp çıkarılmayacağına komisyon tarafından karar verilir.” hükmüne yer verildiği; “Branşlı Personelin İstihdamı” başlıklı 12. maddesinde ise, branşlı personelin, branşı dışında başka bir birimde görevlendirilemeyeceği ve branşıyla ilgili görevde istihdam edileceği, ancak branşta aşırı istihdamın ortaya çıkması, diğer hizmet alanlarında personel ihtiyacı bulunması, personel hakkında branştan çıkarma ile sonuçlanacak bir işlemin başlatılması hallerinde, mülki idare amirleri, birim amirleri ve daire başkanları tarafından branş konusu hizmette aksamaya yol açmamak ve branşlı personelin güvenliğini tehlikeye düşürmemek şartıyla branşlı personelin başka hizmetlerde istihdam edilebileceği, bu işlemin gerekçeli olarak Başkanlığa bildirileceğinin düzenlendiği, uyuşmazlıkta; Emniyet hizmetinin daha etkin ve verimli bir şekilde yürütülebilmesi için emniyet hizmetleri sınıfı mensuplarının suçların niteliğine göre belirlenen branşlarda özel yetenek, teknik bilgi ve becerileri dikkate alınarak ve branşlara ilişkin eğitim verilmek suretiyle uzmanlaşmaları amaçlanmakla birlikte branşlı olmak ya da uzun süre belirli görevlerde çalışmış olmanın emniyet mensupları için kazanılmış hak sağlamadığı, ilgili mevzuatla öngörülen branştan çıkarılmayı gerektiren bir halin varlığı halinde ise çıkarma işleminin yapılacağı hususunda tartışma bulunmadığı, kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele branşında olmasına karşın 30/07/2010 tarihinden itibaren fiilen Diyarbakır Emniyet Müdürlüğüne bağlı Hassas Bölgeleri Koruma Şube Müdürlüğünde görev yapan davacının, bir yıldan fazla süre ile kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele branşı dışında çalıştığı sabit olduğundan, Emniyet Hizmetleri Sınıfı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Branş Yönergesi’nin 10. ve 12. maddeleri uyarınca, branş komisyonu tarafından yapılan değerlendirme sonucunda kaçakçılık ve organize suçlarla mücadele branşından çıkartılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından; Emniyet Hizmetleri Sınıfı Branş Yönetmeliğinin, emniyet hizmetleri sınıfı mensuplarının branşlaşma işlemlerini hizmetin gereklerine uygun, dengeli ve objektif kurallara bağlamak, branşlaşma işlemlerinin ne şekilde ve nasıl yapılacağına ilişkin esasları tespit etmek ve yürütülmesini sağlamak amacıyla hazırlandığı ve Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmeliklerden olduğu, anılan Yönetmeliğin 17. maddesi uyarınca, branşlı birimlerin kendi branşlarına ilişkin iş ve işlemlerini, Yönetmeliğe aykırı olmamak kaydıyla, yönergelerle düzenleyebilecekleri, aynı Yönetmeliğin “Branştan çıkarma” başlıklı 10. maddesinin (c) bendinin, “Adli ve/veya idari bir suçtan dolayı ceza almış olanlardan, çalıştığı branşta verimli olmayacağı anlaşılanlar” hükmünü amir olduğu ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN CEVABI : Davalı idare tarafından; davacının 17/07/2016 tarihinde görevden uzaklaştırıldığı, 14/08/2016 tarihinde tutuklandığı ve 01/09/2016 tarihinde 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarıldığı, davacı hakkında tesis edilen işlemde mevzuata aykırı bir işlem bulunmadığı, temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ: …
    DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Danıştay Beşinci Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının “Ortak Hükümler” kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 6545 sayılı Kanun ile değişik 50/4. maddesinde, “Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesi, bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılır.” hükmüne yer verilmiştir.
    Temyizen incelenen kararda, İdare Mahkemesince bozma kararında belirtilen esaslara uyulduğu anlaşılmış olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
    2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E: …, K: … sayılı kararın ONANMASINA,
    3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına,
    4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
    5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştay’da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir