Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu, Esas No: 2021/413, Karar No: 2021/475

DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2021/413 E. , 2021/475 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
    Esas No : 2021/413
    Karar No : 2021/475

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Odası

    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- …

    VEKİLİ : Hukuk ve Mevzuat Genel Müdürü …

    2- … Başkanlığı

    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : Danıştay Altıncı Dairesinin 18/11/2020 tarih ve E:2020/4759, K:2020/11046 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Ankara ili, Altındağ ilçesi, … Mahallesi sınırları içinde bulunan ve ekli listede kroki ile gösterilen taşınmazların, bölgedeki sağlıksız yapılaşmanın çözümüne yönelik projenin ivedilikle hayata geçirilmesi amacıyla 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 27.maddesi uyarınca Toplu Konut İdaresi Başkanlığı tarafından acele kamulaştırılmasına ilişkin 21/04/2020 tarih ve 31106 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan … tarih ve … sayılı Cumhurbaşkanı Kararının iptali istenilmiştir.
    Daire kararının özeti: Danıştay Altıncı Dairesinin 18/11/2020 tarih ve E:2020/4759, K:2020/11046 sayılı kararıyla;
    Dairelerinin 19/06/2020 tarih ve E:2020/4759 sayılı ara kararı ile, davacıdan acele kamulaştırma kararı alınan mezkur taşınmazlar ile mülkiyet ilişkisini gösteren (tapu senedi vs.) bilgi ve belgelerin istenildiği, bu karara cevaben verilen ve 07/10/2020 tarihinde Danıştay Genel Yazı İşleri Müdürlüğü kayıtlarına giren dilekçede davacı meslek Odasının dava konusu alanda herhangi bir taşınmazı ya da mülkiyetinin bulunmadığının belirtildiği,
    Davacı Odanın kuruluş amacı ve faaliyet alanları ile dava konusu işlem birlikte değerlendirildiğinde, kamulaştırma ve buna bağlı kamu yararına ilişkin işlemlere karşı mülkiyet hakkını ilgilendirmesi nedeniyle tapuda kayıtlı malikler veya diğer hak sahipleri tarafından dava açılabileceği, kamulaştırma işleminin niteliği gereği malik olmayanların dava açma haklarının olmadığı, bu nedenle davacının dava konusu işlemle yasal ve güncel bir menfaat ilişkisinin bulunmadığının açık olduğu, davanın açılması sırasında sahip olması ve davanın görümü sürecinde de devam etmesi gereken menfaat bağının bulunmaması nedeniyle TMMOB Mimarlar Odasının (Daire kararında sehven Şehir Plancıları Odası yazılmıştır.) bu davayı açma ehliyetine sahip olmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, Ankara, Ulus semtine ilişkin Odaları tarafından yıllardır açılan davaların bulunduğu, bu davaların söz konusu alana ilişkin imar planları ile yenileme alanı kararlarına ilişkin olduğu, aynı zamanda bölgedeki kentsel dönüşüm işlemlerine karşı da kendileri tarafından çeşitli davaların açıldığı, tüm bu davalarda Oda’nın dava açma ehliyetinin yargı yerlerince kabul edildiği, dava konusu acele kamulaştırma kararının da alandaki hukuki sürecin bir parçası olduğu, öte yandan Danıştay içtihatlarında meslek odalarının uygulama işlemlerinde dava açma ehliyetinin zaman zaman kabul edildiği, uyuşmazlık konusu işlemin şehrin merkezinde ve Ulus gibi bir semtin yapılaşma koşullarına ilişkin olduğu değerlendirildiğinde, dava açma ehliyetinin kabul edilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI : Davalı idareler tarafından, Danıştay Altıncı Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ … DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan;
    “a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
    b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
    c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması” sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Davacının temyiz isteminin reddine,
    2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Altıncı Dairesinin temyize konu 18/11/2020 tarih ve E:2020/4759, K:2020/11046 sayılı kararının ONANMASINA,
    3. Kesin olarak, 11/03/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir