Danıştay 2. Daire, Esas No: 2021/2850, Karar No: 2021/5285

Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/2850 E. , 2021/5285 K.
“İçtihat Metni”

T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/2850
Karar No : 2021/5285

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Dava; komiser yardımcısı rütbesinde görev yapan davacının, 2014 yılı terfi döneminde komiser rütbesine terfi ettirilmemesine ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Değerlendirme Kurulu kararının iptaline ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal ve özlük haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:.., K:… sayılı kararla; dava konusu işlemin iptaline, davacının bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük hakların iadesine ve parasal haklarının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine hükmedilmiştir.
Davalı idarenin temyiz istemi üzerine Mahkeme kararı Danıştay Onaltıncı Dairesinin 11/02/2016 günlü, E:2015/15599, K:2016/375 sayılı kararıyla onanmış; kararın düzeltilmesi talebi üzerine Danıştay Beşinci Dairesinin 06/02/2019 günlü, E:2016/29189, K:2019/750 sayılı kararıyla kararın düzeltilmesi talebi kabul edilerek, Mahkeme kararının, dava konusu işlemin iptaline ilişkin hüküm fıkrasının gerekçesi değiştirilmek suretiyle onanmasına; davacının, dava konusu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük ve parasal haklarının davanın açıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine ilişkin hüküm fıkrasının ise, dava konusu işlemin iptaline ilişkin gerekçenin davacının doğrudan terfi ettirilmesi sonucunu doğurmadığı, tespit edilen hususlara göre durumunun yeniden değerlendirilmesine yönelik olduğu ve davacının terfi edip etmeyeceğinin yapılacak yeni değerlendirme sonucunda belirleneceği dikkate alındığında, bulunulan aşamada davacının özlük ve parasal hak kaybının varlığından söz edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin anılan bozma kararına uyularak, bozulan kısma hasren yapılan inceleme sonucu … İdare Mahkemesince verilen temyize konu kararla; davacının terfi ettirilmemesine ilişkin işlemin iptali yolunda verilen kararın davacının doğrudan bir üst rütbeye terfi ettirilmesi sonucunu doğurmadığı, davacının terfi edip etmeyeceğinin yapılacak yeni değerlendirme sonucunda belirleneceği dikkate alındığında, bulunulan aşamada davacının özlük ve parasal hak kaybının varlığından söz edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle, yoksun kalınan özlük ve parasal hakların ödenmesi istemi yönünden karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Değerlendirme Kurulunca, liyakat koşullarını belirlemedeki takdir yetkisi ve rütbe terfilerinde dikkate alınacak diğer hususlar ile mahkeme emsal kararları göz önünde bulundurularak 2014 yılında (900) komiser yardımcısının terfi durumunun değerlendirilmesi sonucu davacının da içinde bulunduğu (151) personelin terfi ettirilmemesinin uygun görüldüğü, bu kapsamda, mevzuat hükümleri dikkate alınarak kurulan dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek, İdare Mahkemesince verilen kısmen iptal, kısmen karar verilmesine yer olmadığına dair kararının bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN CEVABI : Davacı tarafından; sicil ve performans puanlarının, komiser rütbesine terfi etmesi yönünden hiçbir olumsuzluğun bulunmadığını ortaya koyduğu, kıdem ve liyakat yönünden üst düzey seviyede başarılı olduğunun görüldüğü, lehine olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği yolunda cevap verilmiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ: …
DÜŞÜNCESİ : Mahkeme kararının, bozma kararı sonrasında hakkında hüküm kurulmayan kısmı ile kesinleşen kısmına yönelik olan temyiz isteminde davalı idarenin hukuki menfaati bulunmadığından, temyiz isteminin incelenmeksizin reddine karar verilmesi gerektiği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince; Danıştay Beşinci Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının “Ortak Hükümler” kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından davalı Emniyet Genel Müdürlüğünün yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. maddesinde; Danıştay dava daireleri ile idare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarına karşı tebliğ tarihini izleyen otuz gün içinde Danıştayda temyiz yoluna başvurulabileceği; 49. maddesinin 5. fıkrasında ise; kararların kısmen onanması ve kısmen bozulması hallerinde kesinleşen kısmın Danıştay kararında belirtileceği kurala bağlanmış olup, temyiz yoluna, aleyhine karar verilen taraflarca başvurulabileceği açıktır.
İdari işlemler hakkında iptal davası açılabilmesi için öncelikle idari işlemin ilgilinin hukuki menfaatini ihlal etmesi koşulunun varlığı arandığı gibi, kanun yoluna başvurmada da hukuki yarar bulunması gerekmektedir. Başka bir deyişle, kanun yoluna başvuranın, aleyhine kanun yoluna başvurduğu kararın bozulması veya değiştirilmesinde korunmaya değer hukuki menfaatinin bulunması şarttır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Dosyanın incelenmesinden, komiser yardımcısı rütbesinde görev yapan davacının, 2014 yılı terfi döneminde komiser rütbesine terfi ettirilmemesine ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Değerlendirme Kurulu kararının iptaline ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal ve özlük haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davada, dava konusu işlemin iptali ile mahrum kaldığı özlük ve parasal haklarının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya iadesi yolunda verilen Mahkeme kararının, kararın düzeltilmesi aşamasında, iptale ilişkin kısmının Danıştay Beşinci Dairesinin 06/02/2019 günlü, E:2016/29189, K:2019/750 sayılı kararıyla gerekçeli olarak onanmasına, yoksun kalınan özlük ve parasal hakların davacıya ödenmesine ilişkin kısmın ise bozulmasına karar verildiği, buna göre, kararın dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmının kesinleştiği; daha sonra Mahkemece bozma kararına uyularak yoksun kalınan özlük ve parasal hakların ödenmesi istemi yönünden karar verilmesine yer olmadığına hükmedildiği anlaşılmaktadır.
Davalı idare tarafından dosyaya sunulan temyiz dilekçesinde ise, Mahkeme kararının, onanarak kesinleşen iptale ilişkin kısmı ile yoksun kalınan özlük ve parasal hakların ödenmesi istemi yönünden karar verilmesine yer olmadığına ilişkin kısmının bozulması istenilmektedir.
Bu durumda; Mahkeme kararının bozma kararı sonrasında hakkında hüküm kurulmayan kısmı ile kesinleşen kısmına yönelik olan temyiz isteminde davalı idarenin hukuki menfaati bulunmadığından, temyiz isteminin incelenmesine de yasal olanak bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına,
3. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir