Danıştay 13. Daire, Esas No: 2020/3843, Karar No: 2021/133

Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2020/3843 E. , 2021/133 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONÜÇÜNCÜ DAİRE
    Esas No:2020/3843
    Karar No:2021/133

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Fonu (…)
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: … tarih ve … sayılı Fon Kurulu kararı uyarınca Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu II. Tahsilat Daire Başkanlığı tarafından tanzim olunan … tarih ve … sayılı ödemeye çağrı mektubunun iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; dava konusu ödemeye çağrı mektubunun dayanağı olan Fon Kurulu’nun … tarih ve … sayılı kararının iptali istemiyle davacı tarafından … İdare Mahkemesi’nin … esasına kayden açılan davada, Mahkemenin … tarih ve K:… sayılı kararıyla dava konusu işlemin iptaline karar verildiği, bu durumda, sebep unsuru ortadan kalkan ve dayanağı kalmayan dava konusu ödemeye çağrı mektubunda hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka aykırı bulunarak işlemin iptaline karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, bir kararın başka bir karara dayanak olabilmesinin ancak uyuşmazlığın esasını çözecek biçimde şekli ve maddi anlamda kesinleşmiş olmasına bağlı olduğu, karara gerekçe gösterilen karar ile ilgili temyiz yoluna başvurulduğu, davacının Banka kaynağının haksız olarak kullanılması sebebiyle amme alacağına dönüşen alacaktan diğer sorumlular ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, davacının döviz hesabına virman yapılmak suretiyle bankayı zarara uğratan üçüncü kişilerden olduğu, aktarılan dövizlerin davacı tarafından şahsi olarak kullanıldığı, aynı zamanda davacının yolsuz olarak alınan paraların hesaplarında kullanıldığı şirketlerin de ortağı olduğu, söz konusu işlemlerin davacı ve diğer üçüncü şahıslarla birlikte işbirliği hâlinde gerçekleştirildiği, davacının babası ve eşi tarafından TMSF aleyhine mevduatlarının ödenmesi talebiyle açılan alacak davalarının reddedildiği, her iki kararda da, davacının banka görevlisi ile ticari ilişkileri dolayısıyla iyi niyetli üçüncü kişi konumunda sayılamayacakları, usulsüz işlemleri bilen veya bilmesi gereken bir konumunda oldukları, para yatırdıklarına dair dekont, makbuz olmadığı, dolayısıyla bankaya güvenerek para yatırıldığının ispatlanamadığı gerekçelerine yer verildiği, Fon Kurulu kararının, ödemeye çağrı mektubunun, ödeme emrinin ve haciz tutanaklarının iptali istemiyle diğer borçlular tarafından açılan davaların reddedildiği ve bu kararların kesinleştiği, hukuki sorumluluk ile cezai sorumluluğun farklı kavramlar olduğu, ceza yargılamasında verilen kararın ve ceza davasında yer alan bilirkişi raporlarının huzurdaki davada delil olarak değerlendirilemeyeceği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, iptali istenen idari işlemin hukuki dayanağını oluşturan temel idari işlemin iptal edildiği, bu kararın davalı idare açısından bağlayıcı olduğu, kararın kesinleşmesinin beklenmesinin mümkün olmadığı, ödenmesi istenilen tutardan sorumlu tutulamayacağı, 35 senedir yurt dışında ikamet eden bir işçi olduğu, uzun süredir çalışamayacak derecede hasta olduğu, davalıya devredilen banka şubesindeki zimmet olayı ile hiçbir ilgisinin bulunmadığı, teftiş raporlarında kendisi hakkında somut bir tespit bulunmadığı, tüm birikimlerini o bankaya yatırmasına rağmen banka görevlisinin usulsüz işlemleri nedeniyle yatırdığı mevduatını dahi geri alamadığı, dava dışı … yönünden açılan iptal davasında, aynı gerekçelerle Fon Kurulu kararının iptal edildiği, kararda açık, net ve somut bir tespit olmaksızın hukuki sorumluluğa gidilemeyeceğinin hüküm altına alındığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:

    ESAS YÖNÜNDEN:
    MADDİ OLAY :
    … A.Ş. 22/12/1999 tarihinde Fon’a devredilmiştir. Bankanın 09/08/2001 tarihli hisse devir sözleşmesiyle … Grubu’na satılmasına karar verilmiş olup, anılan hisse devir sözleşmesinde Bankanın yükümlülükleri Fon tarafından üstlenilmiştir.
    Bankada bireysel pazarlama yetkilisi olarak çalışan … adlı kişinin, 1999-2001 yılları arasında bir kısım müşterilerin hesaplarından müşterilerin bilgileri ve talimatları dışında usulsüz olarak tediye, virman ve üçüncü kişilere havale işlemleri yapmak suretiyle kendisi ve işbirliği içinde olduğu şirket, şirket ortakları ve üçüncü şahıslara para aktardığı tespit edilmiştir.
    Hesaplarındaki paralar usulsüzce aktarılan mevduat sahiplerinin açtığı davaların Banka aleyhine sonuçlanması üzerine, Fon tarafından mevduat sahiplerine 374.550,10-TL ve 2.440.790,53-EUR mevduat tutarı ve yediemin ücreti, hacizli malların sigorta giderleri gibi adlar altında 171.829,00-TL ödeme yapılmıştır.
    Fon tarafından yapılan ödemelerin tahsili amacıyla aralarında davacının da bulunduğu 13 kişi hakkında … İcra Müdürlüğü’nün E:… sayılı dosyasında takip başlatılmış, daha sonra bu takipten sarfınazar edilerek, alacağın 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’a göre takip ve tahsil edilmesine ilişkin Fon Kurulu kararı alınmıştır.
    Anılan Fon Kurulu kararı uyarınca Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu II. Tahsilat Daire Başkanlığı tarafından tanzim olunan … tarih ve … sayılı ödemeye çağrı mektubunun iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Dosyanın incelenmesinden, dava konusu ödemeye çağrı mektubunun dayanağı Fon Kurulu kararının iptali istemiyle açılan davada … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla dava konusu işlem iptal edildiğinden, dayanağı kalmayan dava konusu işlemlerde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle İdare Mahkemesince işlemin iptaline karar verildiği ve bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddedildiği görülmekle birlikte; Mahkeme tarafından hükme esas alınan … İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı, Dairemizin 30/11/2020 tarih ve E:2020/2335, K:2020/3420 sayılı kararıyla bozulduğundan, Bölge İdare Mahkemesi’nce oluşan bu yeni hukukî duruma göre ve bozma kararındaki gerekçeler dikkate alınarak davacıya edindirildiği anlaşılan Banka kaynağı tutarı tespit edilmek suretiyle yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
    Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalının temyiz isteminin kabulüne,
    2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 18/01/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir