Danıştay 12. Daire, Esas No: 2019/4993, Karar No: 2021/448

Danıştay 12. Daire Başkanlığı 2019/4993 E. , 2021/448 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONİKİNCİ DAİRE
    Esas No : 2019/4993
    Karar No : 2021/448

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVALI) : …Su ve Kanalizasyon İdaresi (…) Genel Müdürlüğü / …
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Mardin Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünde sözleşmeli inşaat teknikeri olarak görev yapan davacı tarafından, sözleşmesinin yenilenmemesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptaline ve yoksun kalınan maaş ve özlük haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararla; davacı ile davalı idare arasında akdedilen hizmet sözleşmesinin 31/12/2016 tarihine kadar geçerli olduğu, sözleşme süresinin sona ermesi nedeniyle inşaat teknikeri olan davacı ile davalı idare arasında imzalanan hizmet sözleşmesinin yenilenip yenilenmemesi hususunda idarenin takdir yetkisinin bulunduğu, personel harcamalarının bütçe gelirinin %30’unu da aştığı hususu da dikkate alındığında takdir yetkisinin gerekçeli ve objektif olarak kullanıldığı, Mahkeme kararıyla da idarenin sözleşme imzalamaya zorlanamayacağı hususu gözetildiğinde, idarece tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu … İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 19/09/2014 tarihinden itibaren davalı idare ile üç ayrı sözleşmenin imzalandığı, sözleşmesinin yenilenmemesinden sonra 3 adet inşaat teknikerinin istihdam edildiği, 5 adedinin ise ihale kapsamında istihdam edildiği, belediye bütçesinin %30’unun aşılmış olmasının, sözleşmesinin yenilenmemesine gerekçe olamayacağı, zira gördüğü hizmetin sürekli olduğu ileri sürülerek, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Yargılama aşamasında yapılan savunmaların aynen tekrar edildiği belirtilerek, istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE:

    MADDİ OLAY :
    5393 sayılı Belediye Kanununun 49. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca davalı idarede sözleşmeli inşaat teknikeri olarak görev yapan davacı ile davalı idare arasında imzalanan hizmet sözleşmesinin yenilenmemesine ilişkin … tarihli ve … sayılı işlemin iptaline ve yoksun kalınan maaş ve tüm özlük hakların ödenmesine karar verilmesi istemiyle dava açılmıştır.

    İLGİLİ MEVZUAT:
    657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4/B bendinde; “Sözleşmeli personel: Kalkınma planı, yıllık program ve iş programlarında yer alan önemli projelerin hazırlanması, gerçekleştirilmesi, işletilmesi ve işlerliği için şart olan, zaruri ve istisnai hallere münhasır olmak üzere özel bir meslek bilgisine ve ihtisasına ihtiyaç gösteren geçici işlerde, Cumhurbaşkanınca belirlenen esas ve usuller çerçevesinde, ihdas edilen pozisyonlarda, mali yılla sınırlı olarak sözleşme ile çalıştırılmasına karar verilen ve işçi sayılmayan kamu hizmeti görevlileridir.” şeklinde tanımlanmıştır.
    5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 49. maddesinin üçüncü fıkrasında; “Belediye ve bağlı kuruluşlarında, norm kadroya uygun olarak çevre, sağlık, veterinerlik, teknik, hukuk, ekonomi, bilişim ve iletişim, plânlama, araştırma ve geliştirme, eğitim ve danışmanlık alanlarında avukat, mimar, mühendis, şehir ve bölge plâncısı, çözümleyici ve programcı, tabip, uzman tabip, ebe, hemşire, veteriner, kimyager, teknisyen ve tekniker gibi uzman ve teknik personel yıllık sözleşme ile çalıştırılabilir. Sözleşmeli personel eliyle yürütülen hizmetlere ilişkin boş kadrolara ayrıca atama yapılamaz. Bu personelin, yürütecekleri hizmetler için ihdas edilmiş kadro unvanının gerektirdiği nitelikleri taşımaları şarttır.” hükmüne, anılan maddenin 8. fıkrasında ise; “Belediyenin yıllık toplam personel giderleri, gerçekleşen en son yıl bütçe gelirlerinin 213 sayılı Vergi Usul Kanununa göre belirlenecek yeniden değerleme katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarın yüzde otuzunu aşamaz. Nüfusu 10.000’in altında olan belediyelerde bu oran yüzde kırk olarak uygulanır. Yıl içerisinde aylık ve ücretlerde beklenmedik bir artışın meydana gelmesi sonucunda personel giderlerinin söz konusu oranları aşması durumunda, cari yıl ve izleyen yıllarda personel giderleri bu oranların altına ininceye kadar yeni personel alımı yapılamaz. Yeni personel alımı nedeniyle bu oranın aşılması sebebiyle oluşacak kamu zararı, zararın oluştuğu tarihten itibaren hesaplanacak kanunî faiziyle birlikte belediye başkanından tahsil edilir. Personelin her türlü alacakları zamanında ve öncelikle ödenir” hükmüne yer verilmiştir.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Davalı idarenin savunmasında, sözleşme süresinin sona ermesi nedeniyle sözleşmenin yenilenip yenilenmeyeceği hususunda idarenin takdir yetkisinin bulunduğu belirtilmiştir. İdarelerin, sözleşmeli personel istihdamı konusunda takdir yetkileri bulunmakta ise de, bu yetkinin sınırsız, soyut ve mutlak nitelikte olmadığı, kamu yararı ve hizmet gerekleri gözetilerek kullanılabileceği tabiidir.
    Davacının sözleşmesinin yenilenmemesi işleminin gerekçesi olarak, 5393 sayılı Kanun’un 49/8. maddesinde yer alan “Belediyenin yıllık toplam personel giderleri, gerçekleşen en son yıl bütçe gelirlerinin 213 sayılı Vergi Usul Kanununa göre belirlenecek yeniden değerleme katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarın yüzde otuzunu aşamaz” hükmü uyarınca davalı idarenin mali yetersizliği gösterilmiş ise de, anılan düzenlemenin idareye yeni alınacak personelleri kapsayıp, mevcut personelleri kapsamaması nedeniyle hukuken kabul edilebilir geçerli bir neden olarak kabulünün mümkün olmadığı görülmektedir.
    Diğer yandan, dosyada mevcut davalı idarenin Atıksu Kontrol ve Ruhsat Denetim Dairesi Başkanlığının … tarih ve … sayılı yazısında, hizmetlerin daha sağlıklı yerine getirilebilmesi için 3 (üç) adet inşaat teknikerine ihtiyaç duyulduğunun belirtildiği; … İdari Dava Dairesinin ara kararına cevaben davalı idare tarafından dosyaya sunulan İnsan Kaynakları ve Eğitim Dairesi Başkanlığının … tarih ve … sayılı yazısında, 2015 yılında nakil ile kadrolu olarak 1 (bir) inşaat teknikerinin, ayrıca 01/01/2016-31/12/2018 yılları (36 ay) olarak belirlenen hizmet alım ihalesi kapsamında (sonradan yapılan artışla) 5 (beş) inşaat teknikerinin hizmet alım personeli olarak istihdam edildiği anlaşılmıştır.
    Bu durumda, 2014 yılından itibaren inşaat teknikeri olarak görev yapan davacının, sözleşmesinin yenilenmemesi işleminin hukuken kabul edilebilir bir nedene dayanmadığı, görevinde yetersiz veya başarısız olduğuna ilişkin herhangi bir tespit bulunmadığı hususları gözönüne alındığında, dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Bu itibarla, davanın reddi yönündeki … İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
    2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
    3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine, kesin olarak 04/02/2021 tarihinde, oybirliğiyle karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir