Danıştay 12. Daire, Esas No: 2021/250, Karar No: 2021/952
Danıştay 12. Daire Başkanlığı 2021/250 E. , 2021/952 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/250
Karar No : 2021/952
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Başkanlığı
VEKİLİ : …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem : Arvin İli, Arhavi İlçesi, … Köyü Camii İmam-Hatibi olarak görev yapan davacının, Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin 5/1-(b) maddesinde belirtilen ortak niteliği kaybettiğinden bahisle, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 98/b maddesi uyarınca görevine son verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E: … , K: … kararıyla; davacıya atfedilen fiil nedeniyle davacı hakkında, Arhavi Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma sonucu düzenlenen iddianameye istinaden … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … esası ile çocuğun basit cinsel istismarı suçundan açılan kamu davasına ilişkin dosyadaki bilgi ve belgelerin ara kararı ile getirtilerek incelenmesinden, mağdure …’nın yargılamanın son celsesinde sanığın (davacının) kendisine dokunmadığını, ders çalışmak istemediği için bu şekilde beyanda bulunduğunu belirtmesi ve dosyadaki etkin delilin mağdurun beyanı olması ve sanığın (davacının) üzerine atılı suçu kesinlikle kabul etmemesi dikkate alındığında, mahkemede sanığın (davacının) üzerine atılı suçu işlediği hususunda şüphe oluştuğu, her ne kadar sanığın suçu gerçekleştirmiş olma ihtimali yüksek olduğu değerlendirilmiş ise de, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gözetilerek oluşan şüphe karşısında sanığın (davacının) mahkumiyetine karar verilmesi mümkün olmadığı kanaatiyle sanığın (davacının) beraatine karar verildiğinin görüldüğü, bu durumda, davacı hakkında öğretici tarafından çocuğun basit cinsel istismarı suçundan açılan kamu davasında davacının suçu işlediğinin sabit olmadığı kanaatiyle beraatine karar verilmesi karşısında, disiplin soruşturması kapsamında davacıya atfedilen fiilin gerçekleştiğinden, dolayısıyla davacının görevine son verme gerekçesi olarak Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin 5/1-(b) maddesinde belirtilen ortak nitelik şartını kaybettiğinden bahsedilemeyeceğinden, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçeleriyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davalı idare tarafından, davacının ortak niteliği kaybetmesi için ceza mahkemesince mahkumiyetine karar verilmesi gerekmediği, dava konusu işlemin hukuka ve mevzuata uygun olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Soruşturma raporuna konu davacıya atfedilen fiil nedeniyle davacının … Asliye Ceza Mahkemesi’nin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararı ile beraatına karar verilmiştir.
Uyuşmazlık konusu olayda, dosya kapsamındaki soruşturma raporu, tanık ifadeleri ve diğer bilgi ve belgeler incelendiğinde; Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin 5/1-(b) maddesinde belirtilen ortak nitelik şartını kaybettiğinden bahsedilemeyeceğinden dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Artvin İli Arhavi İlçesi … Köyü Camii İmam-Hatibi olarak görev yapan davacı hakkında, 2001 doğumlu komşusunun kızı … isimli kız çocuğuna matematik dersi çalıştırmak için …’nin evine gittiği, evde yalnız olan …’nin elini ve yüzünü öperek tacizde bulunduğu iddiasıyla soruşturma başlatılmıştır.
Soruşturma sonucu düzenlenen … tarihli ve … sayılı raporda özetle; iddiaya konu olayla ilgili bir görgü tanığının bulunmadığı, …’nın olayla ilgili Arhavi Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından alınan ifadesi dışında ifadesine başvurulmadığı, savcılık ifadesinde ise, davacının kapıyı çaldığı, kapıyı açması üzerine sana ders çalıştıracağım dediğini, kendisinin annesinin evde olmadığını belirtmesine rağmen eve girdiği ve evin kapısını kapattığını, elini tutarak oturma odasında koltukta kendisini yanına oturtup elini ve yüzünü öptüğünü, bunun üzerine davacıyı iteklediği ve hemen ayağa kalkıp dışarıya kaçtığı ve … Markette çalışan ve önceden tanıdığı …’nin yanına giderek davacının yaptıklarını antattığını beyan ettiği, davacı ifadesinde ise; …’ya ders çalıştırmak için evlerinin zilini çaldığını o sırada …’nın annesinin evde olmadığını bilmediğini, oturma odasında kanepeye oturduğunu, birlikte 10-15 dk matematik alıştırmaları üzerinde çalıştıklarını, bu sırada bir denklem problemi çözerken R.K’nın “x” işareti nedir diye sorduğunda “x” işaretini göstermek için …’nın elini tutarak deftere sağ eliyle “x” harfini çizdiğini, bunun üzerine …’nın “elimden neden tuttun” diyerek evden çıkmasını istediğini, kendisinin evden çıkarak direk kendi evine gittiğini, amacının …’yı ders çalıştırmak olduğunu, yanağını okşamadığını, elini yüzünü öpmediğini, elini sadece “x” harfini göstermek için tuttuğunu, eline dokunmanın taciz anlamına geleceğini bilmediğini, böyle bir suçlama ile karşılaşacağını tahmin etmediği için kalemi elinden alıp “x” harfi yazmayı akledemediğini, bu iddiaları …’nın annesi …’nın kendinden para sızdırmak için ortaya attığını beyan ettiği, eldeki bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinden; davacının …’nın elini tuttuğunu kabul ettiği, …’nın annesi … ile …’nin alınan ifadelerinin …’nın ifadesi ile uyuştuğu, …’nın davacı ile ders çalışırken kullandığı defterde pek çok kez “x” ve “y” harfinin geçtiği, dolayısıyla 7. sınıf öğrencisi …’nın “x” harfini bilmemesinin makul olmadığı, marketin kamera kayıtlarından …’nın olayın hemen sonrasında telaşlı, ağlamaklı ve titrer halde olduğunun görüldüğü, bu durumun tacize uğradığı iddiasını kuvvetlendirdiği belirtilerek davacıya atfedilen fiilin sübuta erdiği sonuç ve kanaatine varılması üzerine 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 125/B-(d) maddesi uyarınca kınama cezasıyla cezalandırılması ve Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin 5/1-(b) maddesindeki ortak niteliği kaybettiğinden bahisle 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 98/b maddesi uyarınca görevine son verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Söz konusu rapordaki teklif esas alınarak tesis edilen Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Kurulu’nun … tarihli ve … sayılı kararı ile davacının, Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin 5/1-(b) maddesindeki anılan şartı kaybettiğinden bahisle Diyanet İşleri Başkanlığındaki görevine son verilmesine karar verilmiş, bu karar Diyanet İşleri Başkanlığı’nın … tarihli ve … sayılı kararı ile onaylanmıştır.
Bunun üzerine, davacının görevine son verilmesine ilişkin söz konusu işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle temyizen incelenen dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48. maddesinin (B) bendinin 2. alt bendinde, memurluğa alınacaklarda aranacak özel şartlar arasında, “kurumların özel kanun veya diğer mevzuatında aranan şartları taşımak” şartına yer verilmiş; 98. maddesinin (b) bendinde, memurların “memurluğa alınma şartlarından herhangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması veya memurlukları sırasında bu şartlardan her hangi birini kaybetmesi” hali, Devlet memurluğunu sonra erdiren sebepler arasında sayılmıştır.
Diyanet İşleri Başkanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin 5. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde ise, “Atanmalarında dini öğrenim şartı esas alınan alanlarda; itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslâm törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu şeklinde ortak bir nitelik taşımak” Diyanet İşleri Başkanlığı kadrolarına atanacaklarda aranacak genel şartlar arasında sayılmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlık konusu olayda, dosya kapsamındaki soruşturma raporu, tanık ifadeleri ve diğer bilgi ve belgeler incelendiğinde; davacının yürüttüğü din hizmeti sebebiyle topluma ve insanlara örnek olması ve din hizmetinin önem ve hassasiyetleri birlikte dikkate alındığında, sübut bulan eylemleriyle Yönetmelikte yer alan “…itikat, ibadet, tavır ve hareketlerinin İslâm törelerine uygunluğunun çevresinde bilinir olduğu” şeklindeki ortak nitelik şartını kaybettiği sonucuna ulaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali yönündeki İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 24/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.