Danıştay 7. Daire, Esas No: 2020/3549, Karar No: 2021/942

Danıştay 7. Daire Başkanlığı 2020/3549 E. , 2021/942 K.

    “İçtihat Metni”

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    YEDİNCİ DAİRE
    Esas No : 2020/3549
    Karar No : 2021/942

    TEMYİZ EDENLER: 1- (DAVALI): … Vergi Dairesi Başkanlığı
    (…Vergi Dairesi Müdürlüğü) …
    VEKİLİ : Av. …
    2- (DAVACI): … Madeni Yağ İmalatı Toptan ve Perakende Satış İnşaat Turizm Limited Şirketi
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava konusu istem: Davacının 2010 yılına ilişkin hesap ve işlemlerinin özel tüketim vergisi yönünden incelenmesi sonucunda düzenlenen vergi inceleme raporu uyarınca, davacı tarafından, madeni yağ üretiminde kullanılmak üzere ithal edilen veya TÜPRAŞ Türkiye Petrol Rafinerileri Anonim Şirketinden satın alınan baz yağların herhangi bir işleme tabi tutulmaksızın doğrudan veya basit bir karışımla teslim edilmesi nedeniyle 2010 yılının Ağustos ayının (2.) dönemi için adına re’sen tarh edilen özel tüketim vergisi ile tekerrür hükümleri uygulanmak suretiyle üç kat tutarında kesilen vergi ziyaı cezasının iptali istemiyle dava açılmıştır.
    İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Bozma kararı üzerine, davacının ithal ettiği ve satın aldığı baz yağları herhangi bir işleme tabi tutmaksızın doğrudan veya basit karışımla teslim ederek vergi kayıp ve kaçağına yol açtığının tespit edildiği, bu nedenle, işlemin vergi aslı ile üç kat tutarında kesilen vergi ziyaı cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı; tekerrüre esas vergi ziyaı cezasının 2010 yılının muhtelif dönemlerine ilişkin fiillerden kaynaklandığı ve 2011 ile 2014 yıllarında kesinleştiği, dava konusu vergi ziyaına sebep olan fiil, tekerrüre esas vergi ziyaı cezasının kesinleşmesinden önce işlendiğinden tekerrür hükümlerinin uygulanmasına olanak bulunmadığı gerekçesiyle re’sen tarh edilen özel tüketim vergisi ile üç kat tutarında kesilen vergi ziyaı cezası yönünden davanın reddine, vergi ziyaı cezasının tekerrür hükümleri uyarınca arttırılan kısmının ise iptaline karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı idarece, tekerrüre esas alınan cezanın kesinleşme tarihi, tekerrür hükümlerinin uygulanabileceği sürenin tespitiyle ilgili olduğundan dava konusu işlemin tekerrür nedeniyle arttırılan kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı; davacı tarafından, iptali istenen işlemin, mükerrer olarak tesis edildiği ve ilk işlem işbu davanın açıldığı tarihte yürürlükte olduğundan yargı merciince işlemin tesis edildiği anda hukuka uygun olup olmadığının tespit edilmesinin gerektiği, EPDK’dan alınan madeni yağ lisansının bulunduğu, satılan ürünlerin üretim kapasitesi içinde kaldığı, üretim için yeterli düzeyde makine parkına ve teknolojiye sahip olunduğu, TÜBİTAK tarafından düzenlenen analiz raporunun işleme dayanak alınan vergi tekniği raporunda yer alan tespitlerin varsayımdan ibaret olduğunu gösterdiği, basit karışım ile imal edilen ürünlerin ne olduğunun ve niteliğinin ortaya konulmadığı, inceleme raporunda, işçi sayısına, elektrik sarfiyatına, makine parkına, ambalaj malzemesi kullanılıp kullanılmadığına, malları üretebilecek teknolojiye ve kapasiteye sahip olunup olunmadığına yer verilmediği ve kendilerinden mal alan şirketler nezdinde araştırma yapılmadığı ileri sürülmektedir.

    TARAFLARIN SAVUNMALARI : Davacı tarafından, istemin reddi gerektiği savunulmuş; davalı idarece savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …’NIN DÜŞÜNCESİ: Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
    Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. Temyiz istemlerinin reddine,
    2. … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
    3. Hüküm altına alınan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve 123,60 TL’den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, Mahkemece karara bağlanan harcın mahsubundan sonra, kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
    4. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
    5. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir