Danıştay 13. Daire, Esas No: 2015/5978, Karar No: 2020/3883
Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2015/5978 E. , 2020/3883 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2015/5978
Karar No:2020/3883
TEMYİZ EDEN (DAVACI): … Elektrik Dağıtım A.Ş.
VEKİLLERİ: Av. … , Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI): … A.Ş. (… ) Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davalı TEİAŞ Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen Ağustos 2013 dönemine ilişkin … tarih ve … sayılı sistem kullanım ceza faturasının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; davalı idare ile davacı arasında imzalanmış olan sistem kullanım anlaşmalarının 9. maddesinde belirtilen cezaî şartın ihlâlinin sabit olduğu, söz konusu ihlâle karşı tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, sistem kullanım anlaşmasının hukukî niteliğinin doğru değerlendirilmediği, sistem kullanım ceza faturasının yasal dayanağının bulunmadığı, davalı idarenin idarî para cezası verme yetkisine sahip olmadığı, idarî para cezası şeklinde uygulanan yaptırımın cezaî şart olarak nitelendirilemeyeceği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Davalı idare tarafından, davacı ile 13/04/2010 tarihi sonrasında her bir trafo merkezi için sistem kullanım anlaşması imzalandığı, sistem kullanım anlaşmalarında bulunan cezaî şart maddesinin davacı tarafından ihlâl edildiği ve dava konusu cezanın verildiği dönem itibarıyla sistem kullanım anlaşmalarında uyarı müessesesinin bulunmadığı belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 17. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacının duruşma istemi yerinde görülmeyerek istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un Geçici 8. maddesi uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 24/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.