Danıştay 13. Daire, Esas No: 2014/4398, Karar No: 2020/4007
Danıştay 13. Daire Başkanlığı 2014/4398 E. , 2020/4007 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2014/4398
Karar No:2020/4007
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Fonu (…)
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının Merkez … Televizyon Prodüksiyon A.Ş.’den olan alacağının …-… Ticari ve İktisadi Bütünlüğü sıra cetveline kaydedilmesi ve geçmiş dönem borcu kapsamında ödenmesi talebinin reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nce verilen kararda; 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 134. maddesinde, “Gerçek ve tüzel kişilerin sahip olduğu varlıkların, bu maddede yer alan hükümler çerçevesinde ticari ve iktisadi bütünlük kapsamında veya bu Kanunda yer alan hükümler çerçevesinde ayrı ayrı cebri icra yoluyla satışlarından elde edilen bedelden; satış tarihine kadar tahakkuk etmiş olmak şartıyla, sırasıyla Fon Kurulu tarafından karar verilmesi halinde şirketlerin teknik bilgi, yazılım, donanım, ekipman, mal ve hizmet alımından doğan geçmiş dönem borçları, kişilerin Devlete ve sosyal güvenlik kuruluşlarına olan 6183 sayılı Kanun kapsamındaki borçları ile GSM imtiyaz sözleşmesinden doğan Hazine payı borçları ödendikten sonra kalan kısım, kişilerin diğer kamu kurum ve kuruluşları ile üst kurullara olan borçlarına garameten taksim edilerek ödenir.” kuralına yer verildiği, Fon Kurulu’nun … tarih ve … sayılı kararı ile oluşturulan …-… Ticari ve İktisadi Bütünlüğünün, Fon Kurulu’nun … tarih ve … sayılı kararı ile revize edilerek satışa çıkarıldığı, 05/12/2007 tarihinde gerçekleşen ihalenin … Radyo ve Televizyon Gazetecilik ve Yayıncılık A.Ş.’nin uhdesinde kaldığı, Rekabet Kurumu ile Radyo ve Televizyon Üst Kurulu nezdindeki işlemlerin ardından … tarih ve … sayılı Fon Kurulu kararı ile de ihalenin onaylandığı, ihale bedelinin yatırılmasına müteakip hazırlanan sıra cetvelinin 02/12/2008 tarih ve 27072 sayılı Resmî Gazete’de yayımlandığı;
Davacının, Merkez … Televizyon Prodüksiyon A.Ş.’deki iş sözleşmesi kapsamında çalışmasından kaynaklanan fazla mesai ücreti ve genel tatil ücretlerinden doğan alacağının tahsili için açtığı davanın … İş Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile kabul edildiği, bu alacağın tahsili için …-… Ticari ve İktisadi Bütünlüğü sıra cetveline kaydedilmesi ve geçmiş dönem borcu kapsamında ödenmesi talebinin dava konusu işlem ile reddi üzerine bakılan davanın açıldığı; satış tarihine kadar tahakkuk etmiş olmak şartıyla, Fon Kurulu tarafından karar verilmesi hâlinde hizmet alımından doğan geçmiş dönem borçları ödendikten sonra kalan kısmın kişilerin diğer kamu kurum ve kuruluşları ile üst kurullara olan borçlarına garameten taksim edileceği yönündeki kural dikkate alındığında, davacının alacağının satış tarihi olan 21/02/2008 tarihinden sonra, … İş Mahkemesi’nin … tarihli kararı ile kabul edildiği ve buna göre davacının alacağının geçmiş dönem borcu niteliği taşımadığı anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, … İş Mahkemesi’nde görülen davanın 2006 yılında açıldığı ve kararın 01/12/2010 tarihinde verildiği, borçlu şirket hakkında iktisadi bütünlük kararının verildiği tarihte yargılamanın devam ettiği, 02/12/2008 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanan sıra cetvelinin ise açılan davalar nedeniyle henüz kesinleşmediği, açılan davadan borçlu şirketin bilgisinin bulunduğu, borçlu şirketin kayıtlarında olmasından dolayı alacağın Fon’un bilgisi dahilinde olduğunun açık olduğu, Fon’un alacaktan haberdar olmasına rağmen alacağı sıraya almayarak mağduriyete sebep olduğu, sıra cetvelinin hazırlandığı sırada herhangi bir başvuru aranmaksızın borçlu şirket kayıtlarında bulunan ve geçmiş dönem borcu olduğu açık olan alacağın kayda alınması gerektiği, 5411 sayılı Kanun’da alacaklarda öncelik sırasının yapıldığı ve bunun emredici kural olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :Davalı idare tarafından, Fon’un borçlu şirket aleyhine açılmış olan tüm davaları bilmek ve devam eden davalarda dava konusu alacakları doğrudan sıra cetveline kayıtlarını yapmak gibi bir zorunluluğunun bulunmadığı, borçlu şirketin tüzel kişiliğinin devam ettiği, borçlu şirket aleyhine açılan davaların Fon tarafından devralınmadığı, mevzuat ve ihale şartnamesinin açık hükümleri çerçevesinde ihale sürecinin tamamlanmasından sonra doğan alacakların ihale sürecini etkilemeyeceği, bir alacağın geçmiş dönem borcu olarak nitelendirilebilmesi için gerekli şartların Yönetmelikte belli olduğu, kaldı ki İş Mahkemesi tarafından dava 2010 yılında karara bağlanmış olmasına karşın Fon’a 2012 yılında başvuru yapıldığı, iktisadi bütünlük olarak satışın mantığı gereği satışa konu varlıkların bütünlüğünün belli süre bozulmaması gerektiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi’nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme’ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun’un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 29/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.