Danıştay 10. Daire, Esas No: 2021/2309, Karar No: 2022/384
Danıştay 10. Daire Başkanlığı 2021/2309 E. , 2022/384 K.
“İçtihat Metni”
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2021/2309
Karar No : 2022/384
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …
İSTEMLERİN_KONUSU : Davacı tarafından, Şırnak ili, Merkez ilçesi, … köyünde ikamet etmekte iken yörede meydana gelen terör olayları nedeniyle göç etmek zorunda kaldığı ve hala köye dönemediğinden bahisle mal varlığına ilişkin olarak uğradığını ileri sürdüğü zararların 5233 sayılı Kanun kapsamında tazmini istemiyle 05/12/2014 tarihinde yapılan başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali ile süreklilik arz eden zararının 5233 sayılı Kanun kapsamında tazminine karar verilmesi istemiyle açılan dava sonucunda, Danıştay Onuncu Dairesinin bozma kararına uyularak, dava konusu işlemin kısmen iptali, davanın kısmen reddi, tazminat talebi hakkında ise karar verilmesine yer olmadığı yolunda verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının taraflarca aleyhlerine olan kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI :
Davacı tarafından; mahkeme kararının hukuk güvenliği ve eşitlik ilkeleri ile hak arama hürriyetine ve mahkemeye erişim hakkına açıkça aykırı olduğu, zira doğup büyüdüğü, atalarının yüzyıllarca yaşadıkları toprakları ve ekonomik geçimini sağladığı tarımsal taşınmazları iradesi dışında hiçbir kusuru olmaksızın terk mecburiyetinde kaldığı, maddi zararlarının tazmini için her yıl idari başvuru yapma ve dava açma külfeti yüklenmesinin usul ekonomisine, kamu yararına ve mahkemeye erişim hakkına aykırı bir yaklaşım olduğu, ayrıca mahkeme kararının hakkaniyete ve 5233 sayılı Kanun’un ruhuna da aykırı olduğu ve vekalet ücretinin tamamına hükmedilmesi gerekirken mahkemece hükmedilen kısmi vekalet ücreti yönünden de kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
Davalı idare tarafından, davacının başvurusunun süresinde olmadığı, davanın tamamının reddine karar verilmesi gerektiği, 5233 sayılı Kanun kapsamında mal varlığına ulaşamama durumunun mevcut olmadığı ileri sürülmektedir.
TARAFLARIN_SAVUNMALARI : Taraflarca savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Anılan Kanun’un 50. maddesinin 4. fıkrasında, Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde bu kararın temyiz incelemesinin bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılacağı hükmüne yer verilmiştir.
Temyizen incelenen kararın Danıştay Onuncu Dairesinin bozma kararına uygun olarak verildiği anlaşıldığından, karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin reddine,
2. … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/01/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.