Danıştay 8. Daire, Esas No: 2021/5315, Karar No: 2021/6532
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2021/5315 E. , 2021/6532 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/5315
Karar No : 2021/6532
DAVACI : … Derneği
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 1- … Başkanlığı – …
VEKİLİ : Av. …
2- … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU :
Yükseköğretim Genel Kurulu’nun 26/05/2021 tarihli kararıyla yayımlanması ve uygulanmasına karar verilerek 16/07/2021 tarihinde Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığınca yayınlanan 2021 Yükseköğretim Kurumları Sınavı Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu’nda yer alan; İstanbul Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi bünyesinde açılan 4 yıl öğretim süreli Çocuk Gelişimi bölümü için ayrılmış 1500+38 kişilik kontenjan ayrılması ve Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi bünyesinde açılan 4 yıl öğretim süreli Çocuk Gelişimi bölümü için 1600+40 kişilik kontenjan ayrılmasına yönelik düzenlemenin iptali istenilmektedir.
DAVACININ İDDİALARI :
Örgün eğitim sırasında öğrencilerin aldığı dersler ile Açıköğretim Fakültesi’ndeki öğrencilerin aldığı derslerin farklı olduğu, Açıköğretim Fakültesi’nde bulunan çocuk gelişimi bölümlerinde ağırlıklı olarak etkileşime dayalı olan teorik derslerin dahi yüz yüze yapılmadığı, uygulamaya dayalı derslerin ve vaka analizi çalışmalarının ise hiç yapılmadığı, uygulama dersleri almadan mezun olacak ve istihdam edilecek olan Açıköğretim Fakültesi mezunlarının kamuda etkinlik ve verimliliğin azalmasına neden olacağı, çocuk gelişiminin uygulama içerisinde aynı zamanda bir sağlık bilimi olduğu, uygulama derslerini başarıyla tamamladıktan sonra mezun olan ve örgün olarak çocuk gelişimi bölümünü tamamlayan öğrencilerin istihdam edileceği alanlar ile Açıköğretim Fakültesi’nde sadece teorik derslerde gösterdikleri başarı sonrası mezuniyete hak kazanan öğrencilerin istihdam edilecekleri alanların aynı olduğu ve bu durumun Anayasa’nın 10. maddesine aykırılık teşkil ettiği ileri sürülmüştür.
DAVALI İDARENİN SAVUNMASI :
Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nın Savunması: Usul yönünden davacı Dernek ile dava konusu düzenleme arasında menfaat ilişkisi olmadığı ve davanın süre aşımı nedeniyle reddedilmesi gerektiği, Yükseköğretim kontenjanlarının dengeli dağılımı, alt yapı, öğretim üyesi yeterliliklerin planlaması görevinin Yükseköğretim Kuruluna ait ait olduğu ve “Çocuk Gelişimi ” programının kontenjanlarının belirlenmesi hususunda yetki unsuru yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı, İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi (Açıköğretim) programının Temel Etkinlik ve Yetkinlik Analizinde anılan programın örgün öğretim müfredatlarını sağladığı, yetkinlik ve kazanımlardan taviz vermeksizin teknolojik imkanların yoğun bir şekilde kullanılması suretiyle eşdeğerde ve hatta daha nitelikli bir eğitim olanağı sunulduğu hususunun belirtildiği, Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi’ne ilişkin görüşte ise anılan programın müfredatının bir çocuk gelişimci için belirlenen iş ve görev tanımları dikkate alınarak kazanım ve yetkinlik açısından örgün öğretim lisans programı ile uyumlu olacak şekilde teorik ve uygulamalı olarak hazırlandığı, bu program kapsamında alan uygulaması da yaptırıldığı ve alan uygulamasının Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı ile yapılan protokoller çerçevesinde bizzat uygulama birimlerinde görevli alan uzmanlarının rehberliğinde yapıldığı hususuna yer verildiği, dava konusu düzenlemenin kamu yararına ve mevzuata uygun olarak tesis edildiği ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur.
Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı’nın Savunması: Usul yönünden davalı ÖSYM Başkanlığı’nın hasım mevkiinden çıkarılması gerektiği; esas yönünden ise Yükseköğretim Genel Kurulu’nun 25/06/2021 tarihli kararı ile yayımlanması ve uygulanması kabul edilen 2021 YKS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzunda sınavla ilgili yükseköğretim programları ve kontenjanlarının açıklandığı, İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi (Açıköğretim) programının ilk kez 2018 YKS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzunda; Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Çocuk Gelişimi (Açıköğretim) programının ise ilk kez 2020 YKS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzunda yer aldığı, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’nca kontenjan belirlenmesinde temel etkinlik ve yetkinlik analizlerinin dikkate alındığı ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Dava konusu düzenlemenin Çocuk Gelişimi Bölümü örgün öğretim ve açık öğretim mezunları yönünden eşitsizliğe neden olacağı, anılan düzenlemenin iptali gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Dava; Yükseköğretim Genel Kurulu’nun 26/05/2021 tarihli toplantısında yayımlanması ve uygulanması kabul edilen ve 16/07/2021 tarihinde Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığınca yayınlanan 2021 Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzunda yer alan, İstanbul Üniversitesi, Açıköğretim Fakültesi, Çocuk Gelişimi Programı için 1500+38 kişilik ve Atatürk Üniversitesi, Açıköğretim Fakültesi Çocuk Gelişimi Programı için ise 1600+40 kişilik kontenjan ayrılmasına ilişkin düzenlemenin iptali istemiyle açılmıştır.
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 6. maddesinin (a) fıkrasında, “Yükseköğretim Kurulu, tüm yüksek öğretimi düzenleyen ve yükseköğretim kurumlarının faaliyetlerine yön veren, bu kanunla kendisine verilen görev ve yetkiler çerçevesinde özerkliğe ve kamu tüzel kişiliğine sahip, bir kuruluştur…” hükmü yer almış; 7. maddesinin (a) bendinde, yükseköğretim kurumlarının bu Kanunda belirlenen amaç, hedef ve ilkeler doğrultusunda kurulması, geliştirilmesi, eğitim – öğretim faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi, aynı maddenin (b) bendinde, yükseköğretim kurumları arasında bu Kanunda belirlenen amaç, ilke ve hedefler doğrultusunda birleştirici, bütünleştirici, sürekli, ahenkli ve geliştirici işbirliği ve koordinasyonu sağlamak, (h) bendinde ise; üniversitelerin her eğitim – öğretim programına kabul edeceği öğrenci sayısı önerilerini inceleyerek kapasitelerini tespit etmek; insangücü planlaması, kurumların kapasiteleri ve öğrencilerin ilgi ve yetenekleri doğrultusunda ortaöğretimdeki yönlendirme esaslarını da dikkate alarak öğrencilerin seçilmesi ve kabul edilmesi ile ilgili esasları tespit etmek Yükseköğretim Kurulu’nun görevleri arasında sayılmış; 12. maddesinin (d) fıkrasında örgün, yaygın, sürekli ve açık eğitim yoluyla toplumun özellikle sanayileşme ve tarımda modernleşme alanlarında eğitilmesini sağlamanın Yükseköğretim kurumlarının görevi olduğu belirtilmiş ve anılan Kanun’un 43. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde, “Yükseköğretim kurumları, örgün, yaygın ve açık öğretim yöntemleri ile her türlü eğitim- öğretim yapabilirler.” hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanunun 45. maddesinde de “Yükseköğretim kurumlarına giriş ve yerleştirme işlemleri imkân ve fırsat eşitliğini sağlayacak tedbirleri almak kaydıyla, Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen usul ve esaslara göre yapılır.” hükmüne yer verilmiştir.
6114 sayılı Ölçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’nun 7. maddesinin 1. fıkrasında, sınavların, ölçme, değerlendirme ve yerleştirme işlemleri, güvenilirlik, gizlilik, tarafsızlık, bilimsellik ilkeleri çerçevesinde ve adaylara fırsat eşitliği sağlayacak
biçimde yapılacağı, 2. fıkrasında ise, sınavların, adayların bilgi ve yetenek düzeylerine göre sıralanmasını sağlamak amacıyla, sıralama sınavları veya adayları belirlenen asgarî yetenek ve yeterlilikleri taşıyıp taşımadıklarına göre gruplandıran seviye tespit sınavları biçiminde yapılabileceği, 7. fıkrasında; Yükseköğretim ile ilgili sınavlar Yükseköğretim Kurulu tarafından
belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde yapılacağı hükmü yer almaktadır.
Dosyanın incelenmesinden; İstanbul Üniversitesi, Açıköğretim Fakültesi, Çocuk Gelişimi Programının ilk kez 2018 YKS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzunda yer aldığı, 2018 YKS kılavuzda anılan bölüm için 3000 genel kontenjan ve 75 okul birincisi kontenjanı, 2019 YKS kılavuzunda 1500 genel kontenjan ve 38 okul birinci kontenjanı, 2020 YKS kılavuzunda 1400 genel kontenjan ve 35 okul birincisi kontenjanı ayrıldığı; Atatürk Üniversitesi, Açıköğretim Fakültesi, Çocuk Gelişimi Programının ise ilk kez 2020 YKS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzunda yer aldığı ve anılan bölüme 1500 genel kontenjan ve 38 okul birincisi kontenjanı ayrıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesi neticesinde, Yükseköğretim ile ilgili sınav ve yerleştirme işlemlerinin imkân ve fırsat eşitliğini sağlayacak tedbirleri almak kaydıyla Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde ÖSYM tarafından yapılacağı, yine Yükseköğretim Kurulu’nun Yükseköğretim kurumlarının 2547 sayılı Kanunda belirtilen amaç, hedef ve ilkeler doğrultusunda kurulması, geliştirilmesi, eğitim-öğretim faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi ve bu doğrultuda üniversitelerin her eğitim – öğretim programına kabul edeceği öğrenci sayısı önerilerini inceleyerek kapasitelerinin tespit edilmesi, insan gücü planlaması, kurumların kapasiteleri ve öğrencilerin ilgi ve yetenekleri doğrultusunda ortaöğretimdeki yönlendirme esaslarını da dikkate alarak öğrencilerin seçilmesi ve kabul edilmesi ile ilgili esasları tespit etmekle görevli olduğu anlaşılmaktadır.
Bu itibarla; davalı idarelerin savunma dilekçelerinde yer verilen temel etkinlik ve yetkinlik analizlerinin de dikkate alınması suretiyle İstanbul Üniversitesi, Açıköğretim Fakültesi, Çocuk Gelişimi Programı ve Atatürk Üniversitesi, Açıköğretim Fakültesi, Çocuk Gelişimi Programlarının örgün öğretim lisans programlarıyla uyumlu olduğu ve anılan düzenlemelerin kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda yapıldığı anlaşıldığından dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmamaktadır. (Nitekim aynı davacı dernek tarafından Yükseköğretim Genel Kurulu’nun 25/06/2020 tarihli toplantısında alınan karar sonucunda 2020 YKS kılavuzunda ilan edilen kontenjanlara karşı açılan davayı aynı gerekçelerle reddeden Danıştay Sekizinci Dairesinin 08/06/2021 günlü ve E:2020/5558, K:2021/2931 sayılı kararı, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 04/10/2021 günlü ve E:2021/2474, K:2021/1645 sayılı kararıyla onanmıştır.)
Açıklanan nedenlerle, haksız açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiği, düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, 2577 sayılı Kanunun 20/B maddesi uyarınca Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ SÜREÇ :
Dava, Yükseköğretim Genel Kurulu’nun 26/05/2021 tarihli kararıyla yayımlanması ve uygulanmasına karar verilerek 16/07/2021 tarihinde Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığınca yayınlanan 2021 Yükseköğretim Kurumları Sınavı Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu’nda yer alan; İstanbul Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi bünyesinde açılan 4 yıl öğretim süreli Çocuk Gelişimi bölümü için ayrılmış 1500+38 kişilik kontenjan ayrılması ve Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi bünyesinde açılan 4 yıl öğretim süreli Çocuk Gelişimi bölümü için 1600+40 kişilik kontenjan ayrılmasına yönelik düzenlemenin iptali istemiyle açılmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
USUL YÖNÜNDEN:
Davalı idarelerin usule ilişkin itirazları yerinde görülmemiştir.
ESAS YÖNÜNDEN:
İlgili Mevzuat:
Anayasa’nın “Yükseköğretim Üst Kuruluşları” başlıklı 131. maddesinde “Yükseköğretim kurumlarının öğretimini planlamak, düzenlemek, yönetmek, denetlemek, yükseköğretim kurumlarındaki eğitim – öğretim ve bilimsel araştırma faaliyetlerini yönlendirmek bu kurumların kanunda belirtilen amaç ve ilkeler doğrultusunda kurulmasını, geliştirilmesini ve üniversitelere tahsis edilen kaynakların etkili bir biçimde kullanılmasını sağlamak ve öğretim elemanlarının yetiştirilmesi için planlama yapmak maksadı ile Yükseköğretim Kurulu kurulur.” hükmü yer almaktadır.
2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 6. maddesinin (a) fıkrasında, “Yükseköğretim Kurulu, tüm yüksek öğretimi düzenleyen ve yükseköğretim kurumlarının faaliyetlerine yön veren, bu kanunla kendisine verilen görev ve yetkiler çerçevesinde özerkliğe ve kamu tüzel kişiliğine sahip, bir kuruluştur…” hükmü yer almış; 7. maddesinin (a) bendinde, yükseköğretim kurumlarının bu Kanunda belirlenen amaç, hedef ve ilkeler doğrultusunda kurulması, geliştirilmesi, eğitim – öğretim faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi, aynı maddenin (b) bendinde, yükseköğretim kurumları arasında bu Kanunda belirlenen amaç, ilke ve hedefler doğrultusunda birleştirici, bütünleştirici, sürekli, ahenkli ve geliştirici işbirliği ve koordinasyonu sağlamak, (h) bendinde ise; üniversitelerin her eğitim – öğretim programına kabul edeceği öğrenci sayısı önerilerini inceleyerek kapasitelerini tespit etmek; insangücü planlaması, kurumların kapasiteleri ve öğrencilerin ilgi ve yetenekleri doğrultusunda ortaöğretimdeki yönlendirme esaslarını da dikkate alarak öğrencilerin seçilmesi ve kabul edilmesi ile ilgili esasları tespit etmek Yükseköğretim Kurulu’nun görevleri arasında sayılmış; 12. maddesinin d fıkrasında örgün, yaygın, sürekli ve açık eğitim yoluyla toplumun özellikle sanayileşme ve tarımda modernleşme alanlarında eğitilmesini sağlamanın Yükseköğretim kurumlarının görevi olduğu belirtilmiş ve anılan Kanun’un 43. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde “Yükseköğretim kurumları, örgün, yaygın ve açık öğretim yöntemleri ile her türlü eğitim – öğretim yapabilirler.” hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanunun 45. maddesinde de “Yükseköğretim kurumlarına giriş ve yerleştirme işlemleri imkân ve fırsat eşitliğini sağlayacak tedbirleri almak kaydıyla, Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen usul ve esaslara göre yapılır.” hükmüne yer verilmiştir.
6114 sayılı Ölçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’nun 7. maddesinin 1. fıkrasında, sınavların, ölçme, değerlendirme ve yerleştirme işlemleri, güvenilirlik, gizlilik, tarafsızlık, bilimsellik ilkeleri çerçevesinde ve adaylara fırsat eşitliği sağlayacak biçimde yapılacağı, 2. fıkrasında ise, sınavların, adayların bilgi ve yetenek düzeylerine göre sıralanmasını sağlamak amacıyla, sıralama sınavları veya adayları belirlenen asgarî yetenek ve yeterlilikleri taşıyıp taşımadıklarına göre gruplandıran seviye tespit sınavları biçiminde yapılabileceği, 7. fıkrasında; Yükseköğretim ile ilgili sınavlar Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde yapılacağı hükmü yer almaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi (Açıköğretim) programının ilk kez 2018 YKS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzunda yer aldığı, 2018 YKS Kılavuzunda anılan bölüm için 3000 genel kontenjan ve 75 okul birincisi kontenjanı, 2019 YKS Kılavuzunda 1500 genel kontenjan ve 38 okul birinci kontenjanı, 2020 YKS Kılavuzunda 1400 genel kontenjan ve 35 okul birincisi kontenjanı ayrıldığı; Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Çocuk Gelişimi (Açıköğretim) programının ise ilk kez 2020 YKS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzunda yer aldığı ve anılan bölüme 1500 genel kontenjan ve 38 okul birincisi kontenjanı ayrıldığı anlaşılmaktadır.
Ayrıca davalı idarece; 01/07/2017 tarihli ve 30111 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7033 sayılı “Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un 18. maddesiyle 2547 sayılı Kanun’a eklenen Ek Madde 36 uyarınca yükseköğretim alanındaki istihdam odaklı politikaların oluşturulması ve geliştirilmesi ile buna bağlı yeni açılacak eğitim programları ve kontenjanların planlanmasına yönelik süreçlerde görüş ve öneride bulunmak üzere Yükseköğretim Kurulu Başkanı başkanlığında, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği üyelerinden oluşan Yükseköğretim Eğitim Programları Danışma Kurulu’nun kurulduğu ve ilgili yılların yükseköğretim programlarının kontenjanlarının planlanmasının Yükseköğretim Eğitim Programları Danışma Kurulu’nun görüşünü de alarak yapıldığı, dava konusu düzenlemede yer alan İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi (Açıköğretim) programı ve Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Çocuk Gelişimi (Açıköğretim) programının örgün eğitim müfredatının sağladığı yetkinlik ve kazanımlardan taviz vermeden teknolojik imkanların da yoğun bir şekilde kullanılması suretiyle eşdeğerde bir eğitim olanağı sunduğu savunulmaktadır.
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesi neticesinde, Yükseköğretim ile ilgili sınav ve yerleştirme işlemlerinin imkân ve fırsat eşitliğini sağlayacak tedbirleri almak kaydıyla Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde ÖSYM tarafından yapılacağı, yine Yükseköğretim Kurulu’nun Yükseköğretim kurumlarının 2547 sayılı Kanunda belirtilen amaç, hedef ve ilkeler doğrultusunda kurulması, geliştirilmesi, eğitim-öğretim faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi ve bu doğrultuda üniversitelerin her eğitim – öğretim programına kabul edeceği öğrenci sayısı önerilerini inceleyerek kapasitelerinin tespit edilmesi, insan gücü planlaması, kurumların kapasiteleri ve öğrencilerin ilgi ve yetenekleri doğrultusunda ortaöğretimdeki yönlendirme esaslarını da dikkate alarak öğrencilerin seçilmesi ve kabul edilmesi ile ilgili esasları tespit etmekle görevli olduğu anlaşılmaktadır.
Bu itibarla; davalı idarelerin savunma dilekçelerinde yer verilen temel etkinlik ve yetkinlik analizlerinin de dikkate alınması suretiyle İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi (Açıköğretim) programı ve Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Çocuk Gelişimi (Açıköğretim) programlarının örgün öğretim lisans programlarıyla uyumlu olduğu ve anılan düzenlemelerin kamu yararı ve hizmet gerekleri doğrultusunda yapıldığı anlaşıldığından dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık görülmemiştir.
Nitekim; davacı dernek tarafından Yükseköğretim Genel Kurulu’nun 25/06/2020 tarihli toplantısında alınan karar sonucunda 2020 YKS kılavuzunda ilan edilen kontenjanlara karşı açılan davanın reddi yolunda verilen Dairemizin 08/06/2021 tarih ve E:2020/5558, K:2021/2931 sayılı kararı, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 04/10/2021 tarih ve E:2021/2474, K:2021/1645 sayılı kararıyla onanmıştır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
DAVANIN REDDİNE
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam … TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca … TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 5 (beş) gün içerisinde Danıştay Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 21/12/2021 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY :
(X)- Dava; Yükseköğretim Genel Kurulu’nun 26/05/2021 tarihli kararıyla yayımlanması ve uygulanmasına karar verilerek 16/07/2021 tarihinde Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığınca yayınlanan 2021 Yükseköğretim Kurumları Sınavı Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu’nda yer alan; İstanbul Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi bünyesinde açılan 4 yıl öğretim süreli Çocuk Gelişimi bölümü için ayrılmış 1500+38 kişilik kontenjan ayrılması ve Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi bünyesinde açılan 4 yıl öğretim süreli Çocuk Gelişimi bölümü için 1600+40 kişilik kontenjan ayrılmasına yönelik düzenlemenin iptali istemiyle açılmıştır.
2547 sayılı Kanun’un 43. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde “Yükseköğretim kurumları, örgün, yaygın ve açık öğretim yöntemleri ile her türlü eğitim – öğretim yapabilirler.” hükmü dikkate alındığında lisans düzeyinde öğretimin açık öğretim yöntemiyle de yapılabileceği açık olup; dosyada yer alan bilgi ve belgelerin incelenmesi neticesinde İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi (Açıköğretim) programı ve Atatürk Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Çocuk Gelişimi (Açıköğretim) programının müfredat yönünden örgün öğretim müfredatına göre yetkinlik ve kazanım yönünden yetersiz olduğu ve sonuç itibariyle bu durumun anılan bölümün örgün öğretim ve açık öğretim mezunları yönünden eşitsizliğe neden olacağı anlaşıldığından dava konusu düzenlemelerde hukuka uyarlık bulunmadığından anılan düzenlemelerin iptal edilmesi gerektiği görüşüyle çoğunluk kararına katılmıyorum.