Danıştay 10. Daire, Esas No: 2019/5081, Karar No: 2021/674

Danıştay 10. Daire Başkanlığı 2019/5081 E. , 2021/674 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONUNCU DAİRE
    Esas No : 2019/5081
    Karar No : 2021/674

    TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Valiliği

    KARŞI TARAF (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Tunceli ili, Nazımiye ilçesi, … köyünde ikamet etmekte iken, meydana gelen terör olayları nedeniyle göç etmek zorunda kaldığını iddia eden davacının, mal varlığına ulaşamamadan kaynaklanan zararlarının tazmini istemiyle 5233 sayılı Kanun kapsamında yaptığı başvurunun reddine ilişkin Tunceli Valiliği 4 No’lu Zarar Tespit Komisyonu Başkanlığı’nın … tarih ve … sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; Danıştay (Kapatılan) Onbeşinci Dairesinin 12/04/2017 tarih ve E:2013/5628, K:2017/1739 sayılı bozma kararına uyularak, keşif tutanaklarından, davacının terör olayları nedeniyle terk ettiği ve mal varlığının bulunduğu yerin … köyü, … mezrası olduğu, Tunceli Valiliği İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği’nin 28/9/2009 tarih ve 2336 sayılı yazısı ekinde yer alan Tunceli ili genelindeki terör olayları nedeniyle boşalan yerleşim yerlerini gösteren listede davacının ikamet ettiği Kıl köyü, Torik mezrasının terör olayları nedeniyle tamamen boşaltıldığının belirtildiği, 5233 sayılı Kanun kapsamından yararlanabilmek için başvurucuların mutlaka tapulu taşınmazlarının bulunmasının gerekmediği, terör olayları öncesi yararlandıkları bir korunacak hakkın (zilyetlik, intifa. v.b.) bulunması, bu hakkın terör veya terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler nedeni ile sona ermesi veya zarara uğramasının yeterli olduğu, bu durumda, davacının … köyü, … mezrasındaki mal varlığına ulaşamamasından kaynaklanan zararının, idare tarafından gerekli araştırma ve inceleme yapılıp, anılan yerde davacının mülkiyetinde ya da zilyetliğinde mal varlığının olup olmadığı tespit edilerek, mal varlığı olduğunun tespiti halinde yerleşim yerinin boş kaldığı süreçte varsa zararlarının karşılanması gerekirken, aksi yönde tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

    TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, Komisyonun zararı tespit ederken yalnızca keşif sonucuyla yetinmediği, bunun yanında Kanun’un istismar edilmesini önlemek amacıyla delil olarak kullanılabilecek her türlü bilgi ve belgeden faydalandığı, keşifte davacı adına her ne kadar mal varlığı tespiti yapılsa da, bu mal varlığına ilişkin emlak ya da tapu kaydı olmadığı, davacının mal varlığının olmadığı, işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.

    KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından, savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
    İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
    2. Dava konusu işlemin iptali yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
    3. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir