Danıştay 13. Daire, Esas No: 2020/3820, Karar No: 2021/283

Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2020/3820 E. , 2021/283 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONÜÇÜNCÜ DAİRE
    Esas No:2020/3820
    Karar No:2021/283

    TEMYİZ EDENLER : 1- (Davacı) …
    VEKİLİ : Av. …
    2-(Davalı) … Gümrük Müdürlüğü
    3-(Davalı) … Tasfiye İşletme Müdürlüğü
    VEKİLLERİ : Av. …

    DİĞER DAVALI : … Liman İşletme Müdürlüğü – …

    İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Ticaret Bakanlığı Erenköy Tasfiye İşletme Müdürlüğü tarafından 19/11/2019 tarihinde e-ihale yolu ile gerçekleştirilen “Metal Mobilya Menteşe Parçası” ihalesinde satın alınan eşyanın tarafına teslim edilmemesi sebebiyle ihalenin iptali ile ihaleden satın alınan eşyaya ilişkin tahsil edilen ihale satış bedelinin ve idareye ödenen tüm vergi ve mali yüklerin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tarafına ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce; davacı tarafından, Metal Mobilya Menteşe Parçası ihalesinde satın alınan eşyanın tarafına teslim edilmemesi sebebiyle ihalenin iptali ile ihaleden satın alınan eşyaya ilişkin tahsil edilen ihale satış bedelinin ve idareye ödenen tüm vergi ve mali yüklerin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tarafına ödenmesine karar verilmesi istemiyle bakılan davanın açıldığı, uyuşmazlıkta, idarenin yaptığı ihale işleminin usulüne uygun olarak sonuçlandığı ve davacı tarafından da ihalenin yapılışına dair bir itirazın olmadığı, bu aşamadan sonraki tüm hukuki uyuşmazlıkların çözümünün yasa gereği adli yargının görev alanına girdiği anlaşılmakla, davanın görüm ve çözümünün adli yargı yerine ait olduğu sonucuna varılmıştır.
    Belirtilen gerekçelerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 15/1-a maddesi uyarınca davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, uyuşmazlığın, ihale konusu eşyanın tesliminin gerçekleşmemesinden kaynaklandığı, eşyanın teslimine ilişkin düzenlenen teslim fişinde yer alan yazıların ve imzanın davacıya ait olmadığı, e-ihale yolu ile satın alınan eşyanın davacıya teslim edilmemesi nedeniyle ihalenin iptali ile ihale sebebiyle ödenen bedelin iadesi istemiyle bakılan davanın açıldığı, uyuşmazlığın niteliği ve tarafının idare olması nedeniyle görevli mahkemenin İstanbul İdare Mahkemesi olduğundan davanın görev yönünden reddine dair kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
    Davalı Haydarpaşa Gümrük Müdürlüğü ve Erenköy Tasfiye İşletme Müdürlüğü tarafından, uyuşmazlığın idari yargının görev alanına girdiği, Mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka aykırı olduğu, Gümrük Kanunu ve ilgili diğer mevzuat uyarınca davalı idare tarafından gerçekleştirilen işlemlerin hukuka uygun olduğu, haksız ve mesnetsiz olarak açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :Davalı Haydarpaşa Gümrük Müdürlüğü ve Erenköy Tasfiye İşletme Müdürlüğü tarafından, ihale işleminin mevzuata uygun olarak sonuçlandırıldığının ve davacının ihalenin yapılışına dair itirazının olmadığının açık olduğu ve bu durumun Mahkemece karar altına alındığı, davacıya satışı yapılan ihale konusu eşyanın 26/11/2019 tarihinde davacıya teslim edildiği, idare tarafından yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu, davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
    Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
    İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
    2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle görev yönünden reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
    3. Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
    4. Posta giderleri avansından artan tutarın taraflara iadesine,
    5. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
    6. 2577 sayılı Kanun’un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 26/01/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir