Danıştay 2. Daire, Esas No: 2021/16187, Karar No: 2021/1694
Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/16187 E. , 2021/1694 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/16187
Karar No : 2021/1694
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nda Etüt ve Projeler Daire Başkanı olarak görev yapan davacı tarafından, Genel Sekreterlik bünyesine mühendis olarak atanmasına ilişkin … günlü, …sayılı işlemin iptali ile bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı maaş farklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının, yürütmüş olduğu daire başkanlığı görevinde başarısız veya verimsiz olduğunun, hukuken kabul edilebilir, hizmet gereklerine uygun, kamu yararını gözeten somut ve nesnel delillerle ortaya konulamadığı, bu nedenle tesis edilen atama işleminin hukuki bir gerekçesinin olmadığı anlaşıldığından, davacının daire başkanlığı görevinden alınmasında hukuka uyarlık görülmediği, öte yandan davacının yoksun kaldığı parasal haklarının da tazmini gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, tazminat isteminin kabulü ile işlem nedeniyle oluşan maaş farklarının hesaplanarak dava tarihi olan 26/09/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesinin Kararının Özeti … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … günlü, E:…, K:… sayılı temyize konu kararla; daire başkanlığı kadrosunun üst düzey kadro olduğu, üst düzey kamu yöneticilerinin, kamu kurum ve kuruluşlarının geleceğe dönük planlarını ve politikalarını saptayan, bu plan ve politikalardaki hedefleri gerçekleştirmek için gerekli kaynakları ve bu kaynakların kullanım yerlerini belirleyen ya da bu kişilerin emir ve direktifleri yönünde uygulamayı yapan veya onlara yardımcı olan kişiler oldukları, ayrıca, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile 5393 sayılı Belediye Kanunu’nda atama yapma ve görevden alma konusunda idarelere tanınan takdir yetkisinin bu tür kadrolar için daha geniş olduğunun kabul edilmesinin, bu görevlerden başka görevlere atanmaya ilişkin işlemlerin kazanılmış hakları veya genel olarak hukuk güvenliği ilkesini ihlal eden bir yönü bulunmadığı gibi belediye başkanlarının görevlerini kamu görevlisi olarak yürütmesine karşın görevlerinin seçim süresi ile sınırlı bulunduğu, yürütülen görevin devamı için seçimlerde tekrar başarılı olunmasının zorunlu olduğu, seçilmiş kamu personeli olan belediye başkanlarının, atama suretiyle görev yapan kamu personelinin görevlerinin gereği gibi ve başarılı bir biçimde yürütülememesi halinde doğacak müeyyidelerin yanında bir de seçilememek suretiyle bu görevinin sona ermesi sonucuyla karşılaşacağından, görev yapacağı personeli seçme ve atama hakkı ile yetkide paralellik ilkesi gereğince görevden alma hakkı bulunduğunun kabulü gerektiği, daire başkanlığı görevini yürüten davacının, bu görevinden alınması yolunda tesis edilen işlemde hukuka, kamu yararına ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığından işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmediği, diğer taraftan, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığının ortaya konulması nedeniyle, davacının mali ve sosyal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesi isteminin de reddedilmesi gerektiği gerekçesiyle; istinaf başvurusunun KABULÜNE, …İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının KALDIRILMASINA, davanın REDDİNE karar verilmiştir.
Davacı tarafından anılan kararın temyiz edilmesi üzerine Danıştay İkinci Dairesinin 05/11/2020 günlü, E:2020/508, K:2020/3278 sayılı kararıyla,davacının, … Büyükşehir Belediye Başkanlığı bünyesinde Daire Başkanı olarak görev yapmakta iken, söz konusu görevi ile ilgili olarak hakkında hiçbir adli ve idari soruşturma açılmadığı gibi, disiplin cezası da almadığı ve görevinde başarısız veya yetersiz olduğu yönünde de nesnel ve hukuken kabul edilebilir bilgi ve belgenin dosyada bulunmadığı görüldüğünden, kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı olarak davacının daire başkanı görevinden alınarak Genel Sekreterlik bünyesine mühendis olarak atanmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık, davanın reddi yönündeki … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi kararında ise hukuki isabet görülmediğinden söz konusu kararın bozulmasına hükmedilmiştir.
… Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin kararı uyarınca … Bölge İdare Mahkemesinin … tarihi itibarıyla faaliyete geçirilmesi sebebiyle istinaf başvurusu yetki yönünden reddedilerek dosyanın yetkili …Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Danıştay İkinci Dairesinin bozma kararına uyularak verilen …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu …İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve söz konusu kararın kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı belirtilerek, istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI :Davalı idare tarafından; dava konusu işlemin takdir hakkı çerçevesinde hukuka uygun olarak tesis edildiği, idarede atamaya yetkili amir olan belediye başkanının en üst harcama yetkilisi olarak görev ve sorumlulukların yerine getirilmesinde aracı konumunda olan Daire Başkanlarının atamalarında daha geniş takdir hakkına sahip olduğu, dava konusu işlem kapsamında takdir hakkının dar yorumlanmasının adeta yerindelik denetimi yapıldığı anlamına geldiği, Bölge İdare Mahkemesinin kararının bozulması gerektiği iddia edilmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 17. maddesinin 2. fıkrası uyarınca davalı idarenin duruşma istemi yerinde görülmeyerek işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun’un 7035 sayılı Kanun ile değişik 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 24/05/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.