Danıştay 2. Daire, Esas No: 2021/14473, Karar No: 2021/241
Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/14473 E. , 2021/241 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/14473
Karar No : 2021/241
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı – ANKARA
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava, … Polis Kolejinde ingilizce öğretmeni olarak görev yapan davacının, … İl Milli Eğitim Müdürlüğü emrine atanmasına ilişkin … günlü, … sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
.. İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararla; davacının, İçişleri Bakanlığı’na balı olarak eğitim öğretim hizmetleri sınıfında çalışmakta iken, kurumlararası atama yoluyla Milli Eğitim Bakanlığı’na kadrosunun aktarıldığı, Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin 13. maddesi, 2. fıkrasında; kurumlararası atama yapılırken hizmet süreleri ve tercihlerinin dikkate alınması gerektiği yönündeki kurala rağmen, davacı hakkında herhangi bir değerlendirme yapılmaksızın tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlem iptal edilmiştir.
Anılan karar, Danıştay İkinci Dairesi’nin 13/05/2019 günlü, E:2016/15182, K:2019/2903 sayılı kararıyla; davacının, 6638 sayılı Kanun’un 29. maddesi ile 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’na eklenen Geçici 24. maddeye istinaden kanunla kadrosunun Milli Eğitim Bakanlığı’na devredildiği ve anılan yasa hükmünde de bu kapsamda atananlara tercih hakkı verilmesine yönelik bir düzenlemenin bulunmadığı, kurumlararası atamanın yasal bir zorunluluktan kaynaklandığı, dolayısıyla olayda ilgililerin isteği üzerine yapılan kurumlararası atamaya ilişkin hükümlerin uygulanmasının da söz konusu olamayacağı hususları dikkate alındığında; Milli Eğitim Bakanlığı tarafından norm kadro açığı, alanlar ve iller bazında dağılımı ile ihtiyacı gözetilerek kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda tesis edildiği, dava konusu atama işleminde hukuka ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle bozulmuştur.
Danıştay İkinci Dairesi’nin anılan bozma kararına uyularak … İdare Mahkemesi’nce verilen temyize konu kararla; davacının, 6638 sayılı Kanun’un 29. maddesi ile 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanunu’na eklenen Geçici 24. maddeye istinaden kanunla kadrosunun Milli Eğitim Bakanlığı’na devredildiği ve anılan yasa hükmünde de bu kapsamda atananlara tercih hakkı verilmesine yönelik bir düzenlemenin bulunmadığı, kurumlararası atamanın yasal bir zorunluluktan kaynaklandığı, dolayısıyla olayda ilgililerin isteği üzerine yapılan kurumlar arası atamaya ilişkin hükümlerin uygulanmasının da söz konusu olamayacağı hususları dikkate alındığında; Milli Eğitim Bakanlığı tarafından norm kadro açığı, alanlar ve iller bazında dağılımı ile ihtiyacı gözetilerek kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda tesis edildiği sonucuna varılan dava konusu atama işleminde, hukuka ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; Kanun hükmü uyarınca kadrosunun Milli Eğitim Bakanlığına devredildiğinden artık kendisi hakkında Milli Eğitim Bakanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin uygulanması gerektiği, tercihleri alınmak ve hizmet süresi dikkate alınmak suretiyle atamasının yapılması gerektiği, eşinin Ankara’da kadrolu olarak öğretmen olarak görev yaptığı, Ankara’da kendi branşında boş kontenjan bulunduğu ileri sürülerek, İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesi’nce, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, … İdare Mahkemesi’nce verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, Dairemizin 13/05/2019 günlü, E:2016/15182, K:2019/2903 sayılı kararı ile bozulması üzerine davacı tarafından adli yardım talepli karar düzeltme isteminde bulunması sonrasında, Dairemizin 22/10/2019 günlü, E:2019/3335 sayılı ara kararı ile davacının adli yardım isteminin kabul edildiği görüldüğünden, davacının yeniden adli yardım istemi hakkında bir karar verilmeden işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın ONANMASINA,
3. Davacının adli yardım istemi kabul edildiğinden, adli yardım kararından dolayı ertelenmiş olan temyiz aşamasındaki yargılama giderlerinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 339. maddesi, 1. fıkrası uyarınca, karar kesinleştiğinde davacıdan tahsili için Mahkemesince müzekkere yazılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesi, 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştay’da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.